Ellere sıklıkla sürülen dezenfektanlar yüzük, saat, bileklik gibi aksesuarların altında birikerek ellerde ve parmak aralarında egzamaya neden oluyor. Dezenfektan kullanımı sırasında, yüzük ve aksesuarların çıkarılması gerekirken, uzmanlar ise dezenfektan kullanmak yerine ellerin yıkanması gerektiğini belirtiyor. Çamaşırların ise normal şekilde yıkandıktan sonra ütülenmesi gerekiyor.
Demirören Haber Ajansı’na (DHA) egzama konusunda değerlendirmelerde bulunan Dermatoloji Uzmanı Dr. Hüseyin Hıra, şunları söyledi:
“Maske ipinin kulak arkasında temas ettiği alanda sürtünmeye bağlı deri egzamalarını sık görmeye başladık. Özellikle zeminde alerjiye yatkın olan hassas ciltlerde deri egzamalarını özellikle kulak çevresinde daha sık görüyoruz. Özellikle maske tüm yüzü kapattığı için maskenin altında nefes alıp veriyoruz. Tabii ki havadan herhangi bir mikrobun bulaşmaması için bu bizim için oldukça önemli. Ama nefesimizi verirken, havanın içindeki nem maskenin altında kalan ısıyı artırmakta. Artan nemle beraber cilt bariyeri bozulmaktadır. Buna bağlı olarak da özellikle deri enfeksiyonlarına ve sivilce benzeri döküntüleri daha sık görüyoruz. Yine maskenin deriye temas ettiği alanda cilt bariyerinin bozulmasıyla beraber deride kızarıklık, pullanma, kaşıntı ve hassasiyeti olan bireylerde egzamaya yatkınlığı olan bireylerde daha sık görüyoruz. Maske ile cilt bariyerinde küçük bozulmalar olmaya başladığında hızlı bir şekilde bir hekime başvurup gerekli tedbirleri almazsak bazı problemleri daha sık görüyoruz. Deri bariyeri bozulduğu için deride kuruluk, pullanma artıyor. Burada cildin temizliğini ve nem dengesini sağlamak için hassas ciltlere yönelik uygun bir temizleyici, tonik, nemlendirici kullanılmalı. Bunun yanında herhangi bir tedaviye ihtiyacımız varsa buna da hızlı bir şekilde başlaması gerekiyor.”
Dr. Hıra, cilt bariyerindeki bozulmalarla ilgili olarak yaşlanma etkisine karşı tedavi olmak gerektiğine dikkat çekerek, “Maskenin altında kalan alanda kızarıklık, deri döküntüsü gördüğümüzde bunlar tedavi almazsak bile iyileşebiliyor ama geride izler, lekeler, geniş gözenekler, çukurluklar bırakabiliyor. O yüzden bunlar için de hızlı bir şekilde tedavi almak gerekiyor” diye konuştu.
Dr. Hıra, dezenfektan kullanımı konusunda ise şöyle konuştu:
“Bizim el temizliğine, hijyenine özen göstermemiz gerekiyor. Elimizin gerçekten kirlendiğini düşündüğümüz anlarda el yıkamak bizim için önceliklidir. Eğer fiziken lavaboya ulaşamayacak bir durumdaysak o zaman antiseptik veya dezenfektan solüsyon kullanımı önemlidir. Kullanırken özellikle elde; yüzük kullananlarda yüzük altında, parmak aralarında, kıvrım olan yerlerde aşırı birikebiliyor. Bu alanlarda antiseptik veya dezenfektanları deriye dağıtılması önemlidir. Buralarda biriktiği zaman deri bariyeri bozulduğu için deride kızarıklık, pullanma, kaşıntı, el egzamalarını artırabiliyor. Aslında tercihen yüzük, saat bileklik çıkarılıp dezenfektan kullanımından sonra takılmalı. Özellikle belli alanlarda biriktiği için içindeki aşındırıcı etki o alanlarda yani yüzük altında, parmak arası gibi kıvrım bölgelerinde aşındırıcı etkisi artmakta. Buna bağlı olarak egzamayı o bölgelerde daha sık görmekteyiz. Esas olan birinci tercihin el yıkamak olduğunu sadece acil anlarda, ihtiyaç olduğu anlarda dezenfektan kullanımı yapmamız gerektiğini bilmeliyiz. Bir diğeri ise; el yıkama sıklığı artığı için hassas ciltlere yönelik el yıkama ürünleri tercih edilmeli, günlük rutin kullanacağımız bir nemlendiricimiz olmalı. Deri bariyerini korumak, kuruluğu gidermek gerekiyor. Bunu de bir nemlendirici ile destekleyerek sağlayabiliriz.”
Dr. Hüseyin Hıra, evdeki temizlik alışkanlıklarına ve aşırı deterjan kullanımına da dikkat çekerek, şöyle devam etti:
“Pandemi nedeniyle hijyen algımız ve dikkatimiz, bu konuda gösterdiğimiz özen de arttı. El yıkama sıklığımız arttığı gibi evde de aldığımız temizlik önlemleri, alışverişte getirdiğimiz malzemelerin eve girdikten sonra havalandırılması veya bunların yıkanması, ev içinde artan temizlik sıklığı arttığı için yine ellerde temas egzamalarını çok sık görüyoruz. Burada amaç bu uygulamaları yaparken takıntı düzeyine getirmeden gerçekten ihtiyaç olduğu sıklıkta yapmak. Uygulama yaparken yani evde temizlik yaparken, bulaşık yıkarken mutlaka eldiven kullanılması, direkt olarak aşındırıcı deterjanlara temas etmemek ve temizlik sonrası yine ellerimizi bir kremle nemlendirmek önemlidir. Özellikle günlük kullandığımız kıyafetlerin yıkanması önemli. Günlük yıkayamayacağımız kıyafetler olduğunda da özellikle balkon gibi açık bir alanda havalandırmak önemli bizim için. Yıkama esnasında da kullandığımız deterjanları, yumuşatıcıları rutinde nasıl kullanıyorsak aynı şekilde devam etmemiz gerekiyor. Bunların miktarını artırırsak ve yeteri kadar arınmazsak kıyafetlerde kalan deterjan artıkları ciltle temas ettiklerinde ekstra temas egzamalarını tetikleyebilir. Deri kaşıntılarını, kuruluklarını artırabilir. Bununla birlikte tüm bedeni etkileyebilecek cilt egzamalarına neden olabilir. Normal, rutin, alıştığımız şekilde bir makinenin yıkama ağırlığı ve içerisindeki çamaşır miktarı neyse onunla orantılı şekilde temizleyici kullanacağız. Ardından da kıyafetlerin ütülenmesi yeterlidir. Ekstradan sirke ve benzeri bir uygulamaya gerek yoktur.”
Egzama ve cilt sorunlarına karşı nemlendirici kullananlar cilt sorunu yaşamadıklarını belirtiyor. Ancak hassas cildi olanlarda ise maske takma süresi kısa da olsa egzama kaçınılmaz durumda. Şengül Çay, “Nemlendirici kullanıyorum, herhangi bir tahriş, egzama yaşamadım şu ana kadar, rahatım” dedi. Reyna Çakmak, ise “Krem kullanıyorum, genelde sivilce için ilaç kullanıyorum. O kızarıklık yapıyordu onun dışında maske kullanmanın bana hiçbir zararı yok. Genel olarak evdeyim, hafta sonları kursum var maskeyi o zaman kullanıyorum” diye konuştu.
Yüzünde çıkan egzamaları gösteren bir kadın ise, “Maske alerji yaptı. Dün sağlık ocağına gittim, egzama olduğunu söylediler. Cildim alerjik reaksiyon göstermiş. Bez maske kullanıyorum. Ben sadece çocuğumu dışarı çıkardığımda maske kullanıyorum, bir saat ya da yarım saat, fazla kullanmıyorum, fazla kullanmadığım halde bu hale geldi” dedi.
DHA