Mhp Kütahya Milletvekili Alim Işık:

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kütahya Milletvekili Alim Işık, hükümetin iç ve dış politikadaki zaafları yüzünden Türkiye’nin uçurumun kenarına itildiğini söyledi.

Bayram tatili nedeniyle geldiği baba ocağı memleketi Simav’da gazetecilere açıklamalarda bulunan Alim Işık, gündeme dair gelişmeleri değerlendirdi.

Başbakan Erdoğan yönetimindeki hükümetin iç ve dış politikadaki zaafları yüzünden ülkenin uçurumun kenarına geldiğini ifade eden Işık, “Son günlerde Türkiye’de tuhaf işler oluyor. Bir yandan PKK - BDP işbirliği, bir yandan İçişleri Bakanı'nın yurt gezisinde yuhalanması, taşlı saldırıya uğraması, bir yandan bir milletvekilinin kardeşinin öldürülmesi, diğer yandan her gün şehit cenazelerinin gelmesi, bir yandan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Kerkük ziyareti için Kuzey Irak Hükümetinden vize çıkmaması, Suriye başta olmak üzere komşu ülkelerle yaşadığımız hayati sorunlar karşısında hükümetin takındığı zafiyet derecesine varan tutum ve davranışları ülkemizi uçurumun kenarına getirmiştir. Tüm bunlar arka arkaya eklendiğinde Türkiye’nin iyi idare edilmediği ortaya çıkmaktadır” dedi.

Başbakan Erdoğan’ın bir partinin genel başkanı olan general ile ilgili sarf ettiği cümlelere de değinen Işık, “Normal bir milletvekilinin bile söyleyemeyeceği bir sözün Türkiye’nin Başbakanı tarafından telaffuz edilmesi ülkemizin uçurumun kenarına itildiğinin bir göstergesidir. Bu aynı zamanda Başbakan Erdoğan’ın ruh halini de ortaya koyması açısından son derece önemlidir. Buradan Başbakan Erdoğan ve hükümet üyelerini uyarıyoruz. Aklınızı başınıza alın. Muhalefetin uyarılarına kulak verin” dedi.

Alim Işık, şunları kaydetti: “200 bine yakın Türkmen kardeşimizin özlemle kucaklayacağı genel başkanımızın ziyaretini engellenmiş olması hükümetin bilgisi dahilinde ise bu son derece düşündürücüdür. Milletimize ciddi anlamda üzüntü vermiştir. Diğer taraftan son günlerde Adalet ve Kalkınma Partili bir milletvekilimizin kardeşinin PKK terör örgütü militanlarınca öldürülmesi, ayrıca PKK-BDP milletvekillerinin buluşmasının görüntülerinin televizyonlara yansımasıyla millette uyandırdığı ciddi endişe üzerinde durulması gereken çok önemli konulardır. Hükümet bunları görmezden gelmemelidir. Türkiye’nin iyi yönetilmediğinin çok önemli bir göstergesi bunlardır. Yıllarca kardeş olarak geçindiği Suriye ile olan ilişkilerinin ardından sırtını dayadığı Irak Merkezi Hükümetinin vize vermemesi, diğer taratan kendi bakanının Kürdistan olarak nitelenen Irak’ın kuzey bölgesi Kerkük’e giriş çıkış yapması bu milletin gözünden kaçmamıştır. Hükümetin kabine üyeleri kendi pasaportlarına Kürdistan mührü vurdurabilir. Ama MHP lideri Devlet Bahçeli Irak’ın kuzeyi üzerinden Kerkük’e gidişi asla düşünemez, düşünmemelidir, düşünmemiştir. Ama hükümet bunları kamu oyundan gizleyerek hiçbir yere varamayacaktır. Diğer taraftan PKK ve BDP buluşmasının kamu oyuna yansıyan görüntüleri orada bir bayram havasının estiğinin dolayısıyla hükümeti adeta dize getirdiklerinin göstergesi olarak yorumlanmaktadır. Buna karşı hükümet yetkilileri en üst seviyeden cevabını vermeli ve bu tür görüntülerde esen havayı mutlaka dağıtmalıdır. Dolayısıyla bu gün Adalet ve Kalkınma Partisinin 10 yıldır tek başına yönettiği Türkiye iyi yönetilmeyen ve her gün kötüye giden bir manzara arz etmektedir. Türkiye’yi uçurumun kenarına getiren sayın hükümet yetkilileri ve Sayın Başbakan bir kez daha mutlaka oturup iyi düşünmelidirler. Kahramanlık edalarıyla Türkiye yönetilmiyor. Sayın Başbakan bu gün kamu oyuna televizyon ekranlarından seslenirken Türkiye’nin her karış toprağı hakimiyetimiz altında demektedir. Evet öyle olmasını canı gönülden Türk milleti olarak öyle arzu etmekteyiz. Ama yaşanan olaylar burunu doğrulamamaktadır. Bu gün Sayın Başbakanın bir generale sen kimsin çapın ne şeklindeki hitabı kendisinin düzeyini göstermiştir. Bu tür hitaplardan Başbakanın geri durması lazımdır. Bunu sıradan bir siyasetçi yapabilir. Ama Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanı bir generale emekli de olsa, hele hele bir siyasi partinin genel başkanı konumundaki bir generale çapın ne sen kimsin gibi ifadelerde bulunuyorsa, bu Başbakanın ruh halinin çok iyi olmadığının çok önemli bir göstergesidir. Dolayısıyla bu kötü ruh hali Türkiye’nin yönetimine de kötü aksetmektedir. Kendilerini uyarıyoruz. İnşallah kendileri doğruyu bulurlar, muhalefetten gelen eleştirileri ve önerileri hiç olmazsa doğru yolu bulmalarına bizler katkıda bulunmuş oluruz.”