Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Tıp Fakültesi'ne bilinci kapalı şekilde getirilen ve beyninde 5 cm'lik tümör teşhis edilen Beyzanur Karagür, annesinin sesi sayesinde hayata tutunmayı başardı. İyileşme hikayesi SDÜ Tıp Fakültesi'nde gerçekleşti.
SDÜ Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ahmet Rıfat Örmeci, Isparta'da yaşayan 5 yaşındaki Beyzanur Karagür'ün şuuru tamamen kapalı ve hareketsiz şekilde annesi Esra ile öğretmen babası Hurşit Karagür tarafından
kendilerine getirildiğini, ilk muayenelerinde beyninde 5 santimetrelik tümör tespit edildiğini anlattı.
Çocuğun beynindeki tümörün ameliyat edilemeyecek bir bölgede yer aldığının tespit edilmesiyle SDÜ Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Ayata ve Beyin Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd.Doç. Dr. Tamer Karaaslan ile birlikte durumu değerlendirdiklerini belirten Örmeci, ilaçlı tedaviyle tümörü küçültme yöntemi uygulamaya karar verdiklerini anlattı. Örmeci, 6 ay boyunca yoğun bakım servisinde beyindeki tümörün küçültülmesi için ilaçlı tedavi uygulandığını belirtti.
Beyza'ya psikolojik destek verdiklerini belirten Örmeci, refakatçi alınmaması nedeniyle hastanın annesinden MP3 müzik çalara çocuğuna sevgi ve şefkat sözlerini içeren kendi sesi ile en sevdiği şarkıları kaydetmesini istediklerini dile getirdi. Böylece annenin sesi ve Beyza'nın en çok sevdiği şarkıcı İsmail YK'nın şarkılarını müzik çalara kaydedilerek Beyza'ya dinletildi. Ayrıca, Beyza'nın çok sevdiği oyuncak tavşanı da yatağının başına konuldu. Böylece Beyzanur iyileşme sürecine girdi.
Tümörün ameliyat edilemeyecek bölgede olması nedeniyle durumun riskli olduğunu belirten Örmeci, şunları söyledi: "6 aylık ilaçlı tedavinin yanında verdiğimiz psikolojik destekle, Beyzanur yoğun bakımdan çıktı. Tedavisi serviste sürüyor. Geldiğinde şuuru kapalıydı. Şimdi ise gözü açık. Bizi, annesinin dokunuşunu, varlığını hissediyor. Geldiğinde 5 santim olan tümör, altı aylık tedavi sonunda iki santime kadar küçüldü, tedaviye devam edilecek. Hedef tümörü tamamen yok etmek."
SDÜ Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Tamer Karaaslan da, ''Tümörün yol açtığı beyin su kanallarının tıkanıklığı, beyinden karın boşluğuna yerleştirilen katater ile düzeltildi. Ameliyatla alınamayacak noktada olan tümör ise kanser ilacı (kemoterapi) ile tedavi edilerek küçültülme yöntemine başvuruldu'' dedi.
Denge kaybı şüphesiyle kontrol amaçlı gittikleri hastanede, kızına beyin tümörü teşhisi konulduğunu anlatan anne Esra Karagür, başvurdukları iki üniversite hastanesinde çocuklarının tedavi imkanı olmadığı yönünde cevap aldıklarını söyledi. SDÜ'de yoğun bakımdaki tedavisi sırasında kızının kendisini mutlu hissetmesi için ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını dile getiren Karagür, sözlerine şöyle devam etti: ''Kendi sesimi ve çok sevdiği İsmail YK'nın şarkılarını MP3 playere yükledim. Parmaklarına yüzük taktım, çok sevdiği tavşanını yanına koyduk. Yoğun bakımda ona bu şekilde moral verdik.''
Eşi Hurşit Karagür'ün KKTC'de öğretmenlik yaptığını, babası Ersun Okçu ile birlikte hastanede kalarak Beyzanur'a hep yanında olduklarını gösterdiklerini söyleyen Karagür, ''Hastane hastane dolaşarak Beyzanur'a verilecek dermanı aradık. Çocuğumu bilerek ölüme terk edemezdim, mücadele ettik. Şimdi ellerini tutuyorum, onunla konuşuyorum'' ifadelerini kullandı.
İHA