Mesane kanserinde en büyük neden sigara!

Mesane kanserinin erkeklerde kadınlara oranla 3-4 kat daha fazla görüldüğünü söyleyen Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Yener Gültekin, bu kanserin erkeklerde görülen kanser türleri arasında 4. sırada olduğunu söyledi.

Sigara kullanımı ve sigara dumanına maruz kalmanın bilinen en önemli risk faktörü olduğunu belirten Dr. Gültekin, sigara dumanında bulunan ve idrarla atılan bazı maddelerin bu riski arttırdığını, sanayinin bazı iş kollarında çalışanların da aynı maddelere maruz kaldıklarını iletti. Endüstriyel ortamlarda çalışma koşullarının düzeltilmesi, iş güvenliği kurallarının dikkatle yerine getirilmesinin bu risk azaltılabileceğini söyleyen Gültekin, “Dünyada olduğu gibi ülkemizde de sigara kullanımı tüm mesane kanserlerinin yarısı ile ilişkilidir“ dedi.

Reklam
Reklam

TEDAVİ YAPILMAZSA ÖLDÜRÜCÜ OLABİLİR

Tanı ve tedavisin geciktirildiği veya yapılmadığında öldürücü olabilen mesane kanserinin, en sık ve önemli belirtisinin aralıklı olarak idrardan ağrısız pıhtılı kan gelmesi olduğunu belirten Prof.Dr.Yener Gültekin, bazen kanamanın ancak mikroskopla inceleme ile görülebileceğini belirterek sigara kullanan veya riskli işkollarında çalışanların idrarlarında kanama varlığında daha dikkatli olmalarını söyledi.

TANI SON DERECE ÖNEMLİ

Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Yener Gültekin tanının son derece önemli olduğunu kaydedip, “Hastalığın görülme sıklığı yaşla birlikte artar, ülkemizde 50-69 yaş erkeklerde en sık görülen kanserler içinde dördüncü sırada yer alırken 70 yaş ve üzerinde üçüncü sıraya yükselmektedir. Mesane kanseri tanısında hastanın şikayetlerinin ayrıntılı sorgulanması, sigara kullanımının ve kimyasallara maruziyetinin bilinmesi önemlidir. Hastalığın görüntülenmesinde ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi, ve sistoskopi önemlidir. Sistoskopi, mesanenin bir alet yardımıyla doğrudan gözle görülmesini sağlayan yöntemdir. Hem tanı hem de tedavi amacıyla kullanılır tanı için parça almasını ve çoğu kez de kanserli dokunun tedavisi için kazınarak çıkarılmasını sağlar” dedi.

Reklam
Reklam

Gültekin mesane kanserinin tedavisini ise şu şekilde anlattı:

“Mesane kanserlerini yüzde 75’i ilk tanı konulduğunda yüzeyseldir, yani kanser mesane adalesine yayılmamıştır. Bu evrede etkin tedavi ve yakın takiple kişi mesanesi ile yaşama şansına sahip olabilir. Mesane adalesi tutulmuş ancak başka organlara yayılmamışsa mesanenin cerrahi olarak çıkarılmasıyla gerekir. Yayılma varsa kemoterapi ile tedavi edilmeye çalışılır.”

İHA

Anahtar Kelimeler: