Milletin iradesine kast eden herkesin karşısındayız

Ülger, açıklamasında, dünya coğrafyasında haksızlığa uğrayan her bireyin, zulme uğramış her mazlumun yanında olduklarını, Allah’ın yarattığı insanoğluna kim haksızlık etmişse onun da karşısında olduklarını söyledi.

Bugün dünya üzerinde zulme en çok uğrayan Müslümanları andıklarını ifade eden Ülger, “Dünyanın en adaletsiz savaşının yaşandığı Suriye’de, seçilmiş hükümete karşı darbe yapılan Mısır’da, ambargo altında inleyen Gazze’de, mezhep savaşına sürüklenen Irak’ta ölen mazlum kardeşlerimizin adını anmak için buradayız. Yurtlarından sürülmüş Myanmarlıların, toprakları gasp edilmiş Doğu Türkistanlıların sesini duyurmak için buradayız. Dini, inancı, milleti, mezhebi, ülkesi, ideolojisi ne olursa olsun milletin iradesine kast eden her kesime ve hey eyleme karşıyız ve karşısındayız. “ dedi.

Genç Memur Sen üyeleri olarak, ayrım yapmaksızın çıkarları değil hakkı ve adaleti üstün tutan yeni bir dünya istediklerini ifade eden Ülger, şöyle devam etti: “Türkiye’deki gençler olarak dünya gençliğini insan ihlallerine karşı sonuna kadar direnmeye, onurlarına, tercihlerine ve seçimlerine sahip çıkmaya çağırıyoruz. Rabia-tül Adeviyye Meydanında yapılan katliama tanık olan ve bu zulme isyan eden biz gençler kendimiz Rabia Kuşağı olarak adlandırıyoruz. Rabia Kuşağı olan bizler daima adaletin, hürriyetin, meşruiyetin, insan haklarının savunucusu olacağız. Bu değerlerin karşısında duran tüm düşünce ve hareketlerle de her ne pahasına olursa olsun mücadele edeceğiz. Katliamların üzerinden 100 gün değil 100 yıl da geçse mazlumun yanında olmayı sürdürerek, hakkı haykıracak, insanlığı ayakta tutabilmek için görevde olacağız. Türkiye’nin en büyük sevil toplum kuruluşu olan memur Sen’in gençliği olarak diyoruz ki, Dünya insan hakları gününde tüm batı ülkeleri İslam coğrafyasında yaşanan zulme, adaletsizliğe ve katliamlara sessiz kaldı ama siz sessiz kalmayın. Sesinizi İnsan Hakları gününde duyurun. Katliamlar olmasın dünyada, ölümler olmasın.”