ANKARA (İHA) - Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Dr. Oktay Vural, "Kürt sorunu"nu siyaset üreterek çözmek iddiasıyla yola çıkan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, şimdi de PKK'ya ve bölücülere "silahı bırak, masaya gel" çağrısında bulunmasını eleştirdi.
Vural, Erdoğan'ın bu çağrısının, terörle mücadeleye vurulan darbelerin devamı olduğunu savunarak, "Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin bölücülerle bir masada paylaşacağı hiçbir şey yoktur" dedi.
Vural, yaptığı yazılı açıklamada, terör sorununu "Kürt Sorunu" olarak adlandırıp, terör örgütünü cesaretlendiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, giderek artan terör karşısında şimdi de masaya oturma çağrısı yaparak, terör örgütünü muhatap aldığını hatırlatarak, "Başbakan'ın bu çağrısı, terörle mücadeleye vurulan darbelerin devamıdır. Sayın Başbakan'a soruyoruz, elinde silahı olan, ülkeyi bölmek isteyen, güvenlik görevlilerimizi şehit eden PKK değil midir? Böyle bir örgütle masada z, elinde silahı olan, ülkeyi bölmek isteyen, güvenlik görevlilerimizi şehit eden PKK değil midir? Böyle bir örgütle masada ne konuşacaksın? Bunlar suç işlemedi mi? Bunları af mı edeceksin?" diye sordu. PKK terör örgütünün ülkeyi bölmek istediğini belirten Vural, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Sözde konfederal, federal çözümler önerip, üniter yapımızı yıkmak istemiyor mu? Bölücüler Kürtçe eğitim istemiyor mu? Bunlarla masada neyi konuşacaksın? Hangi pazarlığı yapacaksın? Eğer bu çağrının muhatabı bir siyasi parti ise elinde silah olan bir siyasi partinin faaliyetlerine nasıl izin veriyorsunuz? Bu siyasi partinin kuruluşunda yer alan eski milletvekillerini kabul eden siz değil misiniz? Başbakanvekili olarak Abdullah Gül'le TBMM Başkanı Arınç'la bir araya gelmediler mi? Bir Başbakan olarak bu siyasi partinin elinde silah olduğunu biliyordunuz da neden bunlar hakkında işlem yaptırmadınız? Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin bölücülerle bir masada paylaşacağı hiçbir şey yoktur. PKK terör örgütünün yöneticisi Murat Karayılan, 20 Şubat 2006 tarihinde 'PKK'yla hükümetin görüşmesinin 'çok hayali' ve 'çok uzak' bir ihtimal olmadığını, 'Biz bunu kendi aralarında tartıştıklarını da biliyoruz' demişti. Başbakan'ın 'masaya gel' çağrısı, PKK'nın 'Bizimle de görüşecekler' iddiasıyla maalesef örtüşmüştür. Başbakan suç üstü yakalanmıştır. Sayın Başbakan, hodri meydan. PKK terör örgütü ve bölücülerle masaya oturabilirseniz oturun. Sonuçlarına da katlanmaya hazır olunuz. Sonunuz hüsran olacaktır. Türkiye'de bölücülerle ve PKK terör örgütüyle pazarlık yapılacak bir masa yoktur. Türkiye Cumhuriyeti devleti tektir. Üniter devlet yapısı bozulamaz. Türkiye Cumhuriyetinde Türk Milleti vardır. Millet bölünmez bir bütündür. Dili Türkçe'dir. Başkenti Ankara'dır. Devletimizin birliğini, milletimizin bütünlüğünü, kardeşliğini bozmaya yönelik her türlü eylem ve hareket hak ettiği cevabı alacaktır. Bunları masada pazarlık konusu yapacak hiçbir güç yoktur. Buna yeltenenler milletimizden hak ettiği cevabı alacaktır. Buna tarih şahit olmuştur. Şehitlerimiz gazilerimiz bunun ispatıdır. Milletimizin iradesiyle ilk seçimde ülkemizi ve milletimizi yönetme makamından alınacaksınız ve hesap vereceksiniz".