Manisa'da CHP tek yumruk oldu

Kılıçdaroğu, yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu “dostmodern darbe” olarak nitelendiren Erdoğan’ın sözlerine tepki göstererek, “11 yıldır bu ülkeyi yönetiyor, mağdurları oynamayı bıraksın artık. Kabak tadı verdi artık” dedi.

MANİSA – CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu “dostmodern darbe” olarak nitelendiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerine tepki göstererek, “11 yıldır bu ülkeyi yönetiyor, mağdurları oynamayı bıraksın artık. Kabak tadı verdi artık” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Manisa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Özgür Özel ile 17 ilçe belediye başkan adayını tanıtmak üzere Manisa’ya geldi. Manisa Cumhuriyet Meydanı’ndaki mitingde konuşacak olan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, şehre çıkarma yaptı. Kılıçdaroğlu’na Manisa’da partisinin Merkez Yürütme Kurulu Üyeleri, bazı Parti Meclisi Üyeleri çok sayıda milletvekili, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Sarıgül, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve Adayı Aziz Kocaoğlu da eşlik etti. Miting alanına parti otobüsü ile giden Kılıçdaroğlu, yol boyunca vatandaşları Sarıgül ve İzmir Milletvekili Mustafa Balbay ile selamladı. CHP Parti otobüsüne partililer de konvoyla eşlik etti. Kılıçdaroğlu, Manisa’ya bir kilometre kala ise parti otobüsünden inerek Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı Özel’in kullandığı araca bindi. Kılıçdaroğlu, şehrin girişinde grevdeki SANPAN işçilerini de ziyaret etti. Grevle ilgili bilgi alan Kılıçdaroğlu, işçilere desteğini iletti. Yol üzerinde kahvehanelere uğrayan Kılıçdaroğlu, çay içip vatandaşlarla sohbet ederek, sorunlarını dinledi. Kırmızı Köprü Semti’ndeki bir kahvehanede gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu ve ardından yaşanan süreçle ilgili “dost modern darbe” şeklindeki ifadelerini değerlendirdi.

-KABAK TADI VERDİ ARTIK-

Kılıçdaroğlu, “Bir Başbakan düşünün dört bakanı yolsuzlukla suçlanıyor. Hala kalkmış darbeden bahsediyor. Darbeyse sen bu millete darbe yaptın yolsuzluk darbesi yaptın. Bir Başbakan ayakkabı kutusundan korkar mı, o hale geldi. Şimdi mağdurları oynuyor 28 Şubat’ı bilmem kaç şubat bıraksın bunları artık. 11 yıldır bu ülkeyi yönetiyor mağdurları oynamayı bıraksın artık. Kabak tadı verdi artık” dedi. Başbakan Erdoğan’ın çocuklarının gemilerinin bulunduğunu, kendi çocuklarının gemilerinin olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, “Ben Başbakan değilim ben mağdurları mı oynuyorum. O Başbakan hala ‘ben mağdurum’ diyor. 7 sülalesi köşeyi döndü ‘ben mağdurum’ diyor. Mağdur olan buradaki vatandaş. Şehit yakını gaziler mağdur olan onlar. ‘850 TL maaş alıyorum 550 TL kira veriyorum’ dedi az önce bir vatandaş. Bu mağdur değil ama 20 bin 30 bin 40 bin TL geliri olan Başbakan mağdur. '28 Şubat' diyor kendisine muhtıra veren dönemin Genelkurmay Başkanı’na üstün hizmet madalyasını ben mi verdim? Dolmabahçe’de kapalı kapılar ardından görüşmeyi ben mi yaptım. Ben mağdur değilim o mağdur. Böyle saçmalık olmaz” diye konuştu.

-“İŞBİRLİĞİ YAPALIM”-

Kılıçdaroğlu, esnafın şikâyetleri üzerine, “Size bir kutu getireceğim meraklanmayın. Ayakkabı kutularının hesabını ben miting alanlarında sorayım siz sandıkta sorun böyle bir işbirliği yapalım olur mu?” diyerek karşılık verdi. Öte yandan CHP otobüsüne çevik kuvvetin bulunduğu polis aracı da güvenlik tedbiri amacıyla eşlik etti. Polisin, sevgi gösterisinde bulunan vatandaşları parti otobüsüne yaklaştırmaması üzerine parti otobüsünden, “Başbakan 2 bin polis ile geçiyor, bizim ihtiyacımız yok emniyetin halkla aramıza girmesine gerek yok" denilerek uyarı anonsu yapıldı. Bu arada Kılıçdaroğlu Manisa Genç İşadamları Derneği'ni de ziyaret etti.

BİRİLERİ GELECEĞİNİ AYAKKABI KUTUSUNDA BULABİLİR

Birileri geleceğini ayakkabı kutusunda bulabilir. Bizim geleceğim çocuklarımızdır. Gençler diyor ki el ele kol kola omuz omuza. Çağdaş ve uygar bir Türkiye için yola çıkacağız. Artık Türkiye’de her şey değişti. Halkı iktidarı var. Korkuyorlar kaçıyorlar. Kaçmayın. Hesabını soracağız sizden, kul hakkı yiyenden hesabını soracağız. Çiftçisini mutlu olması lazım. Esnafın mutlu olması lazım.. Esnafın yüzünün gülmesi lazım. Kimin yüzü gülüyor. Bir avuç haramilerin yüzü gülüyor. Rahmetli Ecevit derdi ki ne ezen ne ezilen insanca halkça bir düzen derdi. Aynısını savunuyoruz biz de. Çatık kaşlı insanların değil güler yüzlü insanların olduğu bir Türkiye istiyoruz.

Siyasetçinin halkına hesap verdiği güzel bir Türkiye istiyoruz. 17 Aralık Türkiye Cumhuriyet tarihinde dönüm noktasıdır. 17 Aralık kendine halk diyenlerin kara çıktığı bir gündür. 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvetle mücadele günüdür.

Gençler diyor ki medya onların duvarlar bizim. Sadece duvarlar mı. Meydanlar bizim fabrikalar bizim. Biz halkız. Bu hükümet bu ülkeye yakışmıyor. Komşularımıza yakışmıyor. Dünyaya yakışmıyor. Türkiye’nin bayrağını onurla dalgalandıracak yeni bir iktidara ihtiyaç var artık.

O KADINI KÜRSÜYE ÇIKARDI

Kılıçdaroğlu konuşmasına kısa bir ara vererek Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a Manisa'nın Akhisar ilçesinde toplu açılış töreninde konuşma yaptığı sırada balkonundan ayakkabı kutusu gösteren Nurhan Gül'ü davet etti ve konuşmasına devam etti.

Bir ülkenin başbakanı boş ayakkabı kutusundan korkar mı. Niye korkuyor. Manisalılar yürekli. Boy ayakkabı kutusuyla koskoca başbakanı sindirdi. Dünyanın en zengin başbakanı oldun mağdurum diyorsun. Ne zaman bu mağdurluktan kurtulacak. Böyle mağdurluya can kurban diyor Manisalılar.

Hep birlikte iktidara yürüyeceğiz. İktidarın ayak sesleri geliyor. Onun için telaşı var. Demokratik yollarla gerçekleştireceğiz. Sandığa gideceğiz haramileri göndereceğiz. Bizim abdestimizden şüphemiz yok ki şüphemiz olsun diyor. O zaman Binali’yi gönder kardeşim. Neden göndermiyorsun. Gençlik burada Bilal’in nerede olduğunu bilmiyoruz. Çeteler yaptı bunu diyor. Doğru olabilir. Peki ama sorularım var. O ayakkabı kutusunu içine 4.5 milyon doları çeteler mi koydu. Bu bakanların çocuklarının yatak odalarına dolarları çeteler mi koydu. Yatak odalarına kasaları çeteler mi koydu. Sen kendi ayağına kurşun sıktın. Sen kendin gittin kul hakkı yedin.

Evet her yer rüşvet her yer yolsuzluk. Ne diyorlardı. Yolsuzlukla mücadele edeceğiz diyorlardı. Yolsuzluk batağındalar. Gazeteler yazdı 85 milyon avro hortumlanmış. 247 milyar ediyor. 2 milyon 831 bin işsiz var. Bu hortum olmasaydı hepsine 8 ay işsizlik parası ödeyecektik. 300 bin öğretmene aylık ödeyebilirdik. Her emekliye 25 bin lire ikramiye ödeyebilirdik. Emekliler nasıl hortumlandığınız farkındasınız değil mi METİN DURMAZ/MANİSA

© 2014 Micro