Bu akşam Fransa Ginesi'nden fırlatılacak olan BepiColombo, ESA ve Jaxa'nın 1,6 milyar euroluk bir proje. BepiColombo içinde ikiye ayrılabilen bir modülü taşıyacak. ESA'nın ürettiği Merkür Transfer Modülü, BepiColombo'dan ayrıldıktan sonra modülün Güneş kalkanı olarak işlev görecek kısmı serbest bırakılacak.
Ardından Magnetospehric Orbiter adlı ikinci modül Güneş kalkanının korumasında serbest kalacak. Uzay aracının bu parçası Japon Uzay Ajansı Jaxa tarafından üretildi. Güneş'ten 58 milyon kilometre uzaklıkta bulunan Merkür bugüne kadar en az araştırılabilen Güneş Sistemi gezegeni.
Projede yer alan bilim insanları, "Merkür'e ulaşmak aslında zor değil. Fırlatılacak olan bir uzay aracı birkaç ay içerisinde gezegene ulaşabilir. Ancak Merkür'ün çok küçük olması nedeniyle o hızdaki bir aracın gezegenin yörüngesine girmesi mümkün olmaz ve uzay aracı Merkür'ü pas geçerek Güneş'e doğru ilerler ve yok olur" diyor.
ESA ve Jaxa'nın bu sorunu aşmak için geliştirdiği yöntem, Merkür'e yavaş yavaş ve Güneş etrafında dönüşler yaparak ilerlemesi. BepiColombo, Dünya ile Venüs'e teğet geçerek Merkür'e doğru ilerleyecek.
BepiColombo'nun ayrıca Güneş Sistemi'nin oluşumuna dair de henüz cevaplanamayan bazı sorulara yanıt bulması ümit ediliyor. Projenin direktörlerinden bilim insanı Joe Zender, "Eğer yaşadığımız gezegeni, Dünya'da hayatın nasıl başladığını ve başka gezegenlerde hayat olup olamayacağını anlamak istiyorsak önce kendi Güneş Sistemi'mizin sırlarını çözmemiz gerekiyor" diyor.
Zender, Güneş Sistemi'nin ortaya çıkışına dair teorilerde Merkür'ün hep sorun yaratan, teorinin mantığına uymayan bir yanı olduğunu ifade ediyor ve BepiColombo'nun bu gizemi çözmeye çalışacağını söylüyor.
Hâlâ çözülememiş olan en büyük gizemlerden birisi Merkür'ün kütle yoğunluğunun neden bu kadar yüksek olduğu. Gezegenin çekirdeğinin de eriyik maddelerden oluştuğu sanılıyor.
Diğer yıldız sistemlerinde yıldıza en yakın gezegenler incelendiğinde Merkür'den çok daha soğuk oldukları tespit edilmişti. Uzay aracının 2025'te Merkür'ün yörüngesine girmesi hedefleniyor. 2026'da ise modüllerin uzay aracından ayrılması ve incelemelere başlaması amaçlanıyor.
ABD Uzay ve Havacılık Araştırmaları Dairesi NASA, 1973'te Merkür'e Mariner 10 adlı uzay aracını göndermişti.
2004'te yine NASA'nın başlattığı görev Merkür için düzenlenen son araştırma çabasıydı. Bundan önceki Merkür görevleri, gezegenin manyetik alanı olduğunu ortaya koymuştu.
ESA ile Jaxa'nın uzay aracı da adını Mariner 10 uzay aracının rotasını hesaplayan astronom Giuseppe 'Bepi' Colombo'dan alıyor.
BepiColombo görevinde yer alan isimlerden birisi de Leicester Üniversitesi'nden Suzanne Imber. Imber, görevin en zorlu sınavını yüksek ısıya karşı vereceğini söylüyor.
Imber gezegenin Güneş'i gören kısmında sıcaklığın 450 dereceye kadar yükseldiğini ancak Güneş görmeyen kısımda dahi ısının 180 dereceleri bulduğunu aktarıyor.
Imber, "Araştırma modüllerimiz Merkür'ün yörüngesindeyken her 10 dakikada bir Güneş gören taraftan güneş görmeyen tarafa geçecek. Modülün içerisindeki cihazların ise oda sıcaklığında tutulması gerekiyor" diyor.
Jaxa'nın geliştirdiği modül birisi tamamen yanmaması için sürekli kendi ekseninde dönecek şekilde tasarlanmış. ESA'nın modülü ise özel bir izolasyon maddesiyle birkaç kat kaplandı.