İSTANBUL (İHA) - Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk, "Telsim'in satışı önümüzdeki yılın ilk 2-3 ayında gerçekleştirilecek" dedi. TMSF'nin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun (BDDK) bünyesinden ayrılmasından sonra, 520 ve 6183 sayılı kanunlarla verilen yetkiler sayesinde çok daha hızlı çalıştığını belirten Başkan Ertürk, "Borçlarını ödemek istemeyerek yurt dışına çıkan şahısları takibe aldık. Bunlara getirdiğimiz yurt dışı yasağından sonra borçlarını ödemeye başladılar. Bizim bu yolla kazandığımız para 700 trilyondur. Bu paranın yaklaşık 150 trilyonu Uzan grubu şirketlerinden tahsil edilmiştir" dedi. Birçok şirketin ve kurumun takibe alındığını da sözlerine ekleyen Ertürk, "Gerekli düzenlemeler yapılmazsa, yeni müdahaleler söz konusu olabilir. Herkes yeni müdahalelere hazır olsun" şeklinde konuştu. Basın mensuplarının, Çukurova grubunun borçlarıyla ilgili sorularını da yanıtlayan Ertürk, "Çukurova grubu şu ana kadar bize herhangi bir ödeme yapmış değil. Çukurova grubu 31 Ekim'e kadar bu borçlarını ödemezse sözleşme feshedilecek ve ilk sözleşmeye geri dönülecek" ifadelerini kullandı.
TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) üyelerinin katılımıyla Topkapı Eresin Otel'de bir basın toplantısı düzenledi. TMSF'nin çalışmaları ve doluşum hakkında bilgi veren Ertürk, basın mensuplarının Uzan grubu şirketlerinin satışı ve Çukurova grubunun borçlarının yapılandırılması hakkındaki sorularını yanıtladı. Ertürk, TMSF'nin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun (BDDK) bünyesinden ayrılmasından sonra, 520 ve 6183 sayılı kanunlarla verilen yetkiler sayesinde çok daha hızlı çalıştığını belirterek, birçok şirketin ve kurumun takibe alındığını söyledi. Başkan Ertürk, "Gerekli düzenlemeler yapılmazsa, yeni müdahaleler söz konusu olabilir. Herkes yeni müdahalelere hazır olsun" dedi.
Ahmet Ertürk, fona devredilen bankalardan şu anda kadar yapılan tahsilatların 1 milyar 136 milyon dolar olduğunu kaydederek, "Bu tahsilatların indirimli ödeme kampanyası sonucu, bin 144 firma ve gruptan 620'si ödeme yaptı. Bunlardan 217 milyon dolar, iştirak satışlarından 102 milyon dolar, iştirakten 208 milyon dolar tahsil edildi. 291 milyon doları ise, vadeli olarak tahsil edilmeye devam ediliyor. Gayrimenkul satışlarından ise, 342 trilyon lira tahsil edildi. Ancak indirimden yararlanan gruplardan dolayı bu gelir 228 milyon dolara kadar düştü. 6183 sayılı Kamu Alacakları Yasası'na göre yapılan satışlarda 13.3 milyon dolarlık bir gelir elde edildi. TMSF'nin bağımsız olarak çalışmasıyla birlikte, 520 sayılı kanunun bize verdiği yetkiler sonucunda sıkı bir çalışma içine girdik. Borçlarını ödemek istemeyen ve bu nedenle sık sık yurt dışına çıkan, gerek iş takibi, gerekse başka konular için borçları olan şahısları takibe aldık. Bunlara yurt dışı yasağı getirdik. Yurt dışı yasağından sonra insanlar borçlarını ödemeye başladılar. Bizim bu yolla kazandığımız para, 700 trilyondur. Bu paranın yaklaşık 150 trilyonu Uzan grubu şirketlerinden tahsil edilmiştir. Bizim bu konudaki çalışmalarımız ve denetimlerimiz sürecektir" diye konuştu.
"TELSİM'İN SATIŞI ÖNÜMÜZDEKİ YILA" Telsim'e dünyanın birçok GSM operatöründen talepler olduğunu ifade eden TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, "Telsim'in satışı önümüzdeki yılın ilk 2-3 ayında gerçekleştirilecek. Dünyanın birçok GSM operatörlerinden gelen talepleri değerlendiriyoruz. Böyle bir satışı Türkiye'deki firmalar tek başına kaldıracak güçte değil. Yabancıların Türkiye'de ihaleye girmesi buradan gelecek geliri arttıracaktır. Ancak, yabancı şirketler önünde de yüzde 25 hisse engeli var. Yabancı firmalar Türkiye'de sadece bir şirketin yüzde 25'ini alabiliyorlar. Bunu da kendi borsalarına koyamıyorlar. Bu yüzden şirketin en azından yüzde 51'ine sahip olmak istiyorlar. Bu nedenle yabancı şirketlerin önündeki engeller kaldırılmalıdır" dedi.
Ertürk, Telsim'in satışıyla Telekom'un özelleştirilmesinin aynı döneme denk geldiğini belirterek, "2 büyük şirketin satışı aynı döneme denk geldiği için bu da bir yarar sağlıyor. Telsim'in Motorola ve Nokia'ya borcu var. Biz şirketi bu borçlardan arındırmaya çalışıyoruz. Nitekim şirketin borcu ne kadar azalırsa, derdi de o kadar artacaktır" açıklamalarında bulundu. Konuşmasında medya şirketlerinin satışına da değinen Başkan Ertük şunları söyledi:
"Biz bu şirketlerle ilgili olarak sık sık taahhütler verdik. Ancak bu taahhütlerin hiçbiri gerçekleşmedi. Bu nedenle yeni bir taahhüt vermeyeceğiz. Çünkü sürekli önümüze engeller çıkıyor. Şu anda da önümüzde bir RTÜK engeli var. Biz bu şirketleri satmak istiyoruz; ancak RTÜK bu şirketlerin varlıklarını satamayacağımızı, sadece hisse satışı yapabileceğimizi söylüyor. Alıcılar şirketin lisansını da almak istiyor. RTÜK önümüzdeki hafta son bir toplantı yapacak. Bu toplantının sonucunda gereken yapılacak. Dünyanın birçok ülkesinde Amerika, Kanada ve İngiltere'de birçok büyük medya şirketiyle görüştük. Onlardan da büyük talep var. Ancak dediğimiz gibi, RTÜK'ün bu şirketlerin varlık satışına da izin vermesi gerekiyor."
"ÇUKUROVA GRUBU BORÇLARINDA İNDİRİM İSTEDİ" Basın mensuplarının, Çukurova grubunun borçlarıyla ilgili sorularına da yanıt veren Ertürk, "Çukurova grubuyla yaptığımız sözleşme gereği, borçlarını 15 yıla yayarak, ödeyecekti. Ancak Çukurova grubundan gelen talep üzerine, 2 yıl içinde tamamını ödeyeceğini taahhüt ederek, borçlarında indirim istediler. Biz de gerekli ek sözleşmeyi yaparak, bu indirimi sağladık. Çukurova grubu şu ana kadar bize herhangi bir ödeme yapmış değil. Anlaşmaya göre Çukurova grubunun ilk ödemeyi 31 Temmuz'da, 2. ödemeyi ise 11 Ekim'de ödemesi gerekiyordu. 11 Ekim'deki süre, sözleşme gereği bu ayın sonuna kadar uzatılmıştı. Çukurova grubu 31 Ekim'e kadar bu borçlarını ödemezse sözleşme feshedilecek ve ilk sözleşmeye geri dönülecek" ifadelerini kullandı.
Gazetecilerin, "Çukurova grubunun borçlarını ödemek için araya soktuğu kreditör şirketinin kriminal yönünden sakıncaları olduğu belirtiliyor. Bu konuda herhangi bir çalışma yapmadınız mı?" sorusuna, Başkan Ahmet Ertürk, "Biz borcun kim tarafından ve hangi kurum tarafından ödenmesiyle ilgilenmiyoruz. Bizim için borcun ödenmiş olması önemli. Dolayısıyla herhangi bir çalışma yapmadık. Bizim böyle kurumlar hakkında bir araştırma yapma yetkimiz de yok. Eğer herhangi bir kriminal sorun varsa, bunu ilgili kurumlar araştırıp gerekeni yapacaklardır" dedi.