Meral Akşener: Be hey cahiller, Atatürk'süz Çanakkale olur mu?

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "18 Mart Çanakkale Zaferi haftasında, Çanakkale hutbesini Atatürk'süz okuttunuz. Be hey cahiller, Atatürk’süz Çanakkale olur mu?" dedi.

Mustafa TURAPOĞLU/ANKARA, (DHA) - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "18 Mart Çanakkale Zaferi haftasında, Çanakkale hutbesini Atatürk'süz okuttunuz. Be hey cahiller, Atatürk’süz Çanakkale olur mu?" dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, partisinin genel merkez binasında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Meclis'te grubu bulunan siyasi partilerin liderleri gibi her salı günü konuşan Akşener, Türk Silahlı Kuvvetleri'nce (TSK) Afrin'deki terör örgütlerine yönelik sürdürülen 'Zeytin Dalı Harekatı'nda görevli askerleri kutlayıp, şehitlere rahmet ve gazilere şifa diledi. Konuşmasında AK Parti'ye yönelik eleştirilerde bulunan Akşener, şunları söyledi:
"Geçenlerde arkadaşlarla konuşuyorduk, 'Bu iktidarı hangi sembolle anlatalım' diye. 'AK FETÖ’cüler' mi desek, ne desek acaba? Bunlara isim çok. Sembollerden sembol beğeniyorduk ki sembol geldi, önümüze düştü. Alın size, Çiftlik Bank yolsuzluğu. AK Parti iktidarını daha iyi hiçbir şey anlatamaz. ‘Çiftlik Bankçı’ arkadaş, AK Parti yöneticileri ne diyorsa onu demiş, ne vadediyorsa onu vadetmiş. Geçtiğimiz yıllarda bunlara inanan gariban vatandaşım, ‘Çiftlik Bankçı’ya da inanmış. Adam paraları alıp, götürmüş, yurt dışında sefahat içinde yaşıyor. Benim gariban vatandaşım da burada kaptırdığı paranın peşinde çalacak kapı bulamıyor. Bu Çiftlik Bank olayını yazın bir yere. Bundan böyle AK Parti iktidarı bununla anılacak. Bu ülkeyi çiftlik, kendini de çobanı sananlardan artık uzak durun. Bu ülke hırsızın, yolsuzun, arsızın tacizcinin, katilin, kol gezdiği bir ülke olamaz. Ülkemiz iyiliğin, nezaketin, yardımseverliğin, komşuluğun değerleriyle kimliklenmiş bir ülkedir. Ona, buna parmak sallayanların yönettiği bir ülke olmaktan derhal kurtulmalıyız."
'İZİN VERİLEMEZ, VERMEYECEĞİZ'
Ülkeyi yönetenlerin 'fetih'ten söz ettiğini dile getiren Meral Akşener, şöyle devam etti:
"Madde bir, fetih sizi aşar birader; az yutkun da konuş. Madde iki, tarihi mazlumları korumak, barışı tesis etmekle dolu olan ordumuz, senin Yeniçeri Ocağı'n değil. Madde üç, fetih mi? Türkiye'yi ileri taşıyamayacağın belli olunca yüzlerce yıl geriye düşüyorsun. Buna asla müsaade etmeyeceğiz. Madde dört, Peygamber ocağı, ana kucağı olan ordumuzu FETÖ'nün elinde hırpaladığın yetmezmiş gibi şimdi de oy devşirme aracı yapmana izin verilemez, vermeyeceğiz. 1 hafta önce hakim ve savcılara talimat kitapçığı göndererek, yargı bağımsızlığını yok saydınız. Şimdi de 28 Şubat brifinglerinin de ilerisinde sarayda hakim, savcı atamaları yapıyorsunuz. Cumhurbaşkanı'nın hakim ve savcıları olmaz, olamaz."
'İSTİKLAL MARŞI' TEPKİSİ: HADDİNİ BİLECEKSİN
Türkiye'de her gün yeni krizle uyandıldığını savunan Akşener, "18 Mart Çanakkale zaferi haftasında, Çanakkale Hutbesini Atatürk'süz okuttunuz. Be hey cahiller, Atatürk'süz Çanakkale olur mu? Çanakkale de Atatürk de sizin sığ stratejilerinize sığmayacak kadar büyüktür. Tarih dizilerden mi öğrenilir? Dizi oyuncusuna tarihi kahraman muamelesi gösterenler, bu güzel vatanın şanlı tarihini de dizilerden öğreniyor. Tarih öğreneceksen bizim dünya çapında tarihçilerimiz var. Onlardan oku. İlber hocadan oku. İlber hocamıza ödül verdin, iyi ettin, güzel ettin de bir tek kitabının sayfasını karıştırdın mı sen? Yok. Peki, sen ne yaptın? İstiklal Marşı'nı yeniden besteletmeye kalkıyorsun. Orada duracaksın. Haddini bileceksin, orada duracaksın. Bu millet, değil İstiklal Marşı'nın tek notasına dokunmak, aklından bile geçirenlere haddini bildirir, verir dersini eline, evine gönderir" diye konuştu.
'ÇATLAKLAR DAHA ŞİMDİDEN BAŞLADI'
AK Parti ile MHP'nin 'seçim ittifakı'na ilişkin de açıklamalarda bulunan Meral Akşener, "İktidar partisi, MHP ile ittifak yaptı; yapsın. Yaptı da çatlaklar daha şimdiden başladı. Milletin gönlündeki yerlerini kaybedenler, şimdi neden medet umacaklarını bilemez durumdalar. Bu telaş, onları kurtaramayacak. Millet, tek ittifak makamıdır. Biz bunu bilir, bunu söyler, bunun da gereğini yaparız. Bizim işimiz; millete huzur vermek, ülkeyi kendi çıkarları için kamplara ayıranlara karşı birlik ve beraberlik ruhunu yeniden diriltmektir" dedi.

Reklam
Reklam

​FOTOĞRAFLI