Memur-sen ‘büyük Türkiye’nin Önüne Geçmek İsteyenlere Tepki Gösteri

Gerçekleştirilen kolluk operasyonuyla zirve yapan Cemaat-AK Parti tartışmasının gün geçtikçe daha da derinleşmekte olduğunu ifade...

Gerçekleştirilen kolluk operasyonuyla zirve yapan Cemaat-AK Parti tartışmasının gün geçtikçe daha da derinleşmekte olduğunu ifade eden Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi Numan Şeker, kullanılan dilin 'Büyük Türkiye' idealine zarar verdiğini söyledi.Türkiye’nin şu anki içinde bulunduğu durumu ve ülke çapında yaşanan olumsuzlukları değerlendiren Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Bursa Şube Başkanı Numan Şeker, "Cemaat-AK Parti tartışması, gün geçtikçe daha da derinleşmektedir. Gelişmeler, Başbakan üzerinden Türkiye’yi hedef alan küresel operasyonu bütün çıplaklığıyla ortaya çıkarmıştır. Aynı süreçte, Türkiye’nin yakın ve uzak geleceğini kuşatmayı hedefleyen küresel operasyona bilerek destek verenler de eylem ve tutumlarıyla destek olduklarını göremeyenler de millet nezdinde netleşmeye başlamıştır” dedi."MEMUR-SEN KÜRESEL OPERASYONUN KARŞISINDADIR"Yaşanan olumsuzlukların ve bu doğrultuda kullanılan dilin “Büyük Türkiye” idealine zarar verdiğini, ülkesini seven ve korumayı kendine görev sayan Memur-Sen olarak gündemi kaygıyla takip ettiklerini belirten Şeker "Yaşanan tartışmalarda izlenen yol ve kullanılan yöntemler, milletin ortak iradesiyle son yıllarda elde ettiğimiz bütün kazanımları tehdit etmektedir. Memur-Sen, milletimizle birlikte bu küresel operasyona ve onun içerisindeki uzantılarına karşı, milletin birlikte ürettiği kazanımlara ve 'Büyük Türkiye' idealine sahip çıkmaya aynı azim ve kararlılıkla devam edecektir" diye konuştu."MİLLETİN İRADESİ BALTALANMAK İSTENİYOR"Çözüm sürecinde gelinen noktanın 'Büyük Türkiye' idealinde önemli bir adım olduğunu fakat bunun ince bir mühendislikle baltalandığını belirten Şeker, "Darbe dönemi yasa ve yasaklarının temizlenmesi ile yıkımlarının onarılması, eğitim ve çalışma hayatında kadına devlet eliyle şiddetin sembolü olan başörtüsü yasağının kaldırılması, 8 yıllık zorunlu kesintisiz eğitim dayatmasına son verilmesi, ötekileştirmeye son verilip kardeşlik ikliminin tesis edilmesi, devletin milletinden milletin devletine geçilmesi dahil saymakla bitmeyecek dönüşümler milletin ve millet iradesinin eseridir. Bu dönüşümler, küresel operasyonu planlayanların ve destekçilerinin gözünü korkutmakta, farkında olmadan destek verenlerce göz ardı edilmektedir" diye kaydetti."SİYASİ İKTİDAR YOLSUZLUĞA BULAŞANLARI AYIKLAMALI"AK Parti Hükümeti’nin icraatlarıyla darbe döneminin yağmasına son verdiğini, ekonomideki tekelleşmeyi, baronluk sistemini ve yoksulluğu bitirme çabalarıyla kamuoyu tarafından takdirle karşılandığını belirten Şeker "Büyüyen ve gelişen Türkiye, bölge ülkelerine ve dünya mazlumlarına verdiği destekle bölgesel lider ve küresel aktör olma yolundaki kritik eşiği aşmıştır. Korkularından, kaygılarından, kavgalarından ve kamplaşmalarından kurtulan Türkiye, küresel rekabetin kirli paydaşlarında kaygı ve korku üretmiştir. Yaşadıklarımız, bu kaygı ve korkuları gidermeyi hedefleyen küresel operasyona yön veren senaryonun farklı sahneleridir. Bugün gelinen nokta itibarıyla, gerçekten de “Büyük ve Lider Türkiye” idealini gerçekleştirmeye dönük icraatlarla bağdaşmayan yolsuzluk iddiaları toplum tarafından şaşkınlıkla izlenmektedir. Hükümetten beklentimiz; “3 Y ile mücadele” sloganıyla startını verdiği “Büyük Türkiye” yolculuğu adına, mensubiyetine ve mevkilerine bakmaksızın yolsuzluk iddialarına adı karışanların üzerine gitmesi ve kamuoyunu tatmin edecek bütün adımları içtenlikle atarak, adaletin yerini bulmasını sağlamasıdır. Siyasi iktidar, bu çerçevede varsa milletin malına kast etmiş ve yolsuzluğa bulaşmış olanları ayıklamalı, yolsuzlukla mücadele kavramına sığınarak milli irade üzerinde kalıcı vesayet kurma hesaplarının faillerini de bu vesileyle ortaya çıkarmalıdır" dedi."İRADE AÇIKLAMASI İÇİN GEREKİRSE PARTİ KURULMALIDIR"İçinde bulunulan sürecin sivil toplum kuruluşlarının, gönüllü teşekküllerin, cemaatlerin ve mensuplarının istediği partiyi destekleme ve parti kurarak siyasette var olabilmelerinin tabii hakları olduğunun herkese hatırlatılması gerektiğini dile getiren Şeker, "Şüphesiz millet iradesinin temsiline talip olmak bütün demokrasilerde meşrudur. Ancak, sivil örgütler, cemaatler ve mensupları da, bu yolu tercih etmeden milli iradeyi teslim almaya çalışmanın, demokratik hukuk devleti anlayışını benimseyen bütün sistemlerde gayri meşru olduğunu ve bunun ortak bir tavırla engelleneceğini unutmamalıdır. Son günlerde yaşananlar, İslami hizmetleri ve prestijli faaliyetleriyle milletin takdirini kazanan bir cemaatin, devletin gücünü ve imkânlarını diğer toplumsal kesimleri yok sayacak ve onları hak kaybına uğratacak biçimde kullanma teşebbüslerinin ve en azından buna dair kaygıların nedeni olarak algılanması sonucunu da doğurmuştur. Böylesi bir durum, hep birlikte hem büyük bedeller ödeyerek var ettiğimiz toplumsal barışı hem de bir asır sonra yeniden tesis ettiğimiz milli iradeyi tehdit edecektir. Bu yönüyle, tavır ve tutumları tartışılmaya başlanan cemaat kanadına düşen görev; kamuoyunda oluşan “milli irade üzerinde vesayet kurma çabaları suçlamasını” boşa çıkaracak söylem ve eylemlerle kamu vicdanını rahatlatmaktır. Aksi halde cemaatin 2010 referandumuna verdiği destek, kamuoyu tarafından millet iradesini tesis etme olarak değil, devlet idaresini zimmete geçirmenin stratejik hamlesi olarak görülecektir. Bu çerçevede, hizmetleri ve uluslararası düzeydeki prestijli faaliyetleriyle milletin takdirine mazhar olan cemaat; yabancısı olması gereken siyaset alanında bulunduğu algısı üreten eylem ve söylemlerden, mevcut siyasi iktidarı değersizleştirme ve Türkiye’yi yok etme odaklı küresel operasyona destek anlamına gelecek her türlü yaklaşımdan özenle kaçınmalıdır. Milletin ortak hedefi olan Büyük Türkiye idealinin hayata geçmesini hızlandıracak şekilde İslam’a hizmeti esas kabul eden asıl alanında millete hizmet etmeyi sürdürmelidir" diye konuştu."BÜYÜK VE GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN KUCAKLAŞMALIYIZ"Cemaat-AK Parti tartışmasını fırsat bilen ve bunu arkasına saklanan küresel operasyonun Türkiye’nin toplumsal bütünleşmesine zarar verdiğini ve kutuplaşmalara neden olduğunu sözlerine ekleyen Şeker "Unutulmamalıdır ki, bu ülkeyi kutuplara ve kamplara bölmek için harekete geçirilen potansiyel, milli iradeyi ve kardeşlik iklimini hâkim kılmak isteyen medeniyet değerlerine bağlı kitleler tarafından devre dışı bırakılacaktır. Mısır’da seçilmiş iktidara yapılan darbenin Türkiye’de de başarılacağını sanmak, milletine yıllardır hizmet eden Başbakanımız üzerinden ülkemize küresel operasyon yapmaya kalkışmak, gerçekleşmesi mümkün olmayan bir hayale kapılmaktır. Gün, “Büyük ve Güçlü Türkiye” ideali için yeniden kucaklaşma günüdür. Memur-Sen ailesi olarak, bu yolda bütün gücümüzle mücadele edeceğimizi kamuoyuna ilan ediyoruz. Tarih boyunca ferasetiyle hakkın ve hakikatin yanında yer almış olan milletimizin, kendisini ve ülkesini hedef alan küresel operasyonu bozguna uğratarak üzerine düşen görevi yine yerine getireceğine inanıyoruz" dedi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: