ANKARA (ANKA)- MHP Genel Başkan Adayı Ahmet Yılmaz, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, İstanbul’daki sel felaketi ve terör saldırıları için yaptığı açıklamalar dolayısıyla, “Muhteşem Başbakan” benzetmesinde bulundu.
Yılmaz yaptığı yazılı açıklamada, “Sel olunca Başbakan ve Belediye Başkanı suçlu mu olurmuş? Tek suçlu bulutlar, dereler ve sele kapılan insanlardır. Hatta yağmur çeken ormanlar da suçlu, kesmek lazım hepsini” dedi. “Terörist saldırı ve bölücü faaliyette Başbakan ve Hükümet suçlu olmaz, kim suçlu olur?” diye soran Yılmaz,"Kim suçlu? 20 yaşına kadar gözünün nuru gibi evladını büyüten ana-babalar suçlu” dedi. Yılmaz açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Sel oluyor suçlu kim ? Dereler ve bulutlar. Selde ölenlerin suçlusu da Azrail tabi ki. Sözde Kürt Açılımı ile büyük barış elde edilecekti edilemedi niye? Suçlu muhalefet ve dağda sınırda nöbet tutan askerlerimiz. Eğer orada nöbet tutmasaydılar şehit düşmeyeceklerdi. Mayın patlayıp askerimiz şehit oluyor Başbakana göre suçlu mayını döşeyen değil mayına basan Askeri aracın tekeri. Ekonomik kriz var, suçlu kim? Hükümet değil bize para vermeyen IMF ve özelleştirecek bir şeyi kalmayan milletimiz. Bölücü Kürtler çok üzgün kim suçlu? Sözde Kürt Açılımına karşı çıkan Türk milliyetçileri en büyük suçlu.
Bu ülkede suçsuzlar ise şöyle: 3 dönemdir İstanbul Belediyesini yöneten AKP ve Başbakan'ın hiç suçu yok. Yağmuru onlar mı getirdi ya da onlar mı dereleri var etti? İstanbul da deresiz olsaydı. Krizin suçsuzu ise, Krizi tahmin edip kur politikasını düzenleyemeyen ve özelleştirmelerle ülke kaynaklarını satan Hükümetin hiç suçu yok. Bölücülükte ise Mecliste Demokrasi mücahitleri olan DTP’nin tabii ki hiç suçu yok.Dağdaki terörist ne yapsın dağda zor şartlarda Askere kurşun sıkıyor o da suçsuz affedilmesi ve iş verilip bir de sinirlerini sakinleştirmek için eşler bulunması lazım kendilerine... Ve pek tabi en büyük suçsuz İmralı da karısından ayrı yaşamak zorunda bırakılan Öcalan ve onun bu durumuna içerleyen başbakandır. İşte biz şu anda dünyanın en muhteşem Başbakanı tarafından mutluluk içinde yönetilen bir ülkeyiz.” (ANKA)