Merkez'e bankacı desteği

Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Tolga Egemen, Merkez Bankasının cari açıkta büyüme çıkışını doğru bulduğunu söyledi.

Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Tolga Egemen, ''Merkez Bankasının aralık ayında hükümetin ekonomi kanadıyla çıkıp 'cari açıktaki büyümeyi kontrol altına almalıyız' çıkışı bence doğruydu'' dedi.

Egemen, EuroFinance'ın Garanti Bankası ana sponsorluğunda düzenlediği Türkiye'de Nakit, Mali İşler ve Risk Yönetimi 7. Yıllık Konferansı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin dünya içindeki yerinin giderek değiştiğini, ülkenin birçok avantajı bulunduğunu dile getirdi.

2001'in Türkiye'nin kaderinin değiştiği bir dönem olduğunu, 1990'lı yıllara göre Türkiye'nin dünyadaki yeri ve konumunun bugün çok farklı noktada bulunduğunu belirten Egemen, dünyanın bir borç krizinden geçtiğini, Türkiye'de ise borçluluk açısından devlet tarafında durumun çok iyi olduğunu, özel sektör ve tüketicilere bakıldığında da borçluluğun düşük olduğunu gördüklerini söyledi. Egemen, şunları kaydetti:

Reklam
Reklam

''Merkez Bankası ve hükümetin soğutma çabalarına rağmen Türkiye'de tüketici kredilerinin ne hızda gittiğini görüyoruz. Bankaların hala kredi verebileceği, kredi kullanmamış bir müşteri kesimi var. Yabancılar bize 'kredilerdeki büyümeyi nereden getireceksiniz?' diye soruyor. Birçok ülkede penetrasyon oranı yüzde 100'e ulaşmış durumda. Türkiye'de ise hala kredi kullanmamış müşterilere kredi verme imkanı var. Bu bir avantaj. Bu avantajı aşırı kullanırsak dezavantaja dönüşme riski de var.

Merkez Bankası önlemler almak üzere aralık ayında harekete geçti. Merkez Bankasının aralık ayında hükümetin ekonomi kanadıyla çıkıp 'cari açıktaki büyümeyi kontrol altına almalıyız' çıkışı bence doğruydu. Büyümenin çok hızlı olduğu dönemler sonrasında sıkıntılar yaşanabiliyor. Türkiye'de bankaların sağlığı çok yerinde. Bizde de kredilerdeki büyümeye dikkat etmemiz gerekiyor.''

CARİ AÇIK
Tolga Egemen, cari açığa değinirken de, ''Türkiye'nin cari açık sorununu çözümüne yönelik önlemler sonuç vermeye başlarsa, yatırım yapılabilir not seviyesine ulaşacak. Cari açığı artırması endişesiyle sıcak para gelmesin diye önlemler alıyoruz. Fakat unutmamalıyız ki yatırım yapılabilir not seviyesine ulaşınca sıcak para daha hızlı gelecek. O nedenle dikkati ve kontrolü elden bırakmamalıyız'' dedi.

Reklam
Reklam

Finans merkezi olma konusunda aracılık maliyetleri ve verginin çok önemli olduğunu vurgulayan Egemen, ''Merkez olacaksak bunu yapmamız lazım. Merkez olmamız şart da değil. Finans merkezi olmadan da güçlü olabiliriz. Nitekim o yolda ilerliyoruz'' şeklinde konuştu.

Garanti Bankası olarak DNA'larında nakit yönetimi olduğunu ifade eden Egemen, Türk bankacılığının dünyada internet şubesi, kredi kartları ve nakit yönetimi gibi birçok konuda iyi seviyede bulunduğunu, Türk bankacılığının nakit yönetiminde dünyada en ileri bankalardan biri olduğunu, Türkiye'de son 2 yıldır Euromoney'in anketinde Garanti'nin nakit yönetiminde en iyi banka seçildiğini, şirketlerden aldıkları güçle bu konuda daha ileriye de gitmek istediklerini söyledi.

Egemen, konuşmasını tamamlarken, ABD'nin reytinginin, görünümünün değiştiğini hatırlatarak, ''İnşallah çok ciddi bir sorun yaşamayız. Sağlıklı ve sürdürülebilir bir büyümeyi Türkiye'de hayata geçiririz'' dedi.

''İYİ CARİ AÇIK DİYE BİR ŞEY VAR''
Yapı ve Kredi Bankası Başekonomisti Dr. Cevdet Akçay da hükümet ve Merkez Bankası'nın son devreye koyduğu önlem paketinin ''enteresan'' olduğunu ifade ederek, ''Bu kararlar aralıkta devreye sokuldu. Ancak Merkez Bankası ile bankacılık sektörünün koordinasyonu eksik kaldı. Bankacılık sektörünün de kendi içinde koordinasyonu eksik kaldı. 2011 bence Türkiye için çok önemli. Bu yıl enflasyon ve faizin nerede duracağı önümüzdeki 10 yıl çok belirleyici olacak. Merkez Bankası politikasının doğru anlaşılmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum'' diye konuştu.

Reklam
Reklam

Akçay, bazı ülkelerin cari açıkla büyümek zorunda olduğunu belirterek, ''İyi cari açık diye bir şey var. Cari açık bir anlamda sizin aldığınız kredidir. Türkiye cari açık problemini çözebilecek mi? Eğer Türkiye'nin demografisi yaşlanacaksa ve zenginlik artacaksa cari açığınız problem olmaktan çıkacaktır'' dedi.

Önümüzdeki 20-30 yıl içinde ülkelerin sıralamasında finansal sistemin ne kadar sağlıklı, iç piyasanın ne kadar kuvvetli, borç dinamiklerinin ne kadar sağlam ve etrafında ne kadar harcanmamış fırsatlar bulunduğunun önem taşıdığını kaydeden Akçay, söz konusu 4 konu ile ilgili Türkiye'nin enteresan fırsatları olduğunu, şu anda 2008 Türkiye'sinden çok farklı bir Türkiye bulunduğunu, 2003'den sonra Türkiye'de orta sınıfın çıkmaya başladığını anlattı.