Merzifon dokumacılığı unutulmak üzere

Dokumacılıkta geçmişte haklı bir üne sahip olan, ancak 1960 yıllarında dokuma tezgahlarını Denizli esnafına veren Amasya'nın Merzifon ilçesinde, dokumacılık yok olmaya yüz tuttu.

Bir zamanlar 10 bin kişinin dokumacılık yaptığı 35 bin nüfuslu ilçede kalan tek dokuma ustası Haşim Dülger, unutulmaya yüz tutmuş dokumacılığın tarihi seyrini A.A muhabirine anlattı.

Dülger, 1920 doğumlu olduğunu belirterek, sözlerine şöyle başladı:

''Dokumacılık benim aklımın erdiği yıllarda Merzifon'un en önemli üretim yapılan mesleklerinin başındaydı. Çok eski tarihlere yani 17. yüzyılın sonu, 18. yüzyılın başlarında Merzifon'da tezgah odaları varmış. İkinci Cihan Harbinde Dokumacılık Cemiyeti tarafından kalite kontrolü yapılan dokumalar, develere yüklenerek o zamanki adı Engürü şimdiki adıyla da Ankara'ya götürülür oralarda pazarlanırmış. Ancak harpte iplik sıkıntısı çekilmeye başlandığından Tarsus, Malatya ve Adana'daki iplik fabrikaları dokumacı esnafının ihtiyacını karşılayamaz hale gelmiş. Bu nedenle dokumada kullanılan iplik Mısır ve Hindistan'dan getirilmeye başlanmış. Harbin etkisi, ulaşımın kolay olmaması ve hammadde sıkıntısı çekildiğinden iplik karaborsaya düşmüş. Zamanın hükümeti bu duruma el koyarak kooperatifleşmeye gidilmiş. 1940 yılında Merzifon'daki 5 Bin Dokuma esnafına 200 lira sermaye ile belirli miktarda iplik verilmeye başlanmış ancak genede esnafın dokuma tezgahlarını satması engellenememiş.''

Reklam
Reklam

Dülger, “1950 yılında tekrar canlanan ve kurulan atölyelerde üretilmeye başlanan Merzifon dokuması 60 ihtilali ve üreticinin altından kalkamayacağı vergiler nedeniyle bir darbe daha aldı. 1967 yılında Merzifon'daki dokuma tezgahları satılırken bu tezgahlar Denizli esnafı tarafından satın alındı.''

''DENİZLİ'NİN MERZİFON DOKUMA TEZGAHLARINI SATIN ALMASI AĞIRIMA GİTTİ''

Merzifon'da önemli bir gelir kaynağı olan dokumacılığın yapıldı tezgahların Denizli Esnafı tarafından satın alınması üzerine yeniden dokuma tezgahlarını canlandırmaya yönelik kişisel girişimlerde bulunduğunu hatırlatan Dülger şunları ifade etti:

''35 bin nüfuslu Merzifon'un en az 10 bini dokumacılıkta çalışmaktaydı. Boyacısı, sarıcısı, tezgahçısı derken çok sayıda insan istihdam ediliyordu. Böylesine bir işin körelmesi tezgahların Denizli esnafı tarafından alınması zoruma gitt. Bunun üzerine yurt içinde uzun süreli incelemelerde bulunacağım bir geziye çıktım. Neler yapabileceğimizi araştırdım. 1972 yılında ilk kez kooperatiften bağımsız dokuma tezgahları kurduk. Merzifon'da eskiden bu işi yapan aileler de tekrar tezgahlarını kurdular ve dokumayı canlandırmaya yönelik çalışmalar yürüttüler. Avrupa'da sanayinin genişlemesiyle otomatik makinalarda üretim daha hızlı yapılmaya başlanmıştı. Dokuma entegre tesis isteyen bir müessese. Avrupa'da gelişen sanayiye biz intibak edemedik ve dokumacılık köreldi. Sofra bezinden gömleklik kumaşa, peştemalden çarşafa kadar 30 çeşit ürün üretilirdi.''

Reklam
Reklam

Dülger sözlerine şunları ekledi: ''90 yaşıma kadar dede mesleğimin yaşaması için uğraş verdim. Artık yaşım da sağlığım da elvermediği için 2010 yılında ben de ilçede tek kalan tezgahımı kapattım. 91 yaşındayım. Üretip depoladığımız çarşafları satıyorum. Halk Eğitim Merkezi dokumayı genç kızlarımıza öğreterek tekrar canlandırmaya çalışıyor. Eski canlılığını kazanır mı bilemem lakin en azından Merzifon dokumasının unutulmaması en büyük dileğim.''

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz