CHP Bursa Milletvekili, TBMM Milli Savunma Komisyonu Üyesi Turhan Tayan, son yıllarda Türk Silahlı Kuvvetleri’nde (TSK) görev almak için yeterli başvuruların yapılmadığını söyledi. Tayan, polis olmak isteyenlerin başvurularında ise rekor artışlar görüldüğünü ifade etti.
TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesinde değişiklik içeren Sözleşmeli Erbaş ve Er Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nın kabul edildiği komisyonda konuşan Tayan, silahlı kuvvetlerde görev almak isteyenlerin azaldığını savundu.
Tayan, şu görüşlere yer verdi: “Sözleşmeli erbaş ve er temini Temmuz 2011 tarihinde başladı. 15 bin kişilik kadroya karşılık bugüne kadar ancak bin 207 sözleşmeli erbaş ve er göreve başladı. Niye başvuru yapmıyorlar? Niye sözleşmeli erbaş ve erler ayrılıyorlar? Muvazzaf subaylar niye Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ayrılmayı tercih ediyorlar ve niye polis olmak isteyenlerin başvurularında rekor artışlar oluyor, neden? Güvenlikse güvenlik, silahlı kuvvetse silahlı kuvvet, üniformaysa üniforma, neden TSK’dan kaçış var? Ne oldu, son yıllarda ne değişti? Hepsi bizim güvenlik kuvvetlerimiz. Hepsi bu milletin evladı değil mi, ne değişti? Polis sayısını birdenbire arttırma gayretlerinin anlamı ve hedefi nedir?”
“35. MADDENİN KALDIRILMASI BİR GELİŞMEDİR”
CHP olarak darbelere, ihtilallere, muhtıralara, mektuplara şiddetle kaşı oldukları belirten Tayan, şöyle devam etti: “Siyaset yapan, siyasi hakların onurunu yaşayanlar darbelere, demokrasi dışı müdahalelere arka çıkamaz. Ülkeyi idare edenler mümkün olduğu kadar darbe ortamlarını yaratmamaya dikkat etmelidirler. İhtilalin hukuku olmaz. Darbe teşebbüsü, gerçekleşirse meşru olur. Kendi hukukunu yaratır. Başarılı olamazsa faturasını kellesiyle öder. Geçmişte örnekleri vardır. Darbeler yasalarla önlenmez. Darbe yapmak isteyenler dünyada her zaman bahane, sebep bulmuştur. Her şeye rağmen TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35’inci maddesinin kaldırılması sembolik de olsa bir gelişmedir, destekliyoruz.”
“EMASYA ÇELİŞKİSİ”
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin vazifesinin yeniden belirlendiğini hatırlatan Tayan, şunları söyledi: “Sadece yurt dışından gelecek tehdit ve tehlikelere karşı Türk vatanını savunmak” olarak görüyorsunuz. Peki 16’ncı maddede bunu öngördünüz, 14’üncü madde de ise İl İdaresi Kanunu’nun 11’inci maddesinin ‘d’ fıkrası ile yeni bir EMASYA anlaşması yapıyor ve toplum olaylarında askere vazife veriyorsunuz. Bunu nasıl izah edeceksiniz? Yani aynı tasarı ile peş peşe 2 madde birbiriyle çelişiyor, sırıtıyor. Dünya gerçeklerine aykırı bir felsefe, askere terörle mücadele görevi vermeyecek misiniz? Temenni etmeyiz ama dünyada olup bitenler gösteriyor ki yurt içinden gelebilecek tehlikeleri göz ardı edemeyiz.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz