Manavgat'ın Side Mahallesi'nde oturan B.D., iddiaya göre, eylül ayında markette A.A. adlı kız çocuğuna belinden sarılıp, vücuduna dokunarak, istismarda bulundu. Jandarma tarafından gözaltına alınan B.D., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece 'çocuğun cinsel istismarı' suçundan tutuklandı. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, B.D.'nin 'sarkıntılık yapmak suretiyle çocuğun cinsel istismarı' suçunu işlediği belirtilerek, 8 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Davanın görülmesine, Manavgat 4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Alanya Cezaevi'nde tutuklu bulunan B.D., ilk duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Şikayetçi A.A., annesi A.A. ve babası M.R.A. ile tarafların avukatları ve sosyal hizmet uzmanı da duruşma salonunda hazır bulundu.
DONDURMA ALDI
Tutuklu sanık B.D., A.A.'yı ilk defa olaydan 40- 45 gün önce alışveriş için gittiği markette aldığı ürünlerin dökülmesinin ardından kendisine yardım ettiği sırada gördüğünü söyledi. B.D., "Olay tarihinde markette yine karşılaştık. 'Amca beni tanıdın mı?' dedi. Ben de 'Senin gibi akıllı kızı tanımaz mıyım?' dedim. Benim gözümün içine bakınca ben de bir şey istediğini hissettim. 'Bir şey almamı ister misin?' deyince 'Bana dondurma al' dedi. Beraber markete girdik. Dondurma reyonuna girdik. 'Kızım seç' dedim. Bir dondurma aldı, beraber kasaya gittik. Parasını ödedim. Marketten çıktık. İkimiz farklı yönlere gittik" dedi.
PİŞKİN SAVUNMA
Olaydan 2 gün sonra kızın babasının kendisini yolda durdurduğunu kaydeden B.D., "'Sen benim kızıma nasıl dondurma alırsın?' diyerek beni oyaladı. O sırada gelen 3- 4 kişiyle birlikte beni darbetmeye başladı. Bana 'Markete gidip görüntülere bakacağız' dediler. Beraber markete gittik. Müdür, 'Resmi başvuru olmazsa veremem' dedi. Ben de 'Jandarmayı çağıralım' dedim. Jandarmayı aradım. Jandarma gelene kadar marketin önünde bana yine vurdular. Daha sonra jandarma geldi. Öncelikle beraatimi aksi halde lehime olan bütün hükümlerin uygulanmasını isterim" diye konuştu.
Sanık B.D., şikayetçi A.A.'nın avukatının sorusu üzerine aileyi daha önce tanımadığını ve aralarında husumet olmadığını öne sürdü.
Duruşmada kamera ve sosyal hizmet uzmanı eşliğinde ifade veren şikayetçi A.A. ise sanıkla daha önce markette karşılaştıklarını anlattı. Olay günü markete gittiğini belirten A.A., "Market çıkışında, bana 'Gel seni eve götüreyim' dedi. Ben de 'Ben giderim' dedim. Bana dondurma alacağını söyledi. Birlikte markete geri girdik. Markette boynumun yan tarafıyla omzumla oynadı. Bu sırada bana 'Sen bayağı büyümüşsün' dedi. Elini omzuma attı, oradaki iplerle oynadı. Ben kendisini ittim. Marketten çıkarken, bana 'Telefonun varsa numaranı ver' dedi. Ben de öğrenci olduğum için telefon kullanmadığımı söyleyince 'İstersen ben sana telefon alabilirim' dedi" diye konuştu.
OLAYDAN ETKİLENDİĞİ İÇİN DIŞARI ÇIKARILDI
Duruşmada bulunan sosyal hizmet uzmanı, A.A.'nın 12 yaşında olduğunu hatırlatarak, "Anlatımları, akranları seviyesindedir. Gelişimsel olarak herhangi bir aksaklık gözlemlenmemiştir. Gelişim düzeyi yerindedir. Mağdurun aktarımları normaldir" dedi.
A.A.'nın ifadesinin ardından avukatı Atalay Arslan, müvekkilinin ifadesinin alınmış ve olaydan etkilenmiş olması nedeniyle duruşma salonundan çıkarılmasını talep edince küçük kız hakim tarafından dışarı çıkarıldı.
'KIZIM KORKMUŞTU, TİTRİYORDU'
Anne A.A. da kızının olayın ardından yanına geldiğini belirterek, "Sanık, kızımın omzuna dokunmuş, atletinin ipleriyle oynamış; kızıma 'Senin gözlerin çok güzel. Seni seviyorum, benim hanım vefat etti. Telefonun var mı ?Telefonun varsa görüşelim' demiş. Kızım yanıma geldiğinde korkmuştu, titriyordu, çok tedirgindi" diye konuştu.
A.A., sanığın birkaç kez evlerinin önünden geçtiğini, kızının söylemesiyle peşinden gittiğini; ama yakalayamadığını ve bir defasında komşuları H.E.'nin de orada olduğunu söyledi.
'SANIK, CİNSEL AMAÇLA HAREKET ETTİ'
Avukat Atalay Arslan ise müvekkilinin, jandarmada ve savcılıkta verdiği ifadelerle mahkemede verdiği ifadeler arasında çelişki bulunmadığını, görüntü kayıtları ve tanık beyanlarının da olayı doğruladığını savundu. Arslan, "Görüntü kayıtları ayrıntılı incelendiğinde sanık, mağdurun omzuna dokunup, aşağı doğru elini kaydırmaktadır. Mağdura yönelik sözleri de nazara alındığında sanığın cinsel amaçla hareket ettiği ortadadır" dedi.
Sanık avukatı Ömer Avcı da müvekkilinin 3 çocuğu olduğunu ve çocuklarına yüz kızartıcı suç işlememeyi tavsiye ettiğini belirterek, "Mağdurun beyanları arasında çelişki vardır. Müvekkilim, babacan bir amaçla mağdura dondurma almıştır, babacan bir tavırla dokunmuştur. Beyanlarda bu dokunma abartılı bir şekilde anlatılmaktadır" diye konuştu.
Avukat Avcı, A.A.'nın ailesinin müvekkilinden 100 bin lira istediğini de öne sürdü.
'100 BİN LİRA İSTENİLDİĞİNİ İSPAT ETSİNLER'
B.D.'nin avukatının iddiası üzerine A.A.'nın avukatı, sanığın, müvekkilinin ailesini tanımadığını beyan ettiğini dile getirerek, "Müvekkilimin ailesinin ekonomik durumu iyidir ve kesinlikle değil 100 bin lira, hiç para talebi olmamıştır. Bu beyanı kabul etmiyoruz. Bu konuda delilleri varsa ispat etsinler" dedi.
Mahkeme heyeti; sanık B.D.'nin tutukluluk halinin devamına, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya müdahil olarak katılmasına karar verip, tarafların savunma ve beyanlarını hazırlamaları için duruşmayı erteledi.