Memur-sen'den Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Açıklaması

Memur-Sen Manisa İl Temsilcisi Mehmet Emin Sofuoğlu, yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi yaptığı açıklamada, “Bir daha Süleyman Demirel gibi, Ahmet Necdet Sezer gibi halkın değerleriyle, inancıyla doğrudan barışık olmayanların asla bu ülkede cumhurbaşkanı olamayacağını biliyoruz , buna açıkça seviniyorum” dedi.10 Ağustos’ta gerçekleştirilecek olan cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Memur-Sen Manisa İl Temsilcisi Mehmet Emin Sofuoğlu, yeni cumhurbaşkanından beklentilerini dile getirdi. “Nasıl bir cumhurbaşkanı istiyoruz” başlığı altında konuşan Sofuoğlu, "Biz cumhurbaşkanının kim olduğuna bakmıyoruz, nerede durduğuna bakarız. Durduğu yer mazlumun yanı, milletin yanıysa yüzde yüz destek veririz ama milletten oy alayım düşüncesiyle hareket edip, toplum mühendislerinin, faiz lobisinin yanında yer alıp İsrail’i otorite kabul edecekse, bunu bu millet de biz de asla kabul etmeyiz. Diktatörlerin, darbecilerin değil, mazlumların yanında yer alacak bir cumhurbaşkanı istiyoruz. Her türlü vesayetle mücadeleyi sürdürecek bir cumhurbaşkanı istiyoruz. Her türlü vesayetle mücadeleyi sürdürecek, siyasi vizyonunun merkezinde demokratikleşme ve eşit vatandaşlık olacak. Ulusal ve küresel vesayetin deşifresinde yok edilmesinde cesur davranabilmeli, meydan okuyabilmeli. Hukukçuların, yargıçların ve kanunların üstünlüğünü değil, hukukun üstünlüğünü savunmalı. Demokratikleşme adımlarının hızlanmasına katkı yapmak açısından demokrasinin ekonomiyle bağlantısını kurup ve istikrarı sağlayabilmeli. Çözüm sürecini kararlılıkla devam ettirmeli, ülkenin ve milletin birliğine dair hassasiyeti koruyarak, ekonomik istikrarı aynı şekilde kadim medeniyetimizin değerlerinin yeniden inşasında liderlik yaparak, dünya mazlumlarına öncülük edebilmeli, insan onuru, insan onuruna yakışır iş ve ücret konusunda çaba sarf etmeli. Ar-Ge eksenli çalışmalara öncülük etmeli, kültür, gençlik, eğitim ve eğitim ahlakı konularında eğitim sistemi başta olmak üzere sivilleşmeyi destekleyip ve sivil toplum kuruluşlarıyla istişareli olmalı, toplumu kutuplaştırma ve ötekileştirme zemini yerine, bütünleştirme zemini üzerinde çalışmalı. Çoğulcu anlayışın toplumsal barışa garantör olmasını sağlayarak sivil anayasa talebinin hayata geçmesine öncülük etmeli. Yürütme, yargı ve yasamanın, çatışmadan uyum içinde çalışmasına öncülük etmeli. Kamu görevlilerinin talep ve beklentilerine cevap vererek din, mezhep, ideolojik ve kimlik esaslı anlayış yerine, insan hakları anlayışını esas almalı. Bölgesel ve küresel risklere karşı inisiyatif alabilmeli, dünya mazlumlarının sözcüsü olacak vizyonda olmalı" dedi.“AÇIKÇA SEVİNİYORUM”Geçmişteki bazı cumhurbaşkanlarını eleştiren Sofuoğlu, "Elbette cumhurbaşkanlarımız 10-20 dil bilsin ama zulüm karşısında zalime ses çıkarma dilini bilsin yeter. Hangi dilde çıkarırsa çıkarsın. Yoksa bildiği dillerin çokluğu, Sisi’ye alkışa, Esed’e şakşakçılığa dönüyorsa Türkiye’de Ergenekoncuları ya da başka Balyoz plancıları gibi darbecileri alkışlayacak hale gelecekse dil bilmesinin anlamı yok. Lisan biliyor olsa bile haksızlık karşısında gerekli sesi çıkarmıyorsa, biz onu dilsiz ilan edeceğiz. Bir daha Süleyman Demirel gibi, Ahmet Necdet Sezer gibi halkın değerleriyle, inancıyla doğrudan barışık olmayanların asla bu ülkede cumhurbaşkanı olamayacağını biliyoruz, buna açıkça seviniyorum" diye konuştu.