Mersin’de Dilenen Çocukların Büyük Çoğunluğu Suriyeli

Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekiplerinin, 18 Temmuz 2014 tarihinde Mersin Valiliği bünyesinde başlattığı sokakta çalıştırılan ve dilendirilen çocuklara yönelik uygulamalarında bugüne kadar 156 çocuğa ulaşıldı. Bu çocuklardan sadece 13’ü Mersinli çıkarken, geriye kalan 143 çocuğun ise Suriyeli olduğu tespit edildi.Akdeniz Belediyesi’nden yapılan yazılı açıklamaya göre, Akdeniz Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekiplerinin, 18 Temmuz 2014 tarihinde Mersin Valiliği bünyesinde başlatılan ve Akdeniz Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ve emniyet görevlileri ile birlikte, sokakta çalıştırılan ve dilendirilen çocuklara yönelik uygulamaları aralıksız devam ediyor. Uygulama yapan ekibe, yakın zamanda 1 psikolog ile 1 pedagogun da katılması planlanırken, uygulamalarda ise, ailelere herhangi bir maddi veya yasal yaptırım uygulanmıyor, ancak aileler sokağın taşıdığı risklere karşı uyarılıyor. Zabıta ekiplerinin operasyonlarında, sokaklarda dilendirilen veya çalıştırılanların büyük çoğunluğunun, Suriye’deki iç savaştan kaçıp Türkiye’ye sığınan aileler ve çocukları olduğu tespit edildi.Özellikle insan hareketliliğinin yoğun olduğu kent merkezi, cami önleri ve trafik ışıklarında uygulama yapan ekipler, buralarda su satmaya çalışan, araç camlarını silen, peçete satan, baskül ile tartı yapan veya dilenen çocukları alarak ailelerine teslim ediyor. Akdeniz Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’nden Arapça bilen bir zabıta memuru da uygulama esnasında, dilenen kadınlar ve çocuklarla konuşarak, dilenmelerinin yanlış olduğunu belirtiyor, ayni ve nakdi yardım için başvurabilecekleri kurum ve kuruluşlar hakkında bilgiler veriyor.SOKAKTA ÇALIŞAN VEYA DİLENEN 156 ÇOCUKTAN 143’Ü SURİYELİ ÇIKTIEkiplerin uygulaması sırasında, sokakta çalışan ve dilenen kişilerin büyük çoğunluğunun, Suriye’deki iç savaştan kaçarak Mersin’e sığınan insanlar olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Ekiplerin, 18 Temmuz’da başlayan ve halen devam eden uygulamaları sırasında, sokakta dilenen ve çalıştırılan 156 çocuğa ulaşıldı. Bu çocuklardan sadece 13’ü Mersinli çıkarken, geriye kalan 143 çocuğun ise Suriyeli olduğu tespit edildi.Görevliler, bu çocukları sokaktan alarak evlerini tespit ediyor ve ailelerine teslim ediyor. Evleri ziyaretlerinde, sokağın taşıdığı büyük risklere karşı Suriyeli aileleri de uyaran görevliler, çocukların dilenci, hırsızlık ve uyuşturucu çetelerinin veya organ mafyasının eline düşme tehlikesine dikkat çekiyor, çocuklara yönelik cinsel taciz riskine karşı uyarılarda da bulunarak, çocuklarını sokakta çalıştırmamaları, dilendirmemeleri, sahip çıkmaları yönünde Suriyeli ailelere telkinlerde bulunuyor. Görevliler, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın, başvuran ailelere ayni ve nakdi yardım yaptığını belirterek, vakfa davet ediyor. Vakıf, ülkelerine dönmek isteyen Suriyeli ailelere bilet de temin ediyor. Sokakta çalıştırılan veya dilendirilen çocuklara yönelik başlayan uygulamanın belli bir bitiş tarihi yok. Sorun tamamen veya çok büyük ölçüde çözülünceye dek uygulama devam edecek.“KALICI ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ”Akdeniz Belediyesi Eş Başkanı Mehmet Fazıl Türk, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Türkiye’ye yerleşen Suriyeli mülteciler sorununun büyük bir sosyal soruna dönüştüğüne dikkat çekti, devlet ve hükümet yetkililerinin, soruna kalıcı ve ciddi çözümler üretmesi için kapsamlı projeler üretmesi gerektiğinin altını çizdi. “Ülkelerindeki iç savaş nedeniyle Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin bir kısmı, yerleştikleri kentlerde maalesef dilencilik yapmak zorunda kalmışlardır” diyen Türk, “Bu durum sosyal bir travmaya yol açmakla birlikte, her geçen gün büyüyen bu sosyal sorun, bir yandan vicdani bir yandan da güvenlik açısından çözülmesi gereken bir sorundur. Ne yazık ki minicik çocuklar, akan trafikte sürücülere su satarak, araba camlarını silerek can güvenliklerini tehlikeye atıyor. Çocukların, uyuşturucu, kapkaç veya hırsızlık çetelerinin eline düşme ihtimali söz konusu. Bu çocukların bedeni ve psikolojisi üzerinde onarılması güç yaralar oluşuyor” şeklinde konuştu.Mersin’in de birçok şehir gibi bu sorundan nasibini aldığını vurgulayan Türk, “Bu nedenle Akdeniz Belediyesi olarak uygulama gereği görev ve sorumluluğumuzu, en başta vicdani ve insani açıdan en iyi şekilde yerine getirmeye çalışıyoruz. Belli aralıklarla ve resmi kurumlarla ortaklaşarak, sokakta çalışan veya dilenenlere yönelik uygulama yapıyoruz. Bu ve benzeri uygulamalar geçici çözüm olabilir, fakat kalıcı çözüm sağlamaz. Ülkelerini terk etmek zorunda bırakılan bu insanlar da elbette dilenmek istemiyor. Devlet, mülki ve yerel idareciler sorumluluk alarak bu yarayı iyileştirmekle görevlidir. Acilen bu insanların barınma, beslenme ve istihdam ihtiyaçları çözülmelidir. Halkımız da duyarlı olmalı, dilenciliği özendirici tutumlardan uzak durmalıdır” ifadelerini kullandı.