Meşin yuvarlak, hayatına ışık oldu

Küçük yaşta geçirdiği kazalar sonucu her iki gözünü de kaybeden Mehmet Dinçer, futbol sayesinde yeniden hayata bağlanarak milli takıma kadar yükselmeyi başardı - Görme engelli milli futbolcu Mehmet Dinçer: - "Sahada her şeyi kulağımızla yapmaya çalışıyoruz. İşi sevdiğin için çok daha fazla konsantre oluyorsun ve korkmuyorsun" - "Milli takımda bir gol attım ve bu harika bir duygu. Sahadasın ama bambaşka bir yerde gibi hissediyorsun"

KAYSERİ (AA) - MÜZAHİM ZAHİD TÜZÜN - Çocuk yaşta geçirdiği iki kazada gözlerini kaybeden 20 yaşındaki Mehmet Dinçer'in göremediği yeşil sahalarda sesini duyduğu meşin yuvarlak hayatına ışık oldu.

Henüz 3 yaşındayken balkondan düşmesi sonucu bir gözünü yitiren Dinçer, 13 yaşındayken de yüzme esnasında aldığı bir darbe sonucu diğer gözünü kaybetti.

Görme yetisini kaybettikten sonra adeta hayata küsen Dinçer, 4 yılın sonunda internet aracılığıyla Çankaya Belediyesi Görme Engelliler Spor Kulübünden haberdar oldu.

Reklam
Reklam

Kulüp yetkilileriyle iletişime geçen Dinçer, bireysel çalışmalarıyla da kendini geliştirip çocukluk tutkusu futbolla hayata adeta yeniden "merhaba" dedi.

Zamanla yeteneklerini sergilemeye başlayan Dinçer, göremediği yeşil sahalarda koşup sesine kulak verdiği meşin yuvarlak sayesinde milli takıma kadar yükseldi.

Görme engelli milli futbolcu Dinçer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küçük yaşta her iki gözünü kaybetmiş olsa da yeniden hayata tutunmayı başardığını anlattı.

Dinçer, "Ben bir gözümü 3 yaşındayken kaybetmiştim. 1,5 metrelik bir balkon vardı, oradan sağ gözümün üzerine düştüm. O zaman ameliyat edilmemiş ve retina yırtılması olmuş. Ameliyat edilmediği için de kalıcı körlük oluşuyormuş. O yıllarda yüzmeyi ve futbolu çok seviyordum. Bunlar çok yaptığım sporlardı. 13 yaşında yüzerken darbe aldım ve diğer gözümü de kaybettim." diye konuştu.

Dinçer, iki gözünü de kaybetmesi nedeniyle yaklaşık 4 yıl hiçbir şeyle uğraşmadığını ancak futbolun hayata yeniden bağlanmasını sağladığını dile getirdi.

Reklam
Reklam

Bir top alarak 11 ay boyunca bireysel çalıştığını anlatan Dinçer, "Bu sırada memurluğu kazandım ve Ankara'ya geldim. Burada da Hasan Hocamı aradım ve idman olup olmadığını sorarak yanlarına gitmek istediğimi söyledim. Kendisi de gel deyince gidip idmanlara katıldım. Bana 'sen olmuşsun eve git ben maça çağıracağım' dedi. Eve giderken başkanım aradı ve bana 'ben seni bu hafta maça götüreceğim' dedi. Ondan sonra futbola başladım." dedi.

Dinçer, futbolun kendisine ışık olduğunu ve yeşil sahalarda harika duygular hissettiğini vurguladı.

Sporu çok sevdiğini ve futbolla hayatının renklendiğini belirten Dinçer, şunları kaydetti:

"Şampiyonluklar yaşadık, milli takımdayım ve bu çok başka bir duygu. Görmediğimiz için kulaklarımız gelişiyor. Sahada her şeyi kulağımızla yapmaya çalışıyoruz. İşi sevdiğin için çok daha fazla konsantre oluyorsun ve korkmuyorsun. Milli takımda bir gol attım ve bu harika bir duygu. Sahadasın ama bambaşka bir yerde gibi hissediyorsun. Milli takımda kalıcı olmak istiyorum. Daha 20 yaşındayım. O yüzden elimden geleni yapıyorum. Kendimizle çok barışığız. Kendimizle dalga bile geçiyoruz. Kendimizle dalga geçtiğimiz için bu futbolu çok iyi yapabiliyoruz. Hayatımız çok güzel."

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz