2008-2009 yılında Galatasaray'ı yöneten Michael Skibbe, sarı-kırmızılı takımda geçirdiği günleri anlattı ve "2 yıl maaşımı alamadım" ifadelerini kullandı. Alman hoca ayrıca, sarı-kırmızılıların şu andaki kadrosunu da eleştirdi.
Oyuncular ve tüm teknik adamları yurt dışına gitmeye ve farklı kültürleri tecrübe etmeye cesaretlendiriyorum. Yurt dışınd çok güzel ve heyecanlı zamanlar geçirdim, aynı zamanda kendimi geliştirdim. Almanya'ya dönünce, Türkiye'deki ya da Yunanistan'daki şartlardan ne kadar farklı şartlar olduğunu gördüm.
"G.SARAY'IN 11'İNDE TÜRK YOK"
Almanya'da gençlere daha fazla para ve enerji harcanıyor. Türkiye'de çok, çok daha az yetenek geliyor. Eski kulübüm Galatasaray'ın PSG maçındaki 11'ine baktım ve bir tane bile Türk oyuncu olmadığını gördüm. Bu çok talihsiz bir şey. Planlamada sorun olduğu ve geleceğin net olarak görülmediği belli. Çoğunlukla günlük planlar yapılıyor. Galatasaray'da düzenli oynayan oyuncuların çoğu 30 yaş ve üzerinde.
"YÖNETİCİLER TAKIMA KARIŞIYORDU"
Galatasaray'dayken 'disinlinsizlik var' sözüm oyunculara bir saldırı değildi. Aksine idmanlar hep yüksek seviye ve profesyonel sınırlar içindeydi. Disiplinsizlik sözüm daha çok Türkiye'deki yöneticilereydi. Disiplin istiyorlar ancak kendileri disiplinli davranmıyorlardı. Birçok yönetici takımın dizilişine ve kadroya karışıyordu. Böyle yönlendirilmeyi umursamıyordum ancak kimin oynayacağı ya da oynamayacağı konusunda fikirlerim çok netti.
"OYNATMA DİYORLARDI"
Her zaman kendi tercihlerime sadık kaldım. Yine de yöneticilerle yaptığımız bu konuşmalar oldukça yorucuydu. Söyledikleri ve benim en favori sözüm: "O oyuncuyu kullanamazsın çünkü sözleşmesini uzatmadı. Ya da bizi dava etti."
"2 YIL PARAMI VERMEDİLER"
Galatasaray bana 2 yıl para vermedi. Eğer 3 ay maaşını alamazsan, kulübü dava edebilirsin. Ancak bu durum Türkiye'de çok yaygın ve planlı bir iş yapmayı imkansız hale getiriyor. Galatasaray'da birkaç yüz bin euro alacağım vardı. Galatasaray'da yöneticiler sürekli, 'lütfen bizi dava etmeyin, paralarınızı alacaksınız' diyorlardı. 2011 yılında Frankfurt'tan ayrılığınca benim birikmiş maaşımı ödediler. Eskişehirspor'dan da kulübü dava edip ayrılmak zorunda kaldım.
"TRANSFERLERDE BÜYÜK HATALAR"
Türk kulüplerindeki kötü ödeme alışkanlığının asıl nedeni, genellikle oyuncu transferlerinde yapılan büyük hatalar ve ödenen yüksek rakamlar. Finansal olarak akış çoğunlukla sürdürülebilir değil. Yöneticiler genellikle iyi insanlardı ve iyi ilişkilerim vardı, şu anda bile İstanbul'da onlarla buluşup, yemek yiyorum. Bu yüzden ben onları dava etmedim. Paramı eninde sonunda alacağımı düşünüyordum.