Mersin Valisi Özdemir Çakacak, günümüzde iş sağlığı ve güvenliği konusunun, tüm tarafların ortak çabası ile çağdaş nitelikte önleyici ve koruyucu hizmetlerin esas alındığı bir sistem yaklaşımı olarak ele alındığını belirterek, "Avrupa Birliği Uyum Yasaları kapsamında Avrupa Birliği ve Uluslararası Çalışma Örgütü normlarına göre hazırlanan İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu iş hayatında önemli bir boşluğu doldurmaktadır" dedi.Mersin 1. Ulusal Çalışan Sağlığı ve Güvenliği Sempozyumu başladı. Mersin Sanayi Sitesi, Tabip Odası, İl Halk Sağlığı Müdürlüğü ve Mersin Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirilen sempozyuma, Halk Sağlığı Kurumu Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı ve daire başkanları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkilileri, Halk Sağlığı Müdürlüğü, kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, akademisyenler ve meslek odaları temsilcileri katıldı.Mersin Valisi Özdemir Çakacak, sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, sağlıklı ve güvenli ortamda çalışma hakkının en temel insan haklarından biri olduğunu belirterek, iş sağlığı ve güvenliğinde temel amacın çalışanların sağlığına zarar verebilecek etkenlerin önceden belirlenerek, gereken önlemlerin alınması, iş kazası geçirmeden, meslek hastalıklarına yakalanmadan, rahat ve güvenli bir ortamda çalışmalarının sağlanması, çalışanların ruhsal ve bedensel sağlıklarının korunması olduğuna söyledi.Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) rakamlarına göre dünyada 1,2 milyarı kadın olmak üzere yaklaşık 3 milyar civarında işgücü bulunduğunu ve dünyada her yıl yaklaşık 360 bin iş kazası gerçekleştiğini, 1 milyon 950 bin kişinin ise meslek hastalıklarından dolayı hayatını kaybettiğini ifade eden Çakacak; "Dünyada çalışma barışını, çalışanların iş ve sosyal hayatlarını, ülke ve bölge ekonomilerini olumsuz yönde etkileyen iş kazaları ve meslek hastalıkları, iş sağlığı ve güvenliği disiplinine küresel bir farkındalık kazandırmıştır. Günümüzde iş sağlığı ve güvenliği konusu, tüm tarafların ortak çabası ile çağdaş nitelikte önleyici ve koruyucu hizmetlerin esas alındığı bir sistem yaklaşımı olarak ele alınmaktadır. Ülkemiz, gelişmekte olan ekonomisi ile dünyada yabancı yatırımcıların dikkatini çekmekte, sanayicilerimiz ve iş insanlarımız dünyanın tüm ülkeleri ile rekabet içerisinde ürettikleri malları tüm dünyaya pazarlamaktadır. İşverenlerin uluslararası pazarda rekabet gücünün artmasında çalışanların sağlığı ve güvenliğinin payı oldukça önemlidir. Uluslararası rekabet gücünün artmasında ise sadece üretilen malların kalitesi ve fiyatlarının uygun olması yeterli değildir. Artık çağdaş dünyada bu ürünlerin hangi şartlarda üretildiğinin, üretilirken iş sağlığı ve güvenliğine ne kadar uyulduğunun da son derece önemli bir etkisi vardır. Özellikle Avrupa Birliği ile çalışan işletmelerimiz, ürünün kalitesi kadar iş sağlığı ve güvenliğine de dikkat etmek durumundadırlar. Bu anlamda Avrupa Birliği Uyum Yasaları kapsamında Avrupa Birliği ve Uluslararası Çalışma Örgütü normlarına göre hazırlanan İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu iş hayatında önemli bir boşluğu doldurmaktadır. Bu kanun ile kazalar ve sistem bozukluklarının incelendiği, olay sonrası inceleme ve işin yeniden düzenlenmesinin söz konusu olduğu eski ve geleneksel yöntemler yerine, güvenlik yönetim sisteminin incelendiği, risk değerlendirme ve güvenlik kültürüne odaklanılan, olay gerçekleşmeden çalışanların, üretim ve işletmenin güvenliğinin dikkate alındığı çağdaş bir yaklaşım benimsenmektedir” diye konuştu.Çalışan sağlığı ve güvenliği alanındaki faaliyetlerine 2011 yılında başlayan Mersin Halk Sağlığı Müdürlüğü’nün Türkiye’de ilk olarak kamu adına iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini başlatarak çok sayıda işletmeye sunduğunu kaydeden Çakacak, ülke genelinde en fazla yetkilendirilmiş toplum sağlığı merkezi açtığını, bunların yanında ülke çapında örnek teşkil eden bir çalışma yürüterek Mersin Sanayi Sitesi ile imzalanan protokol çerçevesinde çok küçük ve küçük ölçekli işletmelere iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri sunduğunu da belirtti.AŞUT; "İNSANIMIZ, EN DEĞERLİ SERMAYEMİZ"Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şerafettin Aşut ise tehlikeler, kazalar, riskler ve güvenlik kültürünün aslında sadece iş dünyası ile sınırlı bir konu olmadığını belirterek, "Bunlar hayatın ne yazık ki bir parçasıdır. Ancak, önemli olan bu tehlikelerden kaynaklanan riskleri belirlemek; buna uygun tedbir ve önlemleri alarak kişisel maruziyetleri sınırlandırmak amacıyla etkin bir eğitim programı oluşturmak gerekmektedir. İşin merkezi her şeyde olduğu gibi bilinçtir ve bu bilinci yaratacak olan şey eğitimdir. Hem işverenlerin hem de çalışanların eğitiminin eş güdümlü şekilde yapılması işin kalbidir" ifadelerini kullandı.Aynı zamanda bir iş veren olarak iş yerindeki en değerli şeyin insan kaynağı olduğunu vurgulayan Aşut, şöyle devam etti; "Bundan dolayı en değerli varlığımızı korumak birincil derecede önemlidir. Elbette olaya iş dünyası ve çalışma yaşamı açısından baktığımızda; İş kazaları, önlemler ve çalışan sağlığı daha da önemli hale geliyor. Çalışanlarımızın iş sağlığını ve güvenliğini korumak, gereken önlemleri almak, bilgilendirme ve eğitimleri düzenlemek işveren adına yasal bir yükümlülüktür. Ancak bu konu, Türkiye gibi özellikle sanayileşme oranı hızla artan, hızla gelişen ve büyüyen ekonomiler için yükümlülüklerin de ötesinde, sürdürülebilir, kaliteli bir ekonominin gereğidir. Yani, bu sadece bir yasal zorunluluk adına değil, iş dünyasının, ekonominin, kalitesi, verimliliği ve sürdürülebilirliği adına gönülden ve bu bilinçle yapılması gereken bir şeydir."Açılış konuşmalarının ardından birinci oturuma geçilen sempozyumun iki gün süreceği bildirildi. Sempozyumun açılışında Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Güldağ, İl Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, Mersin Tabip Odası Yönetim Kurulu adına Prof. Dr. Gülden Ersöz, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Yetkilendirme Daire Başkanı Furkan Yıldız ve İş Teftiş kurulu Adana Grup Başkanı Veysel Gül birer konuşma yaptı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz