Miyop sonradan ortaya çıkıyor

MALATYA (İHA) - Malatya Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları ve Cerrahisi Uzmanı Op.Dr. Mete Açıkgöz, miyopun gözün önden arkaya olan ekseninin uzaması sonucu ortaya çıkan refraksiyon kusuru olduğunu söyleyerek, "Miyop doğumda nadir görülür ve çocuk büyüdükçe ortaya çıkmaya başlar" dedi.

Op.Dr. Mete Açıkgöz, doğuştan olan yüksek miyopilerin genellikle -10 veya daha fazla diyoptrilik bir kırılma kusuru olduğunu belirterek "Bu hastalar yakınındaki dışında görsel dünyadan bihaber gibidir, fakat gözlerinden 1- 2 metre uzakta tutulan küçük objelere odaklama yoluyla genellikle normal bir görmeye sahip olurlar. Bu miyopi genellikle ilerleyici değildir. Doğuştan olan yüksek miyopiler de gözün önden arkaya olan uzaklığı normal. Burada kusur korneanın aşırı dik olmasındandır. Hastanın normal bir uzak görme ve dünya algısı elde edebilmesi için tespit edilir edilmez düzeltilmesi gerekir" dedi.

Reklam
Reklam

İlerleyici miyobinin kırılma değişikliklerinin 20 yaşında dengeye kavuştuğunu ancak bazen 30'lu yaşların ortalarına kadar ilerleyebileceğini belirten Açıkgöz, şöyle konuştu: "Miyopi derecesi görme ile her ne kadar birebir bağlantılı ise de yine de önemli olan gözün retina dediğimiz sinir tabakasının durumudur. Retina tabakası ne kadar iyi ve fovea dediğimiz merkezi keskin görmeyi sağlayan bölgesi ne kadar sağlamsa hastada o kadar iyi görecektir. İlerleyici miyopinin efektif tedavisi mümkün değil."

Malatya Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları ve Cerrahisi Uzmanı Op.Dr. Mete Açıkgöz, miyoplu hastalar için tedavi işlemleri hakkında da şöyle bilgi verdi: "Çok yüksek miyoplarda camların diyoptrisi yüksek olduğu için camların çekici gücünden ve ışık aberrasyonlarından hastalar rahatsız olmakta ve gözlük kullanmaları mümkün olmamaktadır. Bu hastalara alternatif olarak kontakt lens veya refraktif cerrahi seçenekleri mevcuttur. Refraktif cerrahi içinde lazer işlemini de saymaktayız. Kontakt lens kullanamayan (tıbbi veya istek yönünden) hastaya refraktif cerrahi yöntemler planlanır:

Reklam
Reklam

Bu işlem korneadan belirli bir kalınlıkta (en az 160 mikron kalınlığında) tabaka kaldırılmakta ve stroma tabakasına önceden belirlenmiş derecede lazer ablasyon yapılmaktadır.Sonra kaldırılan fleb tekrar yerine örtülmekte ve bu tabaka kendiliğinden yapışmaktadır. Bu yöntem son yıllarda halen geçerliliğini koruyan ve en çok tercih edilen refraktif cerrahi seçeneğidir. Son yıllarda fleb artık lazer ışını ile kaldırılmaktadır. Burada amaç hastayı hiçbir araç kullanmadan (gözlük ve kontakt lens) görme yeteneğine kavuşturmaktır. Yoksa bu yöntemler mutlak bir tedavi yöntemi değil hastanın yaşam standardını artıracak alternatiflerdir."