Ukrayna’da askeri test pilotu olan Petro Motsar (80), emekli olduktan sonra eşi Larysa Motsar ile ara ara geldikleri Türkiye’ye yerleşme kararı aldı. Antalya’nın Alanya ilçesine yerleşen ve kentte yatırım da yapan çift, korona virüse yakalandı. Durumu ağırlaşan Petro Motsar, korana virüs nedeniyle yaşamını yitirdi. Petro Motsar’ın vefatının ardından ilk eşinden olan oğlu Oleg Motsar ve Larysa Motsar mirasçıları olarak mal varlıklarını paylaştı. Bir gün markete giden Larysa Motsar, kartının geçersiz olduğunu öğrenmesiyle büyük şok yaşadı. Avukatını arayan Larysa Motsar, kendisine kalan mirasın eşinin 2,5 milyon dolarlık borcu nedeniyle el değiştirdiğini öğrendi.
Alacaklının kendilerinin getir-götür işlerini yaptığı bir kişi olduğunu iddia eden Larysa Motsar, kocasının herhangi bir borcu olmadığını ve bu durumun Petro Motsar’ın ilk eşinden olan oğlu Oleg Motsar bağlantılı olacağını ileri sürmüştü.
Suçlamalarla ilgili şu anda Rusya’da bulunan Oleg Motsar, avukatı aracılığıyla açıklama yaptı. Motsar’ın avukatı Halil Girkin, Larysa Motsar’ın 2017 yılında Petro Motsar’ın bakıcısı olduğunu ve 2019 yılında kendisini kandırarak evlendirdiğini ileri sürdü. Girkin, “Bir şekilde kandırıp kendisiyle evlendirmiştir. Kendisini götürüp imza attırmıştır. Aslında bakıma muhtaç bir insan, belki hür iradesi dışında kadınla evlenmek zorunda kaldı. Orasını tam olarak biz de bilemiyoruz. O da açığa çıkacaktır” dedi.
Getir-götür yaptığı iddia edilen kişinin Petro Motsar’ın iş ortağı olduğunu belirten Girkin, açıklamasına şöyle devam etti: “Hem Ukrayna’da hem Türkiye’de ortak işleri olmuştur. Kendisinin gerçekten 2,5 milyon dolar alacağı vardır. Bu alacak ortak işlerden kaynaklıdır. Aynı şekilde Oleg Bey'e hem de babasının eşi Larysa Hanım'ın kendisinin daha önceki evliliğinden olan kızına gönderdiği paralar vardır. Ortak işlerden dolayı olan paranın toplamı 2 milyon 500 bin dolardır. O yüzden Petro Bey, getir-götür yaptığı iddia edilen iş adamına 2,5 milyon dolarlık senedi vermiştir. Larysa Hanım'ın iddia ettiği gibi haksız ya da hukuksuz bir icra takibi yoktur. Larysa Hanım, Petro Bey öldükten sonra Ukrayna’ya gidip Petro Bey hakkında veraset ilamı almıştır. Aldığı zaman da sadece mirasçı olarak kendini ilan etmiştir. Oradan aldığı ilanla da Türkiye’ye gelip veraset ilanını tanıma tenfiz yaparak bütün mal varlığını üzerine geçirmiştir.
Türk hukuk sisteminde başka bir mirasçı var mı diye sorulur. Nasıl Ukrayna’da beyan etmediyse, Türkiye’de de ‘bir oğlu var, nerededir, ne yapar, kendisini tanımıyorum, bilmiyorum’ gibi mahkemede beyanda bulunmuştur. Aslında Oleg Bey'in varlığını bilmekte ve cenazede birlikte olduğu fotoğrafı vardır. Birçok kere Ukrayna ve Türkiye’de Oleg Bey'i ağırlamıştır. Mahkemede Oleg Bey'in araştırılmasına gitmeden veraset ilamını vermiştir. Taşınır mallar tamamen Larysa Hanım'a, taşınmazlar ise kendisi ve Oleg Bey arasında paylaştırılmıştır. Burada Larysa Hanım'ın yaptığı tamamıyla Oleg Bey'in hakkını yemektir. Müvekkilim kendisi hakkında dava açmayı düşünmektedir. Zaten taşınır mal dediğimiz, bankadaki paralar, evde bulunan altın ve dövizler ya da araçlar tamamıyla Larysa Hanım'ın üzerine geçmiştir. Oleg Bey bunun için hukuki yollara başvuracaktır.”
Müvekkili Oleg Motsar’ın babasının iş ortağını uzun süredir tanıdığını da ifade eden Avukat Girkin, “Oleg Bey'in kendisi de tamamen babasının iş ortağına olan borcunu kabullenmektedir. Bu iş ortağı dediğimiz kişi, Oleg Bey ve Larysa Hanımla da daha önce birçok kez görüşüp bu alacağını dile getirmiştir. Larysa Hanım nedense iddia ettiği bu iş insanıyla ilgili kendisinin hiç mal varlığı olmadığını, Petro Bey'in çok zengin olduğunu, kimseye asla borcu olmadığını söylemekte. Bu iş insanı dediğimiz kişinin mal varlığı, Petro Bey'in mal varlığının en az 3-5 katıdır. Larysa Hanım bütün mal varlığını üzerine almaya çalışmakta, bunu da yapamayınca bu icra takibine de haksız olarak itiraz etmekte” dedi.
Eşinin bu kişiye borcu olduğuna inanmayan ve dolandırıldıklarını düşünen Larysa Motsar, avukatı aracılığıyla mahkemeye başvurmuş, kocasının birinden borç alma ihtiyacı olmadığını belirten Motsar, “Dava sonuçlandıktan sonra alışverişe gittiğimde kartımın geçersiz olduğunu öğreniyorum. Bakiye sorguladığımda hiç para göremedim ve avukatımla görüştüm. Avukatımdan eşimin 2,5 milyon dolar borçlu olduğunu ve bundan dolayı dava açıldığını öğrendim. Bu 2,5 milyon dolarlık borcun bizim arkadaş bildiğimiz, bize yardım eden kişiye olduğunu öğrendim. Bunu öğrendikten sonra şoke oldum. Çünkü bize yardımcı olan biriydi. Biz Türkçe bilmediğimiz için bize yardımcı oluyordu. Bazı daireleri aldığımızda da bize yardımcı olmuştu. Benin kocam kimseye borçlu olmayacak kadar zengindi. Hiçbir zaman nakit paraya ihtiyacı olmamıştı. Hiçbir şekilde ondan para aldığını düşünmüyorum” demişti.