ANKARA (İHA) - Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, din istismarı gibi toplumu ayrıştıran unsurlar üzerinden siyaset yapmayacaklarını belirterek, "Gerekirse biz bedel ödeyeceğiz, milletimize bedel ödetmeyeceğiz" dedi.
AK Parti, kuruluşunun 1. yıldönümünü Bilkent Otel'de düzenlenen bir törenle kutladı. 'Herşey Türkiye İçin' sloganıyla düzenlenen törene; AK Parti Kurucular Kurulu üyeleri, milletvekilleri, il başkanları ve çok sayıda partili katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törende, ilk olarak 'AK yürüyüş' başlıklı bir sinevizyon gösterisi sunuldu. Daha sonra kürsüye gelerek uzun bir konuşma yapan Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin vizyonunu ve hedeflerini anlattı. Erdoğan, AK Parti'nin 3 Kasım seçimlerinde yüzde 50 oy almayı hedeflediğini söyledi. AK Parti'nin bundan bir yıl önce ışık yaktığını kaydeden Erdoğan, tarihi yolculuklarının Türk halkı için umut haline geldiğini savundu. AK Parti'nin kimi analizlerde ele alındığı gibi bir reaksiyon olarak doğmadığını vurgulayan Erdoğan, partinin halkın talep ve beklentilerini karşılayan, özgün bir aksiyon olarak hayat bulduğunu ifade etti. Konuşmasında, Adnan Menderes'in sözünü hatırlatarak, siyasetin 'ateşten gömlek giymek' olduğuna işaret eden Erdoğan, "Ateşten gömlek giymeye rağmen, yanmadan olabilmek ve pişebilmektir. Üzerimize aldığımız ateş, bir şafaktan başka bir şafağa, bir yandan 23 Nisan 1920'den sonsuza kadar taşıyacağımız, öte yandan 1946'dan 14 Ağustos 2001'e taşıdığımız bir ışıktır. Bu nedenle AK Parti'nin misyonu aynı 29 Ekim 1923 heyecanıyla, bu ışığın ülkemizin her santimetrekaresine kadar her insanına ulaşmasını sağlamaktır" diye konuştu.
AK Parti'nin kimliğini 'muhafazakar demokrat' olarak açıklayan Erdoğan, partinin üzerindeki sorumluluğun farkında olduklarını söyledi. "Bizler omuzlarımızdaki yükün ağırlığının ve taşıdığımız emanetin kıymetinin farkındayız" diyen Erdoğan, tüm çabalarının bu yükü emanete halel getirmeksizin yarına taşımak olduğunu bildirdi.
"DİN İSTİSMARI YAPMAYACAĞIZ" Erdoğan, 3 Kasım 2002 tarihinde yapılacak erken seçimle birlikte Türkiye'nin kısır döngüden ve içine düştüğü durumdan çıkma iradesini göstereceğini ifade etti. Kimsenin yılgınlığa kapılmamasını isteyen Erdoğan, AK Parti'nin seçimlerde birinci parti olacağını iddia etti. Partililere seslenerek, "Şimdiden 4 Kasım bayramınız kutlu olsun" diyen Erdoğan, partisinin Türkiye perspektifini ulusal bütünlük ve Türkiye'nin istikrarı, toplumsal huzur ve güven, toplumu ayrıştıran değil, toplumu birleştiren dinamiklere önem veren, özen gösteren bir siyaset anlayışı ve Türkiye'yi yüceltme iradesi olarak açıkladı. Türkiye'nin birinci ligde oynamayı hak eden bir ülke olduğunu anlatan Erdoğan, iktidara geldiklerinde, 'küme düşen' Türkiye'yi yeniden birinci lige çıkaracaklarını söyledi. İktidara geldiklerinde uygulayacakları projelerin ana çerçevesini de çizen Erdoğan, öncelikle ulusal uzlaşmayı ve toplumsal güveni sağlayacaklarını kaydetti. Adaleti, kalkınmayı, yeni bir ekonomik yapılanmayı, devlette yalın yönetimi, yerel yönetimlerin güçlendirilmesini, nitelikli eğitimi, etkin dış politika anlayışını hayata geçireceklerini anlatan Erdoğan, toplumu birleştirici siyaset yapacaklarının mesajını verdi. Erdoğan, "Cumhuriyet ve demokrasi, ulusal bütünlük ve Türkiye'nin güvenliği, adalet ve hukukun üstünlüğü, milli sembol ve değerler, laiklik, teşebbüs ve örgütlenme özgürlüğü, temiz ve dürüst yönetime vurgu yapacağız ve bunları gerçekleştireceğiz. Buna karşılık toplumu ayrıştıran, siyasetin itibar kaybına uğramasına yol açan, istikrarı bozan, güven bunalımını besleyen, yönetim ile toplum arasındaki mesafeyi açan din istismarı gibi ayrıştırıcı unsurlardan uzak durmak ve toplumu bunlardan korumak gerekir" diye konuştu. AK Parti'nin toplumu ayrıştıran unsurlar üzerinde siyaset yapmayacağını kaydeden Erdoğan, "Gerekirse kendimiz bedel ödeyeceğiz ama milletimize bedel ödetmeyeceğiz. Toplumun vicdanını kanatacak kararlara ortak olmayacağız. Eleştiriye ve özeleştiriye kapalı olmayacağız" dedi.
"TEK TELAŞLARI 'AK PARTİ'NİN ÖNÜNÜ NASIL KESERİZ' DÜŞÜNCESİDİR" Konuşmasında AK Parti'ye yönelik eleştirileri de cevaplayan Erdoğan, sürekli üretilen kaygı ve korkuların, korkudan beslenenler tarafından ortaya atıldığını ileri sürdü. İttifak arayışlarına sert tepki gösteren Erdoğan şunları söyledi:
"3 Kasım'a giderken iki yakaları bir araya gelmiyor. Kim kiminle bir araya gelecek, kiminle ittifak yapacak, AK Parti'nin önünü nasıl kesecekler? Hep bunun telaşındalar. Millet yeni bir umudu 3 Kasım'da filizlendirecektir. Can havliyle milletten kaçmanın yolunu arıyorlar ama bulamıyorlar. Kamuoyu desteğini bölüyorlar, çıkarıyorlar yine de toplamları bir yekün etmiyor. Ölüm cezasını kaldırmaya 'evet' diyorlar, siyasi yasakları kaldırmıyorlar. Bizi kimse yolumuzdan döndüremez. Allah'ın izni ile iktidara geleceğiz, yeter ki millet iradesinin önüne tazyik ve baskı yapılmasın."
AK PARTİ'NİN SANDALYE SAYISI 55 OLDU Erdoğan'ın konuşmasının ardından partiye katılımlar gerçekleşti. Ankara Bağımsız Milletvekili Cemil Çiçek, İstanbul Bağımsız Milletvekili Azmi Ateş ve 9 Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi eski Dekanı Prof. Dr. Mehmet Aydın, AK Parti'ye katıldı. Çiçek ve Ateş'in katılımıyla AK Parti'nin TBMM'deki sandalye sayısı 55'e yükseldi. Erdoğan'ın rozetleri takmasının ardından kürsüye gelen Prof. Dr. Mehmet Aydın, düşüncelerini "Bu çatı altında çok sevap işlenecek" diye özetledi. Ateş de, AK Parti'ye katılarak mutlu bir evlilik yaptığını söyledi.