Almanya Başbakanı Merkel, seçim kampanyası çerçevesinde Münih Trudering'deki bir bira çadırında konuşma yaptı. G7 Zirvesi'nde yaşadığı hayal kırıklığını ifade eden Merkel, "Başkalarına tümüyle güvenebileceğimiz zamanlar bir parça geride kaldı. Son günlerde bunu deneyimledim" dedi.
Başbakan Merkel "Biz Avrupalılar kendi kaderimizi gerçekten elimize almalıyız" diye konuştu.
Merkel'in hem Donald Trump liderliğindeki Amerikan hükümetine hem de Avrupa Birliği'nden çıkmaya hazırlanan İngiltere'ye istinaden bu açıklamayı yaptığı belirtiliyor.
Hem ABD hem İngiltere ile dostluğun sürmesi gerektiğini vurgulayan Merkel, "Ama bilmek zorundayız ki kendi kaderimiz için kendimiz mücadele etmek zorundayız" şeklinde konuştu.
Merkel aynı zamanda, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron liderliğindeki yeni yönetimle iyi ilişkilere verdiği önemi vurguladı.
G7 ZİRVESİ'NDE ABD İLE ORTAK BİR ÇİZGİYE VARILAMADI
Dünyanın önde gelen yedi sanayi ülkesinin (ABD, Kanada, Japonya, Almanya, Fransa, İtalya ve Birleşik Krallık) devlet ve hükümet başkanlarını bir araya getiren G7 Zirvesi İtalya'nın Sicilya adasındaki Taormina kentinde önceki gün sona ermişti. Zirvede altı ülke iklim konusunda ABD ile ortak bir çizgiye varamadı.
ABD Başkanı Donald Trump'ın ülkesinin iklim sözleşmesinden çıkıp çıkmayacağı konusunda bir karar vermesi bekleniyor. Trump dün Twitter hesabından Paris İklim Sözleşmesi ile ilgili kararını gelecek hafta vereceğini açıkladı. İnternet dergisi Axios'ta çıkan haberde ise çıkma kararını çoktan kararını verdiği ileri sürüldü.
'ABD, PARİS SÖZLEŞMESİ KONUSUNDA GÖZDEN GEÇİRME SÜRECİNDE'
G7 Zirvesi sonrası Merkel "ABD'nin Paris sözleşmesinde kalıp kalmayacağına dair şimdiye kadar herhangi bir işaret yok" demiş Macron ise iyimser bir tablo çizerek Trump'ın sözleşmeye bağlılığı sürdüreceğine dair 'ümitli olduğunu' söylemişti.
G7 Zirvesi'nin sonuç bildirgesinde ise "Amerika Birleşik Devletleri iklim değişikliği ve Paris İklim Sözleşmesi konusundaki siyasi tutumunu gözden geçirme sürecinde bulunmaktadır" ifadelerine yer verilmişti.
Zirveye katılan 6 ülke, Avrupa Birliği Komisyonu ve Avrupa Konseyi ise sözleşmeye bağlılıklarını bir kez daha taahhüt etmişti. (Deutsche Welle)