MERSİN (İHA) - Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Kadri Şaman, özelleştirilmesine rağmen Mersin Limanı'nın hala ihaleyi kazanan firmaya teslim edilmemesinin büyük bir handikap olduğunu belirterek, bu durumun limanı sahipsiz bıraktığını söyledi. Şaman, vergi yükü nedeniyle Mersin Serbest Bölgesi'nin de 2004 yılından bu yana hızla kan kaybettiğini belirtti.
Şaman, "2005 Yılı Vergi Rekortmenleri ve Başarılı İhracatçılar" ödül töreninde yaptığı konuşmada, Mersin'de Vergi Dairesi Başkanlığı'nın 2005 yılındaki tahsilatını bir önceki yıla göre yüzde 70, 2006'nın ilk 9 ayında da yüzde 57.88 artırarak, vergi artışında ilk sırada yer aldığını söyledi. Mersin'in bu rakamlara göre vergi sıralamasında 6. sırada yer aldığını ifade eden Şaman, "Ancak maalesef kamu yatırımlarında da 16. sıradayız. Vergi ancak kazanç olduğu zaman verilebilir, üretim olduğunda alınabilir. Kaynağın artması ile mümkün olabilir. Biz işadamlarının önü ne kadar açılırsa, ülkenin kaynakları ne kadar iyi kullanılırsa, tabii ki vergilerimiz o şekilde yüksek oranda devletimize intikal edecektir" dedi.
Aslında bu vergilerin lokal olarak çok daha fazla tahakkuk ettirilmesinin mümkün olduğunu, ancak bugün en önemli ekonomik odaklardan biri olan Mersin Limanı'nın özelleştirme kararı çok süratli çıkmış olmasına ve ihalenin yapılmasına rağmen hala ihaleyi kazanan firmaya verilmemesinin, Mersin için çok büyük bir handikap olduğunu söyleyen Şaman, "Mersin Limanı bugün sahipsizlik yaşıyor. Özelleştirme olduktan sonra TCDD'nin de ilgisizliği var. Şu anda limanda bekleyen birçok yatırım yapılamıyor, onu bırakın tamir bakım hizmetleri dahi doğru dürüst yapılamıyor. Ve bu hukuki süreç müspet veya menfi sonuçlanmadığı takdirde Mersin Limanı yakında hat kaybetme noktasına gelecektir. Mersin'in 2005 yılında toplam dış ticaret hacmi 7.2 milyar dolar. Bu küçüksenmeyecek bir rakam. Liman gerçek performansını kullandığı zaman bu rakamların çok daha yüksek olacağına inanıyoruz" diye konuştu.
Mersin ekonomisini etkileyen bir diğer konunun da Serbest Bölge olduğunu ifade eden Şaman, maalesef 2004 Şubat ayında alınan kararla getirilen vergi uygulamasının bugün Mersin Serbest Bölgesi'ni gittikçe kan kaybeder duruma getirdiğini söyledi. Mersin Serbest Bölgesi'nde 2003-2004 yılında 2.7 milyar dolar olan işlem hacminin, 2004-2005 yılında 2.1 milyar dolara düştüğünü, bu yıl da 1.8 milyar dolara düşeceğini dile getiren Şaman, "İstihdamda 2004 yılında 7 bin 500 kişi çalışırken şu anda 6 bin civarında istihdam var. 2004 yılında 550 firma varken şu anda ise sadece 400 civarında firma kaldı. Bizim istediğimiz, bu konuyla ilgili olarak Bütçe Plan Komisyonu'nda yapılan değişiklik çalışmalarına destek verilmesidir" açıklamasında bulundu.
Organize Sanayi Bölgesi konusunda başarılı bir grafik çizdiklerini kaydeden Şaman, "Gururla söylemek gerekirse 2005 yılında 3 bin 500 civarında olan istihdam sayımız bu yıl 5 bin 750'ye çıkmış durumdadır. Şu anda da Organize Sanayi Bölgesi'nde yatırım taleplerine karşılık verememekteyiz, yani tahsis edecek yerimiz yok. Ancak 2. bölgemizle ilgili problemlerimiz devam ediyor. İnşallah bu problemler halledildiğinde teşvik olmamasına rağmen iyi şeyler olacak" şeklinde konuştu.
Globalleşen ticarette Türkiye'nin bugünkü ihracatını yükseltmesinin ancak ve ancak üretimin desteklenmesi ile mümkün olacağını söyleyen Şaman, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bugünkü yüklerin altından kalkmamız çok zor. Özellikle istihdam üzerindeki yükler, bugünkü enerji maliyetleri, petrol maliyetleri, bürokrasi, bunlar maalesef bizim rekabet gücümüzü, ihracat imkanlarımızı gerçekten sınırlayan bir noktaya doğru gitmekte. Ne yapmak lazım, her şeyden önce Türkiye'de bir sanayi politikasının belirlenmesi lazım. Yani bir yol haritasının çizilmesi lazım. Eğer biz vergi almak istiyorsak, milli gelirimizi artırmak istiyorsak, ihracatımızı artırmak istiyorsak bunun tek yolu üretimden geçer. Üretimden geçtiğine göre, üretimin önündeki engellerin kalkması gerekir."