Memur-sen 5. Olağan Genel Kurulu

Memur-Sen Konfederasyonu 5. Olağan Genel Kurulu, Ankara Büyük Anadolu Otel’de başladı.Memur-Sen 5. Olağan Genel Kurulu,...

Memur-Sen Konfederasyonu 5. Olağan Genel Kurulu, Ankara Büyük Anadolu Otel’de başladı.Memur-Sen 5. Olağan Genel Kurulu, Büyük Anadolu Otel’de Başladı. Genel kurula Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanı sıra Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Memur-Sen Onursal Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Adayı Ahmet Gündoğdu’da ile Memur-Sen’e bağlı sendikaların başkanları ve çok sayıda üye katıldı. Divanın oluşturulmasıyla başlayan genel kurulun açılış konuşmasını Memur-Sen Genel Başkan Vekili Günay Kaya yaptı. Memur-Sen ailesi olarak birlik, beraberlik ve kardeşlik lobisinin merkezinde yer aldıklarını belirten Kaya, çözüm sürecinde bedenlerini taşın altına koyduklarını, çözüm süreci ve yeni anayasanın hayati önemde olduğunu anlattı. Çalışma hayatındaki sorunlar ve kamu görevlilerinin haklarıyla ilgili Memur-Sen’in iki temel talebinin olduğunu ifade eden Kaya, "Biri eşit istihdam, diğeri eşit ücret meselesidir. Çalışma hayatında eşit istihdamı yakalamadan kamu personel sistemimizi verimli kılmamız, 3 milyon çalışanımızı motive etmemiz mümkün değil” şeklinde konuştu.“TÜRKİYE ‘YENİ TÜRKİYE’ SLOGANIYLA YENİ BİR DÖNEME DOĞRU YOL ALMAYA ÇALIŞIYOR”Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı ve Memur-Sen Genel Başkan Adayı Ali Yalçın, Türkiye’nin hem devlet hem de millet olarak sivil siyasetin ve sivil toplumun neredeyse bir asra yakın süre vesayet altına alındığını belirterek, bu sürecin ortak akılla, milli iradenin gücüyle geride bırakıldığını ifade etti. 2000’den sonra millet ve onun seçtiği iradenin iş birliğiyle gerçekleştirilen sessiz devrimlerle sivilleşmenin, sivil siyasetin ve nihayetinde sivil toplum örgütlenmesinin önünün açıldığını söyleyen Yalçın, “Eşit şartlarda yarışın başlamasıyla zor zamanlarda çıkılan yolculuk 1’lerden 111’e oldu, 111’den bin 111’e ve bugün 1 milyon 111’e yürümektedir. Memur-Sen ailesi olarak bugün yeni bir dönemin başlangıcındayız. Türkiye ise ‘yeni Türkiye’ sloganıyla yeni bir döneme doğru yol almaya çalıyor. Millete ve medeniyete dair beklentilerin arttığı bu yeni dönemde sivil siyaset ve sivil toplum; sorunlar üzerinde hesaplaşmayı değil, çözümler üzerinde uzlaşmayı önemsiyor” dedi.Birlikte hareket ederek bütün zorlukların üstesinden gelinebileceğini belirten Yalçın, kol kola girip, birlikteliği muhafaza ederek ‘vesayet düzenine ve küresel şebekelerin operasyonlarına yenik Türkiye’ hayali kuranların hayallerinin kursağında kalacağını söyledi.“ÖRGÜTLENMENİN TEKEMMÜL ETMESİNİ SAĞLAYACAK ‘GREV HAKKINI’ BU DÖNEMDE HAYATA GEÇİRELİM, SİYASET HAKKINI DA BİRLİKTE GETİRELİM”“Birlikle yolculuk yaparsak Hira Dağı’nın meftunları Olimpos Dağı’nın meczuplarına galip gelecektir” diyen Yalçın, şunları kaydetti:“Bu ülkede hak ve özgürlükler hep baskılandı. Yıllarca kamu görevlilerine örgütlenme hakkı verilmedi. Sendikalı kamu görevlisi, devletin bekası için tehdit olarak görüldü. Kamu görevlilerinin toplu sözleşme hakkına sahip olması devlet açısından felaket, kamu maliyesi için en büyük afet olarak gösterildi. Kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkını birlikte getirdik. Bize dayatılan korkuları birlikte yendik. İki dönem toplu sözleşme görüşmesi yaptık. Devlet yok olmadı, kamu maliyesi de batmadı. Ancak, sendikal haklar sacayağının bir ayağı eksik kaldı. Gelin onu da bu dönem birlikte tamamlayalım. Örgütlenmenin tekemmül etmesini sağlayacak ‘grev hakkını’ bu dönemde hayata geçirelim, siyaset hakkını da birlikte getirelim.”“EĞİTİM VE KÜLTÜR ALANINDA ÖZE VE ÖZEL DEĞERLERİMİZE DÖNÜŞ OLMADIĞI MÜDDETÇE YAPTIĞIMIZ ŞEY SADECE BİR SERAP OLACAKTIR”Geride kalan dönemde her alanda çok önemli mesafeler kaydedildiğinin altını çizen Yalçın, halen asıl hedefe ulaşılamadığını, atılması gereken birçok adım olduğunu anlattı. Yalçın, yeni dönemde ‘yeni Türkiye’ hedefi için vazgeçilmez olan eğitim ve kültür konusunun yeni dönemin iki yol haritası olması gerektiğini bildirerek, “Eğitim ve kültür alanında öze ve özel değerlerimize dönüş olmadığı müddetçe yaptığımız şey sadece bir serap olacaktır. Büyük devlet olmak, büyük medeniyet olmak, büyük hedeflere sahip olmayı gerektirir. Güçlü devlet olmak, gücü, hakkı hâkim kılmak için kullanmayı gerektirir. Kamu personel sistemi güçlü olan devletler, kamu görevlilerinin haklarında asla kaygı duymadığı devletlerdir. Bu noktada güçlü Türkiye diyorsak, iş güvencesi noktasında tartışmaların olmadığı, kamu görevlilerinin iş güvencesini esnetme arayışlarının olmadığı bir fotoğrafı yakalamak zorundayız” ifadelerini kullandı.“ÇÖZÜM SÜRECİ YENİ ANAYASA’NIN ÖNSÜZÜDÜR”İş güvencesinin Memur-Sen’in kırmızı çizgisi olduğunu vurgulayan Yalçın, iş güvencesinin yeni Türkiye’nin de sınır çizgisi olduğunu söyleyerek, “Yeni Türkiye, büyük Türkiye’den söz açılmışken, bir hususun altını özellikle çizmek istiyorum. Türkiye büyüdükçe, milletimize ve devletimize yönelik operasyonların çapı da büyüyecektir. Gezi Parkı ile başladılar. 17-25 Aralık ile devam ettiler. 6-8 Ekim olaylarıyla bir kez daha operasyona kalkıştılar. Beyaz Türklerle, Beyaz Kürtlerin iş birliğinin sonuç getireceğini sandılar. Yanıldılar ve yenildiler. Boyun eğmekten haz duydukları küresel baronlara ve onların sadık tetikçilerine kendilerini ispata kalktılar, başaramadılar. Türkiye, eski alışkanlıkları geride bırakıyor. Kürtlerin, Alevilerin, Romanların kimliklerini reddeden gaddar devlet anlayışını çöpe atıyor. Siyasi bir proje olmayan, ‘milli ve yerli duruş’ olan çözüm sürecine Memur-Sen ailesi olarak destek veriyoruz. Çözüm süreci yeni anayasanın önsüzüdür. Yeni anayasa ise yeni Türkiye’nin önsözü ve yol haritasıdır. Yeni Türkiye ise, yeni dünya düzeninin, ‘Dünya 5’ten büyüktür iradesinin’ miladı olacaktır” diye konuştu.“YENİ DÖNEMİN EN ÖNEMLİ PAKETİ SOSYAL PAKET”Açıklanan paketlere değinen Yalçın, şöyle konuştu:“Demokratikleşme paketleri açıklandı, uygulandı. Ekonomik paketler, teşvik paketleri açıklandı. Tarımsal kalkınma için, kırsal kalkınma için, KOBİ’ler, kadınlar ve gençler için ayrı ayrı paketler açıklandı. Bunların tamamı bir kara tabloyu ortadan kaldırdı. Milli gelir arttı, enflasyon azaldı. Ancak bu paketlere bir yenisi daha eklenmeli. Yeni dönemin en önemli paketi ‘sosyal paket’. ‘Sosyal politika destek paketi’, ‘sosyal adaleti tesis paketi’ olmalıdır. Bu paket, kamu görevlilerini, emeklileri, asgari ücretlileri, taşeron işçileri kapsamalı, mali ve sosyal haklarında ilave artışlar ve yeni haklar getirmelidir. Bu paket, çalışanların vergi yükünü azaltmalı, çalışanları açlık ve yoksulluk sınırı arasından çıkartmalıdır. Bu teşvik paketlerini hayata geçirmenin en yakın zemini hiç şüphesiz toplu sözleşme masasıdır. Yeni Türkiye hedefinin ilk büyük organizasyonu, ilk paylaşım ve paydaşlık zemini, ağustosta gerçekleştireceğimiz 3. dönem toplu sözleşme sürecidir. Biz bu toplu sözleşmede, toplu sözleşme masasının, ’bütçe disiplini’ söylemiyle esaret altına alınmasını istemiyoruz. Bütçe disiplini ile adil paylaşım arasındaki dengenin gözetildiği bir toplu sözleşme arzusundayız. Toplu sözleşme, bütçeye yükü değil, aileleriyle birlikte 10 milyon insanı ilgilendiren yeni toplu sözleşme sürecinin imkanları konuşması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’nin geleceğine ve gelişmesine katkı sunmayı hayat felsefesi kabul eden bir konfederasyon olarak kavga zemininde rekabet değil, rekabet zemininde hizmet diyoruz. Güçlü ve demokratik bir ülke için güçlü sivil toplum diyoruz. Sosyal adalet, sosyal haklar ve özgürlükler diyoruz. Yüksek ahlak ve bilgi toplumu diyoruz. Umutlar istikbalde, istikbal köklerdedir diyoruz. Bütün insanlığın kurtuluşu olmayan bir kurtuluş bizim de kurtuluşumuz olamaz diyoruz. Güçlü Türkiye için güçlü Memur-Sen diyoruz.”Genel kurulun divan başkanlığını yapan Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ise, 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı Memur-Sen ve Hak-İş’in Konya’da birlikte kutlayacağını belirterek, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu kutlamalara davet etti.“BANA ÜST DÜZEY YAPILAN DAVETİNDE LİSTEDE KOYULAN YERİNDE SADECE ŞAHSIMA BİR TEVECCÜH DEĞİL, MEMUR-SEN’E GÖSTERİLEN BİR TEVECCÜH OLDUĞUNUN BİLİNCİNDEYİM”AK Parti Ankara Milletvekili Adayı ve Memur-Sen eski Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise, Memur-Sen’in her zaman daha ileriye gideceğini ifade ederek, 7 Haziran’dan sonra eşit yurttaşlığı sağlayan, ötekisi olmayan bir yeni anayasayla milletin devletini, ülkesini hep beraber inşa edeceklerini kaydetti. CHP’nin tanıtım filmine de değinen Gündoğdu, “Onların başörtüden anladığı şey, sadece tarlada çalışan kardeşimizi kapsıyor. Hala devlet dairesinde başörtüyü layık görmüyorlar” dedi.“Sivil toplumdan sivil siyasete yolculuk başladı” diyen Gündoğdu, “Ben davamın emrindeyim. Bana üst düzey yapılan davetinde listede koyulan yerinde sadece şahsıma bir teveccüh değil, Memur-Sen’e gösterilen bir teveccüh olduğunun bilincindeyim. Emek davamın emrinde olacağımı ifade ediyorum. Bu yeni bir hizmetin başlangıcıdır” değerlendirmesinde bulundu.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: