Yaralı Yüz (Scarface)-özellikle Tony ve Manny’nin sahile yakınken çekilmiş sahnelerini- veya Kanun Namına (Miami Vice) filmlerini daha önce izlediniz mi? Cevabınız evet ise, o halde Miami’nin nasıl bir yer olduğunu kısmen biliyorsunuz demektir. Miami, güneşli hava, turkuaz deniz, beyaz kumda uzanan palmiye ağaçları ve sadece keyfine düşkün olarak adlandırılabilecek bir yaşam tarzına eşittir. Özet olarak Miami işte böyle bir yer. Peki, Miami’ye geldiğinizde ne yapacaksınız? Her şeyden önce Miami Sahili'nin zevki ve manzarasının tadını çıkarmak isteyeceksiniz. Anakaranın önüne sıralanmış birçok bariyer ada (bazıları insan eliyle inşaa edilmiştir) ile beraber Miami Sahili kendi yerel yönetimine sahiptir. Çok uzun bir süreden beri ülkenin ilk ve en önemli sahil merkezidir. Bunun yanında Haulover Sahili, South Sahili ve Virginia Key Sahili (kuzeyden güneye doğru) en önemli sahilleridir. Miami Şehir Merkezi'ne doğru yola çıkın, Biscayne Bay manzarası ile akılalmaz Bayfront Park’ı keşfedin veya Miami Sanat Müzesi’ne gidin. Lüks markalarla alışverişin tadını çıkarın ve hepsini mükemmel bir Latin yemeği ile sonlandırın. Şehir merkezinden biraz uzaklaştığınızda ise, büyük bir bataklık arazi, orman ve çayırlardan oluşan Floride Everglades’i bulacaksınız.