Filiz Çelebi, "Mamografi, düşük dozda x ışını kullanılan, hastalıkların tanısında kullanılan bir görüntüleme yöntemidir. Meme kanserinin düzenli taramasında mamografinin hala standart olarak önemini koruduğunu söyleyen Dr. Daha da önemlisi, meme kanserine kayıplarını azalttığı kanıtlanmış tek yöntem mamografidir. Hiçbir şikayeti olmayan kadınlarda, 40 yaşından itibaren ona yıl yapılan mamografiye 'tarama mamografisi' adı verilir. Amerikan Kanser Enstitüsü, Dünya Sağlık Örgütü ve Türkiye Meme Hastalıkları Fedarasyonu'nun önerisine göre, 40-70 yaş arasındaki kadınlarda yılda bir, 70 yaşından ise, fiziksel performansına bağlı olarak, bir ya da iki yılda bir mamografi çekilmelidir ”dedi.
Mamografinin, meme dokusunun en az hassas olduğu zamanda yapılmasını öneren Radyoloji Uzmanı Dr. Filiz Çelebi “Yani meme dokusunda aşırı hassasiyet olan kadınlarda adet bitiminin olduğu kısım yapılması uygun olur. Öte yandan, hiçbir hassasiyeti olmayan kadınlarda çekimin herhangi bir açıklaması yapılmasının üzerine bir etkisi yoktur ”diye açıkladı.
Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Radyoloji Uzmanı Dr. Filiz Çelebi, özellikle ilk kez mamografi çektiren en çok merak ettiği ağrı konusunu aydınlattı:
“Yeni jenerasyon dijital mamografi ve özellikle tomosentez özelliği olan mamografi cihazlarında daha az ağrı duyduğunu ifade ediyor. Mamografi meme dokusunun iki plaka arasında birkaç saniye sıkıştırılmasıyla yapılır. Sıkıştırma düzeyi sistemde otomatik olarak belirli bir uygulama ve içerik sayesinde memeye daha az radyasyon dozu verilir. İşlem temelde ağrısız bir yöntemdir, ancak ağrıya göre ağrı hissi değişir. Öncesinde herhangi bir hazırlık gerektirmez. Sadece öncesi işlem, deodorant, pudra, vücut losyonu gibi kozmetik ürünler kullanılmamalıdır. ”
Radyoloji Uzmanı Dr. Filiz Çelebi, “İmplantın mamografi sıkıştırılmasının implanta zarar verici bir etkisi yoktur. Bu hikaye önceden teknisyene bilgi vermesi yeterlidir. Gerekse görülebilir kimi zaman ultrasonografi yapılması önerilebilir. ”
Genç yaştaki kadınlarda meme dokusu daha yoğundur. Mamografinin duyarlılığı düşük olabilir. Bu yöntem ilk tercih metodu ultrason olması. Ayrıca 40 yaş üstündeki kadınlarda da, eğer mamografide bir lezyon ortaya çıkarse, bu lezyonun yapısını anlamak için ultrasonografi önerilir.
Meme MR, meme kanseri tarama ve tanısında kullanılan yöntemlerden biridir. Mamografi ve ultrasonla net tanı konulamayan lezyonlarda ileri tetkik olarak meme MR tercih edilir.
Meme MR'ın, özellikle birinci derece akrabalarında meme kanseri olan, yüksek risk grubundaki tarama testi olarak kullandığını belirten Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Radyoloji Uzmanı Dr. Filiz Çelebi “Meme kanseri tanısı geçmiş, hastalığın yayılımı ve diğer memede de hastalık bulunduğunun araştırmasında da Meme MR'dan yararlanılır. Meme kanserinin tespitinde soruna duyarlıdır. Ancak gereksiz kullanılmamalı, hastada nedensiz yere başka türlü yaratılmamalıdır ”dedi.