ADIYAMAN (İHA) - Türkiye Kamu-Sen Genel Teşkilatlandırma Sekreteri ve Türk Haber-Sen Genel Başkanı İsmail Karadavut, 15 Ağustos 2006 tarihinde hükümetle oturacakları toplu görüşme masasında önceliklerinin memurların grev ve toplu sözleşme hakkını almak olduğunu açıkladı.
Teşkilatlanma çalışmaları için Adıyaman'a gelen Türkiye Kamu-Sen Genel Teşkilatlandırma Sekreteri ve Türk Haber Sen Genel Başkanı İsmail Karadavut, özelleştirme, hükümetin politikaları ve sendikal çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu. İsmail Karadavut, sendika olarak stratejik kurumların özelleştirilmemesi gerektiğini sürekli gündeme getirdiklerini, fakat kamuoyundan yeterince destek göremediklerinin altını çizerek, "Türkiye Kamu-Sen stratejik kurumların yabancıların eline geçmemesi ve satışının yapılmamasından yana tavır koydu. Telekom, TÜPRAŞ, Petkim gibi kurumların özelleşmemesi için büyük mücadele verdik. Ancak insanların yanlış bilgilendirilmesi nedeniyle kamuoyundan yeterli desteği göremedik. Türk Telekom gibi altın yumurtlayan bir kurum yok pahasına özelleştirildi. Türk Telekom, 2.5 yıllık karı karşılığında özeleştirildi, fakat alınan parayla ne yapıldı, ona bakmak lazım. Hiçbir yatırım yapılmadı. Hükümet IMF'ten almış olduğu borcun faizini ödedi. Kurumlar özelleştirilme adı altında ya yabancılaştırılmış ya da yok edilmişlerdir. Milletin verdiği vergilerle yapılan kurumlar yok olup gitmiştir. Şimdi yabancılar bu kurumları satın aldı. Geçen günlerde Türk Telekom'da 9 tane İngiliz ajanı dinleme yaparken yakalandı. Bunun yanında 13 ilimiz karanlığa gömüldü. İşte özel sektör zihniyeti budur. Özel sektör kar etmediği hiçbir yere hizmet etmez" dedi.
Hükümetin sendikalara verdiği sözü tutmadığını ve bu sözünü tutması gerektiğini ifade eden Karadavut, "Sendika olarak Türkiye'nin çoklu iktidardan kurtularak, tek partinin iktidar olmasını istiyorduk. AK Parti tek başına iktidara geldiği zaman, sendikalara ve sivil toplum örgütlerine çok güzel vaatlerde bulundu. İktidar sivil toplum örgütleriyle hareket edeceğini, çıkaracakları kanunlarda ve yapacakları eylemlerde görüşlerimizin alınacağını söyledi. Ancak 4. yılını dolduran bu iktidar, hiçbir icraatında sivil toplum örgütlerine danışmamış ve görüş almamıştır" şeklinde konuştu.
15 Ağustos 2006 tarihinde hükümetle yapılacak toplu görüşmelerde önceliğin memurun grev ve toplu sözleşme hakkını almak olduğunun bildiren Karadavut, "Hükümeti memurlara karşı samimi bulmuyoruz. Memurun hakkı verilmiyor. 15 Ağustos 2006 tarihinde hükümetle oturduğumuz masada Avrupa normlarına göre, grevli ve toplu sözleşmeli siyasete katılma hakkı isteyeceğiz ve bu birinci önceliğimiz olacak. Hükümet bu hakkımızı bize vereceğine dair önceden söz vermişti ve bu sözünü yerine getirmesini bekliyoruz" açıklamasında bulundu.
Gazetecilerin, Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın, "Kamuda 750 bin bankamatik memuru görev yapıyor" sözlerinin hatırlatılması üzerine Karadavut, "Devletin kurumlarının üzerinde siyasiler ellerini çekmediği sürece, kamu kurumlarının hantallığı devam eder. Hantallık bundan kaynaklanıyor. Birileri başka birileri tarafından korunuyor. Başbakanın söylediği 750 bin bankamatik memurunu yine siyasiler koruyor. Bankamatik memurlarının maaşını biz vermiyoruz. 750 bin bankamatik memuru varsa, bunu siz biliyorsanız ve yakalayıp hesabını sormuyorsanız, suçlu sizsiniz. Sendikalar bu kişileri savunmuyor ve onları desteklemiyor" değerlendirmesini yaptı.