Demirkol'un değerlendirmeleri şu şekilde:
Hamza Hoca Atletico Madrid maçı öncesi 'Favori Atletico Madrid' demişti. Şimdi söyledikleri politik bir açıklama değildir herhalde. Çok tepki almıştı çünkü o açıklamadan sonra.
Benfica geçen sezondan daha iyi takım. Gaitan çok tehlikeli oyuncu, öyle birebir tutulabilecek bir oyuncu değil. Bir yandan baskılı bir yandan da temkinli olmak zorundasınız.
Hem baskılı hem dengeli oyun!
Hakan Balta'nın formda olması büyük avantaj. Geçen sezon Dortmund da çok favori gelmemişti buraya ama sonra onun acısını çektik. Biliyorum çelişiyor birbirleriyle ama hem baskılı hem dengeli olmak lazım.
Yasin, Podolski ve Sneijder'in bu denge oyununda büyük katkısı olacaktır.
Umut Bulut...
Umut'u Ankaragücü günlerinden beri beğenirim ama bu tam Burak'lık bir maçtı. Umarım Umut beni yanıltır.
"Fenerbahçe derbisini düşünmezler"
Şampiyonlar Ligi takımları bir sonraki maçı düşünmezler. Bir sonraki maç için oyuncu saklamazlar ya da 'Avrupa Ligi'ne gideyim' diye düşünmezler. Bu seviyelerde bunlar olmaz. Şampiyonlar Ligi'ndeki bir takım için Avrupa Ligi'ne katılmak ya da elenmek arasında bir fark yok.
"Seyirci önemli"
Seyirci faktörü de önemli. Estadio da Luz (Benfica'nın stadı) benim gördüğüm en acayip atmosfere sahipti. Fenerbahçe maçını ikinci ayrı orada seyirci almıştı. Hakemi darmadağın etmişlerdi. Onun için bu akşam bizim seyircimizin ne yapacağı da önemli.
"Kazanırsa Hamza Hoca kendini kanıtlar"
Eğer Galatasaray Benfica'yı yenerse, bu Hamza hoca için sadece 3 puan olmaz. kendisini ispat da etmiş olur. Çünkü Türkiye'de kendisini ispat etti. 3 kupa aldı. Bu sezon da şampiyonluk yarışının içinde... Ama bu maçı kazanırsa Hamza hoca başka bir seviyeye çıkmış demektir.
Kayseri'de minik taraftarın ağlaması...
Korkunç bir şey. Çocuğunu maça nasıl götüreceksinki? Bunun sebebi memleketin her yerine hakim olan tahammülsüzlük. Hoşgörü diye bir laf var bizde. Saçmasapan. Sen kimsin de beni hoş görüyorsun? 4 yaşındaki bir çocuk ne yanlış yapmış olabilir de sen onu hoşgörüyorsun? Bu beyefendi hakkında -ironi yapıyorum- 6222'den işlem yapılıyormuş. Fenerbahçe Kulübü bu çocuğu çağırıyormuş ama bu, sorunu çözmez. Biz her zaman kendi tarafımızdan olanı kolluyoruz. Sonunda da bloklaşma oluyor. Kayserispor'un bu çocuğu her maça getirmesi en güzel yerde oturtması ve Fenerbahçe formasıyla izlemesini sağlaması gerek.
"Kimse maça gitmiyor"
Bu yüzden insanlar maçlara gelmiyor artık. Geçmişte biz eziyet çekiyorduk da maça gidiyorduk. Şimdi her şey konfor içinde. Kayseri'ye Fenerbahçe geleceği zaman gece 1'den itibaren kuyruk olurdu. Şimdi kimse yok. Ama işin tehlikeli yanı bu boşluğu kimse dert etmiyor.
İddia edilen Terraneo krizi...
Bugün bununla ilgili çok fazla haber var. Dün bir yalanlama geçildi ama Terraneo'yla ilgili haber yalanlanmadı. Bugünkü haberlere de bakınca ya yollar ayrılacak ya da tamamen yetkisizleştirilecek gibi gözüküyor. Terraneo'nun bir yetkisi var. Bunlar daraltılmış gibi gözüküyor.
"Terraneo giderse, Pereira da gider"
Çok iyi transfer yapıldı. Hep 'Terraneo yaptı' dendi. Belli bir gücü de oluştu. Memnun değilse yollayabilir Aziz Yıldırım. 'Ben futbolu Terraneo'ya bıraktım ve kenara çekildim' diyen de Aziz Yıldırım'dı. Dolayısıyla bu transferlerden dolayı neden rahatsız olsun? Ali Yıldırım gelirse de sadece giden Terraneo olmaz. Pereira da gider. Bu da Konya'yı üzer!
Aykut Kocaman kimdir?
Profesyonel futbol kariyerine 1984 yılında Sakaryaspor'da başlayan Kocaman, ardından 1988 Fenerbahçe'ye transfer olarak olmuş ve bu takımda 3 defa Süper Lig gol kralı olarak büyük başarıya imza atmıştır. 8 sezon Fenerbahçe'de başarıyla oynadıktan sonra 1996 yılında İstanbulspor'a transfer olmuş, 2000 yılında futbolu bırakmıştır.
Süper Lig'de attığı gollerle 100'ler kulübüne girip, toplamda 200 gol atarak Süper Lig tarihinin en golcü 5'inci futbolcusu olmuştur.
1 kez Türkiye U-21, 15 kez de Türkiye A Millî Takım olmak üzere 16 kez millî formayı giymiş, bu maçlarda bir gol atmıştır.
2000 yılında futbolu bırakan Aykut Kocaman, İstanbulspor'da teknik direktörlüğe başlamıştır. Öncelikle sırasıyla; Malatyaspor, Konyaspor ve Ankaraspor takımlarını çalıştırmıştır. Ardından 2009-2010 sezonunda Fenerbahçe'de sportif direktör olarak görev yapmıştır. (Dönemin teknik direktörü Daum'dur ) 2010-2011 sezonunda Fenerbahçe teknik direktörlüğüne getirilmiştir. Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, sarı lacivertli kulüpte en fazla galip gelen teknik direktör olma unvanını yakaladı. Spor Toto Süper Lig'de Fenerbahçe'nin başında 39 maça çıkan Aykut Kocaman; 30 galibiyet, 5 beraberlik ve 4 mağlubiyet ile yüzde 76.9'luk bir galibiyet oranı elde etti. 1995-1996 sezonunda Fenerbahçe'yi şampiyon yapan Carlos Albeto Parreira, 38 maçta 28 galibiyet, 6 beraberlik ve 4 yenilgiyle yüzde 76.4'lük bir galibiyet oranı yakalamıştı. 2012 senesinde Fenerbahçe'nin 28 yıllık Ziraat Türkiye Kupası hasretine son vermiştir. 2013 yılında ligi 2.sırada bitirmiş olup Ziraat Türkiye Kupası'nı bir kez daha müzesinde götürmüştür. Bu dönemde en büyük başarısını da 2012-13 UEFA Avrupa Ligi'n de takımı yarı finale çıkararak yaşamıştır, bu Fenerbahçe tarihinin en büyük Avrupa başarılarından biridir. 2012-2013 yılında takımıyla beraber 64 resmi maça çıkmış olup bu anlamda da bir rekor sahibidir.
2010-2011 sezonunda son 18 maçın 17'sini kazanan takımın teknik direktörüdür. Fenerbahçe tarihinde üst üste 108 lig maçında takımın başında çıkarak bu dalda rekoru elinde bulunduran teknik direktör olmuştur.Göreve gelişinin 3. sezonunun 9. haftasına kadar takımı evinde yenilmemiştir. 29 Mayıs 2013 tarihinde Fenerbahçe'den istifa etmiş ve istifası yönetim tarafından kabul edilmiştir.
27 Ekim 2014 itibariyle Torku Konyaspor'la anlaşmaya varmış, 8 yıl aradan sonra Konyaspor'un başına geçmiştir.