ABB Başkanı Mansur Yavaş, belediye binasındaki konferans salonunda Ankara'da yaşanan sel felaketiyle ilgili 'Ankara Afet Bilgilendirme Raporu'nu açıkladı.
Yavaş, yağışın boyutu ve hızının değiştiğini belirterek, şunları söyledi:
"Haziran aylarında her zaman yağış olurdu ancak artık iklim değişikliğinin ve çarpık kentleşmenin de etkisiyle yağışın boyutu, hızı ve etkisi değişir oldu. Kentimizde maalesef son dönemde şehir selleri meydana geliyor. Bazı ilçelerde damla bile düşmezken bazı ilçelerde taş üstünde taş kalmıyor. Yağışın üst üste gelmesi sonucu ise toprağın doyma oranı artıyor ve her takip eden yağış, takip ettiği yağıştan daha tehlikeli bir durum oluşturuyor. İşte iklim değişikliği ve çarpık kentleşme ortamında, Ankara’da temiz su temini ve altyapı için yıllarca ihmal edilmiş bölgelerimiz vardı. Kentte çok pahalıya su satılıyor, bu satıştan elde edilen gelirler çılgın projelere aktarılıyordu."
Ankara'nın, bir yılda düşen ortalama yağış miktarının yarısı kadar yağışı 5 günde aldığına dikkati çeken Yavaş, Haziran aylarındaki yağışların etkisinin, iklim değişikliği ve çarpık kentleşme nedeniyle değiştiğini söyledi.
Ankara'da altyapı yatırımlarının yıllarca ötelendiğini, derelerin üstlerinin imara açıldığını, çarpık kentleşme tercih edilip, müteahhitlerin para hırslarına hizmet edildiğini kaydeden Yavaş, "Maalesef şimdi de birileri sorumlu kendileri değilmiş gibi felaket tellallığı yapıp, ellerini ovuşturup sel olsun diye bekliyorlar." ifadelerini kullandı.
Son yağışlarda, altyapı yatırımı yaptıkları 102 bölgenin neredeyse tamamında sorun yaşanmadığına dikkati çeken Yavaş, sorun yaşanan bölgelerde ise belediye ekiplerinin anlık müdahalelerde bulunarak vatandaşın yanında olduğunu aktardı. Başkan Yavaş, bu bölgelerin derhal yatırım programı kapsamına alınarak köklü çözüm üretilmesi için harekete geçildiğini bildirdi.
Bu konuda, diğer devlet kurumlarıyla da iş birliği içerisinde hareket ettiklerini kaydeden Yavaş, "Görünmez denilerek yıllarca ertelenen altyapı çalışmaları nedeniyle bu kente bırakılan kötü mirası bedeli ne olursa olsun, kim ne derse desin silecek; mazeretlere sığınmadan kentimizi altyapıda da istediğimiz düzeye getireceğiz. Cumhuriyet'in Başkentinde açıktan akan lağım ve asbestli borular kalmayana dek çalışacağız. Herkes kesintisiz ve sağlıklı suya kavuşsun diye projelerimizi hayata geçirmeye devam edeceğiz." dedi.
Mansur Yavaş, ASKİ'ye sorumluluk alanı dışında işler yüklendiğini, bu kapsamda yıllarca ihmal edilen projelerin olduğunu belirterek, Tatlar Atık Su Arıtma Tesisinin kapasitesinin yeterli olmaması nedeniyle atık suların Ankara Çayı'na karıştığına ve buradaki tarım ve sondaj faaliyetlerinin yasaklandığına dikkati çekti.
Ankara'da 27 derenin üstünün tamamen ya da kısmen kapatıldığını aktaran Yavaş, Tarım ve Orman Bakanlığınca hazırlanan raporda, Hatip Çayı, Uğ Deresi, Ankara Çayı, Akyurt Akanca Deresi, Söğütözü Deresi, Dikmen Deresi, Papaz Deresi, Tatlar Deresi ve Çubuk Çayının geçtiği bazı bölgelerin "riskli" veya "çok riskli" alan olarak yer aldığını hatırlattı. Bu "riskli ve çok riskli" alanlar içinde hastanenin, alışveriş merkezlerinin, binaların, YHT Batı Garı'nın ve Ankapark'ın da yer aldığını ifade eden Yavaş, Ankapark'ı teslim aldıktan sonra ilk olarak güvenlik incelemesi yapacaklarını dile getirdi.
Yavaş, Ankara'da geçen hafta meydana gelen yağışlarda 455 mahallede hasar meydana geldiğini, 431 ağaç devrilmesi, 63 çatı uçması ve 5 istinat duvarı çökmesi ihbarının alındığını, 414 insan kurtarma faaliyetinin gerçekleştirildiğini aktardı.
Ankara Büyükşehir Belediyesi ilgili birimlerinin 7 günlük süreçte, 19 bin 370 olaya müdahale ettiğini bildiren Başkan Mansur Yavaş, şunları kaydetti:
"Ankara'da, Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) ve Altyapı Koordinasyon Merkezi (AYKOME) gibi bir Afet Koordinasyon Merkezi oluşturulmalı, afet müdahalesi siyasi tartışma konusu olmaktan çıkarılarak kriz yönetimine geçilmeli.
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan Taşkın Eylem Planına göre, Devlet Su İşleri ve Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Çubuk Çayı, Hatip Çayı, İncesu Deresi, Ankara Çayı, Macun Deresi ve Uğ Deresi için yapılarda can ve mal kayıplarının en aza indirilebilmesi amacıyla erken uyarı sistemi kurmalı ve taşkınlara karşı erken uyarı bilgisi verilmeli. Doğal afet anında devlet, tüm kurumlarıyla ortak masa oluşturmalı ve ortak mücadele etmeli. AFAD kentlere özel mesaj göndermeli. Ülkemizde ve kentimizde iklim eylem planı ve yeşil şehir çalışmalarıyla iklim değişikliğine karşı azaltım ve uyum çalışmaları hızlandırılmalı. Her yağış uyarısı sonrasında kırsal mahallelerdeki muhtarlara mesaj çekilerek camilerde anons yapılmalı. Kritik bölgelerde, istinat duvarı yapımı çalışmaları hızlandırılmalı. Yoğun yağış anlarında mesire alanları ve parklardaki vatandaşlar tahliye edilmeli."
DHA-AA