Türk Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından, Türkiye'nin idam kararlarını kınamasını eleştiren açıklamanın ciddiye alınmasının söz konusu olmadığını belirtti.
Bilgiç açıklamasında "Mısır Dışişleri Bakanlığı'nca 4 Şubat günü yapılan açıklama, devlet yönetimi anlayışı silah-baskı-zulüm üçgenine dayanan Mısır darbe yöneticilerinin trajikomik çabalarından bir yenisini teşkil etmektedir. Mısır'ın, zulüm ve istibdadı bir idare şekli sanan mevcut yönetiminin, temel hak ve hürriyetleri benimsemiş çağdaş demokrasiler ile ortak hiçbir yönü olmadığı aşikârdır” dedi.
Mısır Dışişleri'nin açıklaması
Mısır Dışişleri Bakanlığı 4 Şubat'ta yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Mısır'da son olarak 183 Müslüman Kardeşler üyesine verilen idam kararına yönelik eleştirisini değerlendirmiş; Türkiye'nin bugüne kadar Mısır'la ilgili yaptığı açıklamalara yorum yapmaktan kaçındığını ancak artık cevap verileceğini belirtmişti.
Türkiye'nin Müslüman Kardeşler'e destek verdiği iddiasıyla eleştirildiği açıklamada, "Türk Dışişleri Bakanlığı kendi ülkesinin içişlerindeki sorunları belirlemeli ve burnunu ait olmayan yerlere sokmaktansa bu sorunları çözmek için çalışmalıydı. Türk hükümeti mevcut insan hakları karnesiyle, başkalarına ders verecek pozisyonda değildir” denmişti.
‘Ciddiye alınması söz konusu değil'
Türk Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Mısır'daki darbe yönetiminden yapılan yazılı açıklamanın, ‘tepkilerini ortaya koyan birçok ülke ve uluslararası örgüt arasından Türkiye'yi kendisine yakışan bir üslupla hedef alması, içine düştüğü acz ve kompleksin derinliğini gösterdiğini' vurguladı:
"Mısır'daki baskı rejiminin hukuku ve insan haklarını hiçe sayan, vicdanlara sığmayan uygulamaları pek çok ülke ve uluslararası kuruluş tarafından da kınanmaktadır. Son 183 idam kararı da diğerleri gibi uluslararası toplumun tepkisine yol açmıştır. Dolayısıyla, Mısır'ın yaptığı açıklamanın ciddiye alınması söz konusu değildir. Türkiye'nin gerek gücünü tarihin derinliklerinden alan görgü ve gelenekleri, gerek bölge ve uluslararası camia içinde üstlendiği konum ve sorumluluklar, böylesine zavallı bir teşebbüssü muhatap almasına imkân tanımamaktadır.”
Açıklamada Türkiye'nin Mısır halkının yanında olacağı tekrarlandı:
"Kahire'deki darbeci zihniyet ne yalanlar uydurursa uydursun, Türkiye Mısırlı kardeşlerimizin barış ve refahı yönündeki ilkeli tutumunu sürdürecektir. Bu çerçevede, Mısır'da demokrasiye tam anlamıyla geri dönülmesine, kardeş Mısır halkının özgür iradesinin siyasi ve toplumsal hayata tam olarak yansıtılmasına ve ülkede ancak bu şekilde kalıcı ve sürdürülebilir bir istikrar, güvenlik ve huzur ortamının sağlanabileceğine dair görüşlerimizi yüksek sesle söylemeye devam edeceğiz.”
Mısır ile yakınlaşma için şartlarMısır'ın seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin Temmuz 2013'te darbe ile devrilmesinin ardından Türkiye ile Mısır'ın diplomatik ilişkileri maslahatgüzar seviyesine indirilmişti.Ocak ayında Al Jazeera'ye bilgi veren üst düzey bir devlet yetkilisi Mısır'la donmuş ilişkilerin yeniden ısınması için Türkiye'nin iki şartının olduğunu söyledi. Buna göre ilk olarak Mısır'da tutuklu bulunan siyasi tutukluların salıverilmeye başlanması ve Mısır'daki tüm siyasi partilerin aktif siyasete dönmesi için kanalların açılması.22 Aralık'ta Al Jazeera'ye konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da, 'Türkiye olarak bizim özellikle Mısır'la da, Körfez ülkeleriyle de, Kuveyt ile de, Ortadoğu'daki tüm ülkelerle iyi, dostane, anlayışa dayanan bir beraberliğe, dış politika bakımından ihtiyacımız var' demişti.Ancak Mısır'da art arda verilen idam kararları sonrasında karşılıklı olarak bu sert açıklamalar geldi.
Kaynak: Al Jazeera
‘Herkesi memnun etme çabası hataydı'
‘Paralel yapı herkesle ittifak yapar'