Merkez Bankası'ndan "kredibilite" uyarısı

ANKARA(ANKA)-Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Mayıs 2007 itibariyle Merkez Bankası'nın ciddi bir kredibilite açığı ile karşı karşıya olduğunu söyledi. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet de, Asya krizini anımsatarak, küresel finansın dayanıklı bir temel üzerine inşa edildiğini ancak risklere karşı temkinli davranılması gerektiğini belirtti.

Merkez Bankası'nın 75'inci kuruluş yıl dönümü etkinlikleri kapsamında düzenlenen "Yeni Global Görünümün Çizilmesi: Gelişmekte Olan Piyasaların Dünya Ekonomisi Üzerindeki Büyüyen Etkisi" başlıklı konferansa Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet konuşmacı olarak katıldı. Konferansa merkez bankası başkanları ve üst düzey yetkilileri, yabancı misyon temsilcileri de katıldı. Konferansın açılış konuşmasını yapan Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Merkez Bankası'nın kuruluşundan bugüne kadar geçirdiği süreçle ilgili olarak ayrıntılı bilgi verdi ve bankanın Mayıs 2001 yılında tam bağımsız hale geldiğini söyledi. Yılmaz, Mayıs 2007 sonu itibariyle itibariyle Merkez Bankası'nın ciddi bir kredibilite açığıyla karşı karşıya olduğunu söyledi.

Reklam
Reklam

Enflasyon beklentilerinin güçlü reaksiyonla kontrol altına alındığını anlatan Yılmaz, "2006 yılındaki güçlü reaksiyonumuz beklentileri kontrol altına aldı. Enflasyon yüzde 75'lerden yüzde 7.7'lere indi. Birkaç ayda enflasyon düşecek. Enflasyon beklentileri orta vadedeki yüzde 4'lük hedefe doğru yaklaşmaya devam edeceğini tahmin ediyoruz. Daha iyi yerlerde olacağımızı tahmin ediyoruz" diye konuştu. Enflasyon beklentilerini belirleyen başka önemli faktörler de bulunduğunu anlatan Yılmaz, "Bu arada gelir politikası, mali politikalar, siyasi konular da var. Kısa vadeli faizler dışında iletişim becerilerinin de aynı zamanda hedefe dönük olarak beklentileri yönlendirmek bakımından kritik araçlar" diye konuştu.

MERKEZ BANKASI BAĞIMSIZDIR

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Merkez Bankası'nın Türkiye'de iyi yönetişim ve kurumsallaşma açısında yapısal dönüşümün köşe taşlarından biri olduğunu söyledi. Yılmaz, "Merkez Bankası, bağımsız, şeffaf ve hesap verebilir statüsü ile ana görevi fiyat istikrarı ile kurumsal verimliliği arttırmaya yönelik politikalara odaklanıyor. Beklentileri karşılamayı hedefliyor. Kredibilitesi yüksek. Bağımsız olarak da çalışmaya devam edecek" diye konuştu.

Reklam
Reklam

TRICHET'TEN RİSK UYARISI

Avrupa Merkez Bankası Başkanı Trichet, gelişmekte olan piyasaların dünya ekonomisi üzerindeki etkilerini değerlendirdi. Dünya ekonomisinin ciddi bir değişim sürecinden geçtiğini anlatan Trichet, "Gelişmekte olan dönemin yükünü nasıl çekeceğiz. Etkisi ne olacak henüz bilmiyoruz. Gelişmekte olan ülkeler önemli. Merkez Bankaları yabancı yatırımcılara yatırım imkanı sağladı. Latin Amerika, Ortadoğu, Afrika sadece birkaç ülke. Türkiye de gelişmekte olan ülkeler arasında en önemli olanlardan biri" diye konuştu.

100 MİLYAR DOLARLIK SERMAYE

Türkiye'ye 2002 yılından bu yana 100 milyar dolarlık yabancı sermaye girişi olduğunu kaydeden Trichet, "Gelişmekte olan piyasaların önemi gittikçe artıyor. Dünya nüfusunun yarısı bu ülkelerde. Bu ekonomilerin büyük kısmında şehirleşme söz konusu. Dünyadaki 10 büyük şehirden 7'si gelişmekte olan ülkelerde. Dünya GSMH'sinin yüzde 40'ını alıyorlar. Son 5 yılda yüzde 7 büyüme sağlandı. Türkiye'de benzer durumda" değerlendirmesini yaptı. Asya ülkelerinde büyüme oranının yüzde 8'e ulaştığına dikkat çeken Trichet, "Geçen yıl büyümenin yarıdan fazlası bu ülkelerde gerçekleşti. Gelişmekte olan ülkeler dünyası GSMH'sini yüzde 30 oranında arttırdı" dedi.

Reklam
Reklam

DÜNYA DEVİ 4 ŞİRKET

Avrupa Merkez Bankası Başkanı Trichet, dünya devi 20 şirketin 4'ünün, dünyadaki en zengin 20 kişiden 7'sinin de gelişmekte olan ülkelerde bulunduğunu anlattı. Çin'de 2005 yılında 300 binden fazla milyoner bulunduğunu kaydeden Trichet, "Tabii bu tablo gelir dağılımının göstergesi değil. Fakirlikle mücadele çok önemli. Gelişmekte olan ülkeler yarın bugünden daha fazla ağırlıklı olacak. Trendi şimdiden görmek mümkün" değerlendirmesini yaptı.

6 BÜYÜK EKONOMİ

Avrupa Merkez Bankası Başkanı Trichet, Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin'in dünya ekonomisindeki katkısının, 2025'te 6 büyük ekonominin sağladığı boyutun yarısından fazlası olacağını söyledi. Ekonomideki gelişmelerin kültürel yansımasına da değinen Trichet, bu konuda şöyle konuştu:
"Hindistan 2005'te 900 film yapmış. Bu oran AB'de 800, ABD'de 700.Türkiye 27 filmle ilk 20 sıralamasına girdi. Türkiye'de 16 milyon internet kullanıcısı var. Japonya'da 310 milyon, Amerika'da 300 milyon, Çin, Hindistan'da 180 milyon. Gelişmekte olan ülkelerin ekonomideki ağırlıkları arttıkça, kültürel değişimde beraberinde geliyor."

Reklam
Reklam

AB ENFLASYONU 2 PUAN DÜŞTÜ

Küresel ekonomideki gelişmelerle birlikte, düşük maliyetli işçilerin sürece katıldığını anlatan Trichet, şöyle devam etti:

"Bu da beraberinde imalatta düşüşü getirdi. Maaşlardaki düşüş konuşulmaya başladı. İşgücü 1.5'tan 3 milyona çıktı. Ürün fiyatları düşmeye başladı. Düşük maliyetli ithalat Avrupa'da enflasyonda yüzde 2 puanlık bir etki yarattı. Çin ve Hindistan'daki büyüme enerji fiyatlarının artmasına neden bu oldu. Bu kez yukarı doğru bir baskı unsuru oluştu. Gelişmekte olan ülkelerdeki hızlı büyüme ile dünya ekonomisinin GSMH'dan aldıkları pay petrol fiyatlarını arttırdı. IMF'nin tespitlerine göre, petrol dışı fiyatların etkileri küresel ekonomi üzerinde yüzde 0.35 puanlık düşüşe neden oldu."

IMF'NİN YAPISI DEĞİŞİYOR

Trichet, konuşmasının ardından soruları yanıtladı. IMF'nin iş yönetişim yapısının değişmeye başladığını belirten Trichet, ülke ekonomilerinin eş değer dağılımının sağlanması için çalışıldığını söyledi. Trichet, Avrupa Merkez Bankası'nın henüz 9 yaşında olduğu, Türkiye Merkez Bankası gibi 75'inci yılını kutlarken dünya ekonomisinin neye benzeyeceğini tahmin edemediğini kaydetti.

Reklam
Reklam

ASYA KRİZİ UNUTULMADI

Trichet, Çin'in dünya ekonomisi üzerindeki etkisinin sorulması üzerine de, "Gelişmeleri takip ediyoruz. Asya krizinden bu yana herkes birbirine bağlı olduğunu biliyor. Rehavete kapılma imkanı yok. Küresel finans dayanıklı olduğunu ortaya koydu. Bu temel üzerine inşa edildi. Ancak temkinli olmak lazım. Riskler olduğunu da bilelim" uyarısında bulundu. Trichet, Türkiye'nin AB sürecine ilişkin olarak da, "Türkiye ile AB arasında müzakereler sürüyor. Ben bu konuda taraf olamam. Süreç işliyor. Bazı başlıklar açıldı. Bizim T.C Merkez Bankası ile yakın ilişkimiz var. Bunu başka ülkelerdeyken de görmek mümkün" dedi.