Mersin'in saklı cennetine ilgi artıyor

Mersin’in yüksek kesimlerindeki Çamlıyayla ilçesinde yer alan ve yöre halkı tarafından saklı cennet olarak anılan Kisecik Kanyonu, doğal güzellikleriyle çok sayıda kişinin ilgisini çekiyor - İki dağ arasında sallarla yapılan yolculuk, dik yamaçlar arasındaki zorlu parkur ve yeşil doğasıyla her geçen gün ziyaretçi sayısı artan kanyon, doğa sporları ve fotoğraf meraklılarının da akınına uğruyor - İzmir'den tatil için kente gelen Emine Cıdık: - "Ben kanyona gelir gelmez kendimi serin sulara attım. Bol bol fotoğraf çektim. Muhteşem bir manzaraya sahip. Fotoğraf tutkunları için inanılmaz bir bölge"

MERSİN (AA)- SERKAN AVCI - Doğu Akdeniz'in en önemli turizm kentlerinden Mersin'in Çamlıyayla ilçesinde yer alan ve yöre halkı tarafından saklı cennet olarak anılan Kisecik Kanyonu, iki dağ arasında sallarla yapılan yolculuk, dik yamaçlar arasındaki zorlu parkur ve yeşil doğasıyla her geçen gün ziyaretçi sayısını artırıyor.

Toros Dağlarının eteklerindeki Çamlıyayla ilçesine bağlı Kisecik Mahallesi'nde bulunan ve adını mahalleden alan kanyona, dar ve keskin virajların bulunduğu zorlu yolculuğun ardından ulaşılıyor.

Reklam
Reklam

Yeşil ve mavinin dağların arasında birleştirdiği Kisecik Kanyonu, yüksek rakımı sayesinde Çukurova sıcağında bunalanlara serinleme imkanı sunuyor.

Kanyon içerisindeki serin sularda yüzme fırsatı bulan ziyaretçiler, iki dağın birleştirdiği kanyon arasında sallarla da keyifli bir yolculuğa çıkıyor.

Sal gezisi bölgeye gelenlere kanyonun derinliklerine ulaşma imkanı sağlıyor. Dik yamaçlar arasındaki zorlu parkuru ve yeşil doğasıyla görenleri kendine hayran bırakan bölge, doğa sporları ve fotoğraf meraklılarının da ilgisini çekiyor.

Kanyona Mersin'in ilçelerinden ve çevre illerden doğa sporları ile fotoğraf kulüpleri de geziler düzenliyor.

- "Doğayı seven herkesin gelip görmesi gerekiyor"

Bölgeye gezi düzenleyen Erdemli Limon ve Doğa Kulübü'nün (ELİDOK) yöneticisi Mesut Çocuk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sosyal medya üzerinden gördükleri fotoğraflardan etkilenip 40 kişilik bir ekiple kanyona geldiklerini söyledi.

Ekip arkadaşlarıyla doğa yürüyüşü yaptıklarını anlatan Çocuk, düzenledikleri geziyle bölgenin doğal güzelliklerini görme fırsatı yakaladıklarını aktardı.

Reklam
Reklam

Kanyonun turistik açıdan önem taşıdığına işaret eden Çocuk, "Bizler sallarla kanyonun içerisinden geçtik. 300-400 metre uzunluğunda, yer yer derinliği olan bir yapıya sahip. Türkiye'nin neresinde yaşarsanız yaşayın, bu güzelliklerin görülmesi gerekiyor." dedi.

İzmir'den tatil için gelen Emine Cıdık da kanyonu çok sevdiğini belirterek bölgede piknik yapıp, yüzdüklerini ifade etti. Mersin'in önemli bir turizm kenti olduğunu dile getiren Cıdık, şöyle devam etti:

"Gerçekten harika bir yer. Kanyonu gelip görme isteğinde olan kişilere şiddetle tavsiye ediyorum. Ben kanyona gelir gelmez kendimi serin sulara attım. Bol bol fotoğraf çektim. Muhteşem bir manzaraya sahip. Fotoğraf tutkunları için inanılmaz bir bölge. Doğayı seven herkesin gelip görmesi gerekiyor. Bu güzelliklere tanıklık etmek için fazla beklenmemeli."

Adana'dan ailesiyle kanyonda piknik yapmaya gelen Mustafa Sipahi ise Türkiye'nin sahip olduğu çeşitli kanyonlarla eşsiz bir ülke olduğunu belirterek "Burası da çok başka bir güzelliğe sahip bir yer. Buralar hala keşfe açık bir bölge. Herkesin gelip buraları görmesi gerekiyor." dedi.

Reklam
Reklam

Almanya'nın Hamburg kentinden gelen Nejla Kanlıoğlu da Kisecik Kanyonu'nun etkileyici bir havası olduğunu vurgulayarak kanyonda geçirdiği vakitten keyif aldığını söyledi.

Kadriye Türker ise yöre halkının kanyona "saklı cennet" dediğini anımsatarak bölgenin bu yakıştırmayı fazlasıyla hak ettiğini düşündüğünü kaydetti.

Anahtar Kelimeler: