"Minik Leyla cinayeti"nde savcı esas hakkındaki mütalaasında 3 sanığa ağırlaştırılmış müebbet talep etti

AĞRI (AA) - Ağrı'da, kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in ölümüne ilişkin biri tutuklu 7 sanığın yargılandığı davada, aralarında maktulün amcasının da olduğu 3 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve 14 yıla kadar hapis cezası talebinde bulunuldu.

Leyla Aydemir'in ölümüne ilişkin amca Yusuf Aydemir'in de aralarında bulunduğu 7 sanığın Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı davaya ilişkin cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki 7 sayfalık mütalaasını mahkemeye sundu. Savcı mütalaasında, 15 Haziran 2018'de Nihat ve Şükran Aydemir çiftinin kızı Leyla ile birlikte Bezirhane köyüne bayram ziyareti için gittikleri, köyde Leyla'nın bir anda kaybolduğu ve bulunması amacıyla İl Jandarma Komutanlığı ekiplerine haber verilmesi üzerine soruşturma başlatıldığı hatırlatıldı.

Sanık B.D. hakkında değerlendirmede bulunulan mütalaada, baba Nihat ile B.D. arasında B.D'nin oğlunun Kanada'ya gönderilmesi meselesinde para kaynaklı eskiye dayalı husumet olduğu, bu durumun Yiğit kod adlı tanığın beyanlarıyla örtüştüğü, B.D'nin aralarında husumet nedeniyle bir kaç yıl önce Nihat'a "Yemin olsun ben sana ciğer acısı yaşatacağım, ben seni ciğerinle terbiye edeceğim." şeklinde sözler söylediğinin belirtildiği yer aldı.

Mütalaada, tanık beyanlarına göre Yusuf Aydemir ile B.D'nin ara sıra taziye evinden ayrılıp tekrar döndükleri, B.D'nin taziye evinden kendi evine gidip geldiği, Leyla'nın B.D'nin evinin önünden kaybolduğunun anlaşıldığı ve B.D'nin Leyla'nın kaybolma anından bulunma anına kadar hayatın olağan akışına aykırı davranarak şüphe uyandırdığı bildirilerek, tanık beyanları ile cesedin bulunduğu sırada Yusuf Aydemir ile B.D'nin görüşme gerçekleştirdiklerinin tespiti bir arada değerlendirildiğinde B.D. ile Yusuf Aydemir ve M.A.A'nın fikir ve eylem birliği içerisinde asli fail olarak atılı suçu işlediklerine dikkat çekildi.

Yusuf Aydemir hakkında değerlendirme yapılan mütalaa, şöyle devam etti:

"Nihat ile Yusuf Aydemir arasında miras ve alacak meselesi yüzünden husumet olduğu, geçmişte zaman zaman bu meseleler yüzünden tartışma yaşandığının anlaşıldığı, Yusuf Aydemir'in sanık B.D. ile yakın arkadaşlığının olduğu, maktul Leyla'nın kaybolduğu gün taziye evinde sanık Yusuf ve B.D'nin sürekli bir yerlere gidip tekrar döndüğü ayrıca Leyla'nın kaybolma anında Yusuf Aydemir ile B.D'nin taziye evinde olmadığı, maktul Leyla'yı sanık Yusuf'un ortadan kaybolduğu yere doğru yönlendirdiği ve Leyla'nın kaybolmadan önce sanık Yusuf'un yanında olduğu tanık beyanlarından anlaşıldığı, Yusuf'un kayda alınan TAPE kayıtlarında kolluk görevlileri ile ilgili olarak onlara bir şey anlatmadığına ve kimsenin anlatmamasına yönelik ve kolluk ekiplerine dikkat edilmesi yönündeki konuşmalar tespit edildi."

Mütalaada sanık M.A.A. hakkında ise tanık beyanlarına göre sanığın Leyla'yı alarak diğer sanık A.A. ve Y.A. çiftinin evine bıraktığı anlatılarak "Maktulün cesedine ulaşıldığı sırada kolluk ekiplerince tutulan tutanağa göre cesedi jandarma ekipleri dışında kimsenin görmemesine rağmen sanığın Leyla'nın kıyafetsiz olduğunu, kıyafetlerinin arayacağını ekiplere bildirdiği, maktulün cesedi etrafında alınan güvenlik önlemlerine ve dosyadaki tanık beyanlarına göre sanığın maktulün kıyafetsiz bulunduğunu bilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, maktulün bulunması için çalışan görevlileri yanılttığı ve yanlış yönlendirdiği değerlendirilmiştir." ifadelerine yer verildi.

Mütalaada, Yusuf Aydemir, M.A.A. ve B.D'nin fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek "çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme" ve "iştirak halinde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 4 yıldan 14 yıla kadar hapis cezası istendi. Y.A. ve eşi A.A'nın da "aynı suçlara yardım etme iradesiyle hareket etmekten" müebbet hapis ve 2 yıldan 7 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.

Baba Nihat ve anne Şükran'ın yargılama aşamasında şikayetlerinden vazgeçmelerine rağmen 5 sanığın üzerlerine atılı suçların şikayete bağlı olmadığı, resen harekete geçilerek soruşturulan ve kovuşturulan suçlardan olduğuna dikkat çekilen mütalaada, amca M.A. ve H.D'nin atılı suçu her türlü şüpheden uzak bir şekilde somut verilerle işlediklerini gösteren kesin deliller bulunmadığından beraatlerine karar verilmesini talep etti.

Savcı ayrıca mütalaasında sanık Yusuf Aydemir'in tutukluluk halinin devamına ve diğer sanıklar M.A.A, B.D, A.A. ve Y.A'nın hükmen tutuklanmalarını talep etti.

- Olay

Ağrı'da 15 Haziran 2018'de Ramazan Bayramı dolayısıyla ailesiyle dedesine ziyarete gittiği Bezirhane köyünde kaybolan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in bulunması için çalışma başlatılmıştı.

Çalışmalar kapsamında ekiplerce bölgedeki dere yatakları, sazlık alanlar, otla kaplı araziler, köydeki metruk yapılar, tandır evleri, ahır ve çocuğun gidebileceği bütün alanlar, kadavra köpekleri de kullanılarak aranmıştı.

Leyla Aydemir'in cesedi, kaybolduktan 18 gün sonra köye 2 kilometre mesafede, kent merkezine giden yolun yakınında akarsu kenarındaki ağaçların arasında bulunmuş, vücudunda darp ya da yara izine rastlanmayan Aydemir'in cenazesi Bezirhane köyünde defnedilmişti.

Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Leyla Aydemir'in ölümünden sorumlu tutulan baba Nihat Aydemir'in tutuklu bulunan kuzeni M.A.A'nın da aralarında olduğu 7 sanık hakkında "çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "iştirak halinde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan da 14'er yıla kadar hapis cezası verilmesi istenmişti.