MHP'den teröre çözüm önerisi

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Devletin bekası ve milletin güvenliğinin, AB normlarından daha önemli olduğunu belirtti.

Yalçın, “Ancak, palyatif çözümlerle bu meselenin içinden çıkılması mümkün değildir. Artık terör belasına köklü bir çözüm şarttır. Bunun için de devletin bütün organlarının işbirliği ve uyum içinde çalışması, bütün siyasî partilerin de görüşü alınarak kalıcı bir hâl yol bulunması gereklidir” dedi. Yalçın, AKP’nin sonunda Kürt sorunu konusunda MHP’nin haklı olduğunu anladığını öne sürdü.

MHP Genel Başkan Yardımcısı, Gaziantep Milletvekili Prof. Dr. Semih Yalçın yazılı açıklamasında, bugüne kadar ülkede bir Kürt sorunu olduğunu iddia eden AKP hükümetinin, sonunda “çürük tezlerinden çark etmeye başladığını” öne sürdü. Başbakan Erdoğan’ın, bunca acıdan bu kadar şehitten ve büyük şehirlere varıncaya kadar sokakların yangın yerine çevrilmesinden sonra nihayet Milliyetçi Hareket Partisi'yle aynı noktaya geldiğini savunan Yalçın, “Başbakan Erdoğan'ın, 13 askerimizin şehit edilmesiyle sonuçlanan eşkıya saldırısından sonra yaptığı açıklama bu gerçeğin ispatıdır. Başbakan, ‘Artık Kürt sorunu yoktur. PKK sorunu vardır. Kürt kökenli vatandaşlarım azınlık statüsünde değildir’ diyerek bir bakıma MHP'nin terör konusundaki tezlerinin ne kadar haklı olduğunu ortaya koymuştur” dedi.

Reklam
Reklam

Semih Yalçın, uluslararası güçlerin etkisi ve güdümünde olduğunu iddia ettiği AKP’nin, terörizm karşısında resmen acze düştüğünü de öne sürerek şöyle devam etti:

“Ne yazık ki iş buralara AKP'nin açılım projesi yüzünden gelmiştir. Açılım projesinin aslında bir yıkım projesi olduğu, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli tarafından defalarca ifade edilmiş ve hükümet sık sık uyarılmıştır. Başbakanın dünkü beyanları, çarpıcı gerçeklerin ifadesi olduğu kadar aczin de itirafıdır.

Gerçek artık gün gibi ortaya çıkmıştır. Başbakanın ve AKP iktidarının bunu anlaması için maalesef her geçen gün daha çok vatan evladının canını feda etmesi, şehadet şerbetini içmesi gerekmiştir. AKP, dışarıdan yönetilen aydın taslaklarının yarattığı havanın etkisinde kalmıştır; onlarla birlikte hareket etmiş, terörizme taviz vermiştir. AKP'nin aymazlığı ve gafleti, ülkeyi uçurumun eşiğine getirmiştir.”

-DEVLETİN BÜTÜN ORGANLARI İŞBİRLİĞİ VE UYUM İÇİNDE ÇALIŞMALI-

Türkiye topraklarını kan gölüne çevirmeye hevesli bir avuç eşkiyanın siyasi uzantılarının sözde özerklik ilanına kalkışmasının bunların hepsinden esef verici olduğunu belirten Semih Yalçın, “Bu haddini bilmezlere hadlerini bildirme zamanı çoktan gelip geçmiştir. Bu zavallı güruhu, dışarıdan ve içeriden aldığı desteklerle, açılımın şımarıklığıyla kendi ellerinin güçlendiği zannına kapılmıştır. Artık siyasî demeçlerin, ortalığı yatıştırmaya yönelik beyanların, milleti avutmaya yönelik açıklamaların zamanı geçmiştir. Sözün bittiği yere gelinmiştir. Zaman, icraat zamanıdır. Milliyetçi Hareket Partisi, hükümetin bütün yanlışlarına rağmen, terörte mücadelenin hedefe ulaşması ve acıların son bulması için her turlu desteğe hazırdır. Çünkü bu, millî bir meseledir ve her turlu siyasi kaygının ötesindedir. Devletin bekası ve milletin güvenliği, AB normlarından daha önemlidir. Ancak, palyatif çözümlerle bu meselenin içinden çıkılması mümkün değildir. Artık terör belasına köklü bir çözüm şarttır. Bunun için de devletin bütün organlarının işbirliği ve uyum içinde çalışması, bütün siyasî partilerin de görüşü alınarak kalıcı bir hâl yol bulunması gereklidir” dedi.

Reklam
Reklam

-TÜRK SOSYAL KİMLİK PASAPORTU-

Türk adının bir ırki tanımın değil bir kültürel ve sosyal kimliğin pasaportu olduğunu belirten Yalçın, “Bunun içinde Kürt’ü, Laz'ı, Çerkez'i, Arnavut'u ve diğer bütün unsurlar vardır. Bu saydığımız ve bir bütünün parçası olan kesimler, Türkiye'nin kurucu ana unsurlardır. Bu unsurlar, devleti, birbirinden ayrılmadan, birbirine tercih edilmeden yönetmektedir. Hepsinden de Cumhurbaşkanı ve Başbakan yetişebilmektedir. Devletin ve sosyal hayatın her kademesinde bunların her bin eşit olarak bulunabilmektedir. Bunun aksini söylemek gaflettir, ihanettir. Türkiye'de etnik unsurlar ve azınlık sorunu olduğu iddiası, bir safsatadan ibarettir. Böyle gülünç bir tezi savunmak, Türkiye'yi bölmeye gücü yetmeyen küresel güçlerin yeni oyunlarına alet olmaktır” dedi.

Semih Yalçın, Türk milletinin varlığına yönelen bütün iç ve dış tehditlerin üstesinden gelecek, varlığına uzanan hain elleri kıracak güçte olduğunu belirterek, “PKK ve onun siyasî uzantıları, Türk Devleti'nin sillesini ensesine yiyecek ve terörün kökü mutlaka kazınacaktır. Kurt kökenli vatandaşlarımız Türkiye'nin ayrılmaz bir rüknüdür. Bizi biz kılan değerlerimizin bir parçasıdır. Onlar, hanelerinde ve mekânlarında rahat olsunlar. Türk milli birliği, Türkiye'de yaşayan her kökenden Türk vatandaşının güvencesidir. Bu birliği yok etmeye yönelik bütün tehditler ortadan kaldırılacaktır” dedi.

Reklam
Reklam

MHP olarak terör konusunda gelinen noktaya rağmen yaldızlı sözlerle sahte sahte demokrasi havariliği ve sözde insan hakları söylemleriyle toplum kesimlerini aldatanları şiddetle kınadıklarını belirten Genel Başkan Yardımcısı Yalçın, “Demokrasinin dayanılmaz serbestliği ve insan haklan davasının sarhoşluğuyla milletimizin aklını bulandıranları uyarıyoruz. Bu tür sihirli ve zehirli fikirlerin arkasına sığınarak, mili birlik ve beraberliğimize kastedenler, resmen ihanet içindedir. Bundan sonra herkes safını tayin etmelidir. Şimdi sorulacak soru şudur: Türkiye'nin millî bütünlüğü mü, bir avuç eşkıyanın kabul edilemez ve gülünç talepleri mi önemlidir?” dedi.

ANKA