ANKARA (ANKA) - TBMM'de bir basın toplantısı yapan Yeniçeri, ilk olarak partisinin kurucusu olan Alparslan Türkeş'i ölüm yıldönümü nedeniyle anarak başladı. Mahalli Seçimlerin yerel seçimden daha çok genel seçim havasında geçtiğini ifade eden Yeniçeri, seçim sonuçlarını 2011'de yapılan milletvekili genel seçim sonuçlarıyla karşılaştırdı. Yeniçeri, şöyle devam etti:
"Bu bağlamda AKP 2011 genel seçimlerinde aldığı yüzde 49.8 oyuna karşılık gelen toplam 21 milyon 399 oy almıştı. 2014 yerel seçiminde ise AKP yüzde 43.5'in karşılığı olan 19 milyon 455 bin oy almıştır. AKP 2011 seçimlerine göre 2 milyon 200 bin civarında bir oy kaybına uğramıştır. AKP'nin 2011 seçimlerinde aldığı yüzde 49.83'lük oy yüzde 43.30 civarlarına düşmüş olmasına karşın beklenti büyük olduğu için AKP için başarı sayılmıştır. Mukayeseler AKP'nin bir önceki yerel seçimde aldığı oylarla yapılarak AKP'nin oylarını yükselttiği gibi bir mesaj kamuoyuna verilmektedir. Aslında bu seçimlerde de vatandaş AKP'ye kısmi tepkisini gösterdi. AKP'nin oyları 2 milyon dolaylarında azaldı. Oy oranı da 2011'e göre 6-7 puan düşmüştür."
Seçimlerin flaş partisinin ise MHP olduğunu iddia eden Yeniçeri, "2011 genel seçimlerinde MHP'nin aldığı oy yüzde 13.30 olmasına karşın 2014 seçimlerinde bu oy yüzde 17.67 civarlarına ulaşmıştır. Hem de Ankara'da MHP oylarının yüzde 50'sinin, İstanbul'da ise yüzde 40'a yakın bir kısmının eski MHP'li adaylar ve diğer başka sebepler yüzünden CHP'ye gitmesine karşın MHP böyle bir sonucu almıştır" dedi. Yeniçeri ayrıca partisi toplam 26 ilde ikinci parti konumunda olduğuna da dikkat çekti.
Yeniçeri şöyle devam etti:
"2011 Genel Seçimlerinin ardından AKP'nin Yeni Türkiye ideali ile yeni bir Anayasa talebinin altında Tayyip Erdoğan'ın başkanlığına uygun bir Anayasa ile siyasi yapı dayatması vardı. Nitekim AKP'nin partiler arasında oluşturulan Anayasa Uzlaşma Komisyonu üzerinden uzunca bir zaman geçtikten sonra önce Başkanlık daha sonra Yarı Başkanlık sistemini dayatması ve ardından da Türk Usulü Başkanlık ve Siyasi Partili Cumhurbaşkanlığı tekliflerini getirmesinin arka planında bu vardı. AKP'nin Erdoğan sonrası ANAVATAN ve DYP gibi eriyerek yok olmaması için Tayyip Erdoğan'ın süper yetkilerle donatılarak Çankaya'ya çıkarılması amaçlanmıştı.
Muhalefetin iktidar partisinin oyununa gelmemesi üzerine AKP, uzlaşma komisyonundan çekildi ve amaçladığı sonuçta hâsıl olmadı. Kuveyt'te bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, heyetteki gazetecilere gündeme dair açıklamalarda bulunurken 'Cumhurbaşkanlığına adaylığım konusunu konuşmanın zamanı geldi' demiş. Cumhurbaşkanı seçimleri konusunda kendisinin ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın birbirlerine karşı 'sürpriz' yapmayacaklarını, 'oturup konuşarak karar vereceklerini' söylemiş. Gül, yolsuzluk iddiaları konusunda 'Hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde araştırmalı Varsa yolsuzlukla ilgili meseleler bunlar hukuki meselelerdir. Mahkemeler, prosedürler belli. Ortaya çıkacaktır' diyerek Türkiye'nin yeni gündemini işaret etmiştir. YSK'nın takvimine göre, Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunun 10 Ağustos Pazar günü yapılması bekleniyor. Bu tarihe dört ayı aşkın bir süre var. İlk turda adaylardan biri yüzde 50 cinin üzerinde oy alamasa en çok oy alan iki aday arasında ikinci tur seçim yapılacak seçimin tarihi de 24 Ağustos. Seçim takviminin ilk turdan 60 gün önce işlemeye başlaması gerekiyor. Bu da 10 Haziran tarihini işaret ediyor.
AKP 2011 seçimlerinde oyların yüzde 49, 8 ini yani 21 Milyon 399 oy almıştı. 30 Mart seçimlerinde ise sandıkta cumhurbaşkanlığı için yeterli ve umut verici bir rakama ulaşamamıştır. Çankaya'ya Erdoğan'ın birinci turda seçilme şansı yok denecek kadar azdır. Siyasi tablodaki 51 ilde il genel meclisi için ve büyükşehir statüsündeki 30 ilde belediye meclisleri için kullanılan oylar resmi açıkça ortaya koyar niteliktedir.Bu seçimlerde kayıtlı seçmen sayısı 52 milyon 695 bindi. Kesinleşmemiş rakamlara göre, kullanılan oy 46 milyon 510 bin, geçerli oy ise 44 milyon 725 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu şartlarda 10 ağustos tarihindeki ilk turda geçen Pazar günkü geçerli oy oranının tekrarlandığını varsayalım. Bu durumda Erdoğan'ın ilk turda seçilebilmesi için en az 22 Milyon 363 bin oy alması gerekiyor. Mevcut şartlarda AKP'nin oyu 19 milyon 455 bin olduğunu göre Erdoğan'ın 2 Milyon 900 bin eksiği var demektir.
AKP'nin Cumhurbaşkanlığı için üç milyona yakın oya ihtiyacı vardır. Bunun BDP ile yürütülen işbirliği bağlamında telafi edilmesi mümkün değildir. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Tayyip Erdoğan'ın işinin kolay olmadığı hatta muhalefet hata yapmazsa kendisinin Çankaya' ya çıkmasının mümkün olamayacağı da açıktır."