EMRE AYVAZ - Yıldız Teknik Üniversitesi Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin 15. yılında kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin, "Belediyelerin teknik olarak güçlendirilmeye ihtiyacı var. Çözüm, Ankara'da kanunu çıkarmaktan geçmez sadece. Aynı zamanda uygulamaların olduğu belediyelerin güçlendirilmesi, bilinçlendirilmesiyle çözülebilir" dedi. Ersoy, AA muhabirine, Sakarya'da 17 Ağustos'taki felaketten sonra yapılan çalışmaların yeterli olmadığını söyledi. Yapı stoku ve nüfusun genişlediğini vurgulayan Ersoy, "Marmara'da Türkiye nüfusunun yüzde 40'ı var. Bu durum dolayısıyla riskimiz daha büyük olduğunu gösterir. Marmara, hem sivil vatandaşlar hem de özel sektör yatırımları açısından önemli" diye konuştu. Ersoy, Marmara'da büyük depremlerdeki olabilecek hasarların ülkenin milli güvenlik sorunu haline geleceğini kaydederek, "Özelleştirmeyle 50 milyar dolar para kazanıyorsak, doğal afette 20 milyar dolar gibi parayı 1 dakika içinde kaybetmek büyük kumar" ifadesini kullandı. Kentsel dönüşümün ciddi ve şeffaf yapılması gerektiğine dikkati çeken Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kentsel dönüşüm bina yenileme projesi değil, bina güçlendirme ve depreme karşı hazır hale getirme projesidir. Bunlara dikkat etmemiz gerekiyor. Dünyanın en geç nüfuslarından biriyiz. 70 milyonun neredeyse yarısı genç ve çocuk dediğimiz yaşta. Dolayısıyla böyle büyük afetlerde can kaybı yaşamak aynı zamanda geleceğimize tehdittir. 17 Ağustos milattır. Çok gelişme oldu ama maalesef yapı sektörü çok ranta dönüktür. Bu sektörde, yönetmenliklerin, kanunların çok ciddi şekilde uygulanması gerekir. Belediyelerin teknik olarak güçlendirilmeye ihtiyacı var. Çözüm, Ankara'da kanunu çıkarmaktan geçmez sadece. Aynı zamanda uygulamaların olduğu belediyelerin güçlendirilmesi, bilinçlendirilmesiyle çözülebilir." - "Alınacak önlemler açısından büyük mesafeler olduğunu söyleyebiliriz" İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu da 17 Ağustos'tan sonraki Sakarya ile şimdiki arasında farkın fazla olduğunu söyledi. Sakarya'da kentsel dönüşüm yapıldığını fakat yeterli olmadığını belirten Gündoğdu, "Sakarya'nın bölgede, yörede, Marmara'daki depremlerden de etkileneceğini düşünürsek... Tarih boyunca böyle olmuş. Büyük depremlerden etkilenmiş. Alınacak önlemler açısından büyük mesafeler olduğunu söyleyebiliriz" diye konuştu. Gündoğdu, afet yönetimi açısından Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) gibi kurumların önemli çalışmalar yaptığını dile getirerek, şunları kaydetti: "O da yeni bir oluşum, anlayış Türkiye için. Kentsel dönüşüm tabii ki yapılacaktır. Depremin yıkmadığı fakat gözden geçirilmesi gereken yapılar var. O yapıları da gerçek kentsel dönüşüm çerçevesinde uygulamak aynı zamanda Sakarya çevresinin geleceğiyle alakalı tutum olacaktır. Onun için de bu konudaki eksiklerini tamamlaması gerekiyor." Geyve'deki fay hattının nereye kadar devam ettiğinin bilinmediğini anlatan Gündoğdu, "Risk değerlendirmesi yapmak istiyorsak önce bunların değerlendirilmesi lazım. Bu çalışmalar da özeldir. Türkiye'de bunları yapanlar var. Rutin işlemle bunlar anlaşılmaz. 1 kilometre aşağısını görmek lazım" şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz