ANKARA (ANKA)- Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, uzun yıllar boyunca atıl durumda bulunan ve içinde kanserojen madde asbest bulunan Maltepe Havagazı Fabrikası'nı yıkmak için çalışmalara başladıklarını, Fabrika'da asbestle ilgili bölümde yıkım işlemlerine yarından sonra başlanacağını, yıkımı özel ihale edilen uzman bir ekibin gerçekleştirileceğini, her türlü önlem alındığını, sökülen parçaların imha için özel poşetlerle ve özel TIR'larla İzmit'e götürüleceğini bildirdi.
Gökçek, işlemlerle ilgili olarak görüşlerini sosyal medya üzerinde paylaştı. Gökçek, "Ankara'yı ileride maruz kalınacak bir sıkıntıdan, sızıntıdan korumak için yapılan bir operasyon" dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Fabrika'nın yıkımıyla ilgili olarak gazetecilere, yapılan işlemlerle ilgili fotoğrafları göstererek, şu bilgileri verdi:
"Oradaki mevcut asbest kaçağının bir an önce ortadan kaldırılması, Kurul kararıyla alındı. Orası şimdi, gerekli teknik özelliklere uyulmak kaydıyla ortadan kaldırılıyor. Bunu özel ihale ettik. Bu konuda ehliyetli olan bir firma vardı, o girdi. O firma özellikle burada bu işleri yaparken de özel kıyafetler giyerek yapıyor. Ayrıca üzerine özel bir file geriliyor ve brandalarla kapatılıyor , herhangi bir kaçak olmaması için. Daha sonra buradaki borular kesildikten sonra, önü ve arkası tamamen özel naylonlarla hava almayacak tarzda kapatılacak.
İzmit Belediyesi'nin şirketi var. O şirket bunun imhası konusunda ehil. Bu malzemeler alınıp, kamyonlarla İzmit'e götürülecek. Yani çevre sağlığını asbestle tehdit etmemesi amacıyla böyle bir iş yapılıyor. Bunu götüren tankerler de son derece özel imal edilmiş. Hava kaçırmayan, yüksekliği de normal bildiğiniz TIR'lardan çok daha yüksek yapılmış özel araçlar. Dolayısıyla herhangi bir tehlikesi, sıkıntısı yok. Tam tersine Ankara'yı bir sıkıntıdan, ileride maruz kalınacak bir sıkıntıdan, sızıntıdan korumak için yapılan bir operasyon. Şu ana kadar da asbestle ilgili bir operasyon başlamadı. Hatta en ufak bir toz ortaya çıkmasın diye devamlı sulanıyor. İnşallah yarından sonra mevcut borular kesilerek, özel naylon içine alınıp, ehliyetli kadro tarafından götürülecek.
Başkan Gökçek, Büyükşehir Belediyesi'nden, bir soru önergesine cevaben gönderilen yazıda, "mahkeme kararının beklendiğinin" belirtildiğinin hatırlatılması üzerine "O konuda mahkeme kararı yok. Olmayan karardan dolayı siz neden vazgeçeceksiniz? Belediye'den, bilgi edinme amacıyla bir yazı gönderilmiş. Orada mahkeme kararı ne cevap vermiş, ben bilmiyorum da mahkeme kararı bekleniyor dense dahi çıkmayan bir mahkeme kararından dolayı bir şey durdurulur mu ? Böyle bir mantık var mı? 'Efendim biz dava açtık, e siz kıpırdamayın.' Hadi canım. Siz hangi işte doğru dürüst davrandınız ki Mimarlar Odası olarak, biz bugüne kadar sizi samimi olarak görelim de sizi bekleyelim. Yok öyle bir şey. Mahkeme kararı da tescilli yapı için... Burası için değil zaten" dedi.
Bu arada, yıkım sırasında asbestin yayılmasını önlemek amacıyla Fabrika'nın çevresini brandayla kaplanıyor. Her türlü güvenlik önleminin alındığını belirten yetkililer, Cumartesi günü yıkımına başlanan bölümün, Fabrika'nın ambar kısmı olduğunu, asbestli bölgenin ise Fabrika bölümünde olduğunu belirttiler. Fabrika bölümünde henüz yıkımların başlamadığını bildiren yetkililer, "Yıkılacak Fabrika'nın çevresini kapatarak, zehirli maddenin dışarı çıkmasını önleyeceğiz. Bu kaplama işlemleri bitmeden da yıkım işlemelerine başlamayacağız" dediler.
BİNA YIKIMINDA ABDEST TEHLİKESİ
Türk Toraks Derneği adına açıklama yapan Dernek Başkanı Prof. Dr. Ali Fuat Kalyoncu ise, "Asbest, insan vücuduna genellikle solunum yoluyla girmekte ve başta akciğer olmak üzere birçok organda kanser dahil pek çok sağlık sorununa yol açabilmektedir. En sık karşılaşılan sağlık sorunları akciğerin katılaşmasına yol açan asbestozis hastalığı, akciğer kanseri ve malin mezotelyoma olarak adlandırılan akciğer zarı kanseridir" dedi.
Ankara'daki Maltepe Havagazı Fabrikasının yıkımı ile ilgili haberlerin, fabrika enkazının yoğun asbest içerdiği iddiaları nedeniyle ortaya çıkması muhtemel çevre ve sağlık sorunları açısından kaygıya yol açması üzerine, Türk Toraks Derneğinden açıklama geldi. Buna göre Dernek Başkanı Kalyoncu, ülkedeki mevzuata asbestin her türünün çıkarılması, satılması ve ithalatı, asbest içeren her türlü ürünün ithalatı ve satılması, asbest ürünlerinin veya asbest ilave edilmiş ürünlerin üretimi ve işlenmesi yasak olduğunu belirtti.
"ASBEST KANSERE SEBEP OLUYOR"
Günümüzde en büyük tehlikenin, habere konu olan Havagazı Fabrikası gibi eskiden yapılmış ve asbest içeren malzemelerin kullanıldığı binaların sökümü olduğunu söyleyen Kalyoncu şunları dile getirdi:
"Asbest, iyi bir yalıtım malzemesi olduğu için eski binaların yapımında sıkça kullanılmıştır. Binalarda en yaygın kullanım alanları çatı, yer ve tavan kaplamaları, yalıtım amaçlı püskürtme kaplamalar, yangına dayanıklı yalıtım panelleri, kaloriferler, kazanlar, asbestli çimentodan imal edilmiş ürünler, conta elemanları, atık su boruları ve derzlerdir. Asbest lifli yapıda inorganik bir maddedir. İnsan vücuduna genellikle solunum yoluyla girmekte ve başta akciğer olmak üzere birçok organda kanser dahil pek çok sağlık sorununa yol açabilmektedir. En sık karşılaşılan sağlık sorunları akciğerin katılaşmasına yol açan asbestozis hastalığı, akciğer kanseri ve malin mezotelyoma olarak adlandırılan akciğer zarı kanseridir. Asbest solunduktan sonra etkisi hemen ortaya çıkmadığı, hastalık oluşumu için yaklaşık 10-40 yıl gibi bir süreç gerektirdiği için başlangıçta tehlikenin farkına varılamamaktadır."
"ASBESTLİ BİNALARIN KONTROLSÜZ YIKIMI SAĞLIK AÇISINDAN RİSKLİ"
Türk Toraks Derneği Çevresel ve Mesleki Akciğer Hastalıkları Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Metin Akgün ise, eski binalardaki yoğun asbest içeriği nedeniyle, eğer usulüne uygun söküm yapılmaz ise sadece söküm sırasında çalışanların sağlığını tehdit etmekle kalmayıp, asbest liflerinin yayıldığı yakın çevrede yaşayan insanlar için de risk oluşturabileceğine dikkat çekti.
Akgün, birçok ülkede 1980 öncesi yapılan tüm binaların asbest açısından riskli kabul edilirken, insan sağlığını önceleyen bazı ülkelerin ise daha temkinli davranarak bu tarihi 2000 yılı ve öncesi olarak dikkate aldığına vurgu yaptı.
Türkiye'de Asbest kullanımının 2010 yılı itibariyle yasaklandığı göz önüne alındığında eski binalarda asbest riskinin yabana atılmaması gerektiği konusunda uyaran Akgün, şunları söyledi:
"İlgili yönetmelikte belirtildiği gibi sökümler bu konuda deneyimli uzmanlar gözetiminde yine bu konuda uzman çalışanlar tarafından belirli şartlara riayet edilerek yapılmalı ve çevreye asbest liflerinin yayılımı engellenmelidir. Bu tür binalarda öncelikle asbest bulunan alanlar belirlenmeli; mümkün olduğu kadar bu asbest içeriği (uygun elbise, koruyucu maske, havalandırma, negatif basınç gibi çalışan sağlığını koruyucu önlemlere dikkat edilerek) temizlenmeli, çıkarılan asbestli malzeme özel kapalı ambalajlarda taşınmalı; yine asbest için özel hazırlanmış hafriyat alanlarına dökülmeli; sonrasında da olası bir yayılımı engellemek için bina uygun şekilde ıslatılarak yıkım gerçekleştirilmelidir. Islatma işlemi de uygun yapılmazsa asbestli içerik akan suyla çevreye yayılabilir ve kuruduktan sonra yine çevredekiler açısından zararlı olabilir. Sökümün ve hafriyat temizlenme çalışmalarının usulüne uygun ve kamuoyundaki kaygıları azaltacak şekilde şeffaf bir şekilde yapılması diliyor çalışanların ve çevredekilerin sağlığı açısından gerekli görüyoruz."