Mosturoğlu: Bu olaylar olmasaydı CAS'ta 3. Türk hakem olacaktım

Futbolda şike davasının tutuklu sanığı Şekip Mosturoğlu, duruşmada savunma yapmaya başladı. Mosturoğlu,"Bu üzücü olaylar yaşanmasaydı...

Futbolda şike davasının tutuklu sanığı Şekip Mosturoğlu, duruşmada savunma yapmaya başladı. Mosturoğlu,"Bu üzücü olaylar yaşanmasaydı CAS'taki 3. Türk hakem olacaktım. Aklanırsam o görevi de alırım.” ifadelerini kullandı.

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen futbolda şike davasına tutuklu sanık Şekip Mosturoğlu'nun savunma yapmasıyla devam ediliyor.

Savunmasında kendileri için iddianamede transfer şikesi diye bir suç tipi oluşturulduğunu söyleyen Mosturoğlu, “6222 sayılı yasanın hazırlanmasında maalesef bende çalıştım. Şike ve teşvik genel yargı içinde tanımlanmış suç tipleridir. Ama biz yasanın bu noktalara geleceğini fantezi olarak bile hayal edemedik. Şike ve teşvik primi suçlamalarının yargılanmasının bu boyutta olacağını tahmin edemedik." diye konuştu.

Reklam
Reklam

Fenerbahçe Spor Kulübü'nde hukuk işlerinden sorumlu asbaşkan olduğunu ifade eden Mosturoğlu, “Bir nevi ücret almayan hukuk müşaviriyim. Sporcu sözleşmelerini hazırlayıp müzakerelerine bizzat katılıyorum. TFF hukuk kurulunda da çalıştım ve değişik kademelerde görev aldım. Yasada yer alan 11. maddeyi iddaa oyunları üzerindeki şike ve teşvik olaylarını önlemek amacıyla hazırladık. Ancak biz Bakanlar Kurulu'nda imzalanmış kararı gördük. Bu üzücü olaylar yaşanmasaydı CAS'taki 3. Türk hakem olacaktım. Aklanırsam o görevi de alırım.” ifadelerini kullandı.

Maç raporlarının telefon tapelerinden yüz kat daha değerli olduğuna dikkat çeken Mosturoğlu, “Siz mahkeme olarak bir maçın sonucunu değiştirirseniz FİFA ertesi gün Türkiye'nin üyeliğini askıya alır. Maç raporları tapelerden yüz kat daha değerlidir.” dedi.

Bucaspor maçında as futbolcuların kadro dışı bırakıldığını söyleyen Mosturoğlu, savunmasına şöyle devam etti: “Trabzonspor oynayarak maçı 2–1 kazandı. Buna bakarak şike diyebilirsiniz ancak spor hukukunun gerçekleriyle değerlendirildiğinde bu durum şike için yeterli değildir. Ben iddianameye konu olan Sezer Öztürk, Mehmet Ekici ve Tunay Torun'un transferi için görevlendirildim. İddianamede Sezer Öztürk ile ilgili telefon tapelerim var. Zafer Demirel ile Sezer'in transferi hakkında konuşuyoruz. Daha sonra ise Aziz başkanla konuşuyorum. Söz konusu bu 5 tapeye hukukçu olarak baktığımda şike ya da teşvik yok. Sezer Öztürk’ün avukatı Sami Dinç’tir. Avukat müvekkil olayları şifreli deniyor ama onların zaten avukat müvekkil ilişkisi var. Sami Dinç, müvekkili Sezer Öztürk'e konuşmalarında görüşmeye maçtan sonra git diyor defalarca. Bu konuşma tanışma amaçlı bir toplantıdır. Bu transferde gayri ahlaki olan ne var?”

Reklam
Reklam

İddianamenin fikir önderinin Kadir Has Üniversitesi Ceza Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Süheyl Donay olduğunu öne süren Mosturoğlu, “Savcı iddianamede kendisinden notlar almış. Ben 15 yıllık spor hukukçusuyum. Daha önceden Süheyl hocayı tanıyorum. O zaman kendisi spor hukukunu bilmiyordu, şimdi de bilmiyor. Hoca sporcu diyerek satranç oyuncusu ile futbolcuyu aynı kefeye koyuyor. Bunlar birbirinden çok farklı uygulamalara tabi spor dallarıdır.” şeklinde konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz