ERCİŞ (A.A) - Erciş'e bağlı Kızılören köyünde hayvancılıkla geçimini sağlayan ailesiyle birlikte yaşayan İmdat Padak (19), depreme yatılı olarak kaldığı yurtta yakalandı.
14 kardeşin 5'incisi olan Padak, yurdun bulunduğu Aydınlar Apartmanı'nda kitap okurken bir anda kendini yıkılan binanın enkazı altında buldu. Yaklaşık 4,5 gün ölüm kalım mücadelesi veren Padak, depremden 14 gün sonra sağ olarak kurtarıldığı binanın enkazı önünde AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Liseyi geçen yıl bitirdiğini ve bu yıl dershaneye giderek üniversiteye hazırlandığını anlatan Padak, yaşadığı köy ilçeye uzak olduğu için yurtta yatılı olarak kaldığını söyledi. Deprem olduğu anda 7 arkadaşıyla birlikte kitap okuduklarını kaydeden Padak, şunları söyledi:
''İlk arsıntı başladığında diğer arkadaşlar balkona doğru kaçmaya başladı. Ben telefonumu almaya çalışırken bina çöktü. Arkadaşlarımızdan 4'ü ölmüş, benden önce de diğer 2'si sağ olarak kurtarılmış. Enkaz altında kalınca kıyamet koptu zannettim, Kelimeyi Şahadet getirdim. Kaldığım yer geniş değildi ama hareket edebiliyordum. Hayatta kaldığım için şükrettim. Ama Allah'tan hayırlısıysa ölmeyi istedim. Ailem yaşıyorsa ben de yaşayım diye dua ettim. Kurtarılma umudumu kaybetmedim. Son iki gün çok susuzluk çektim ama yine de hayatta kalmaya çalıştım.''
Enkaz altında zamanın nasıl geçtiğini anlamadığını, nefes almakta zorlandığını ve Allah'ı düşünerek kendine moral verdiğini belirten Padak, sürekli olarak dua ettiğini kaydetti.
Padak, kurtarma çalışması yapan ekiplere sesini duyurmaya çalıştığını, enkaz altında onların sesini duyduğunu ancak kendi sesini duyuramadığını ifade etti.
Köylerinde, ağabeyleri ve onların aileleri ile birlikte 29 kişinin iki çadırda yaşamaya çalıştığını belirten İmdat Padak, üniversiteyi kazanıp İlahiyat Fakültesi veya Din Kültürü Öğretmenliği bölümü okumak istediğini sözlerine ekledi.
-Depremden sağ kurtarılan son kişi-
Erciş'te 108 saat sonra enkazdan çıkarılan Ferhat Tokay da (13) depremde sağ olarak kurtarılan son kişi oldu.
Deprem olduğu esnada Sevgi Apartmanı'nın altında, çalıştığı ayakkabı mağazasında bulunduğunu ifade eden Tokay, deprem anında kapıya uzak olduğu için kaçmaya çalışmadığını ve bir kolonun yanına sığındığını belirtti. Tokay, şöyle konuştu:
''Deprem olduğunda yere düştüm ve üzerime duvarlar geldi. Her taraf karanlıktı, hiçbir şey görmüyordum. Allah'a dua ettim, en ufak bir korku bile yaşamadım. Öleceğimi düşünsem bile korkmadım. Allah bana kuvvet verdi ki, neredeyse 5 gün aç, susuz kaldım. İçimdeki umut bana direnç veriyordu. Dışarı çıkınca ilk annemi ve babamı sordum. Onlar ölmüş olsaydı ben de yaşayamazdım. Şükürler olsun onlara da bir şey olmamış.''
Ailesi ile birlikte çadırda yaşadığını belirten Tokay, ailesiyle birlikte yaşayabileceği prefabrike bir ev istediklerini kaydetti.
Hastanede 5 gün tedavi gören İmdat Padak ile Ferhat Tokay, mahsur kaldıkları binaların enkazları üzerinde ölüm kalım savaşı verdikleri anları tekrar hatırladı. Kader arkadaşı olduklarını ve hastanede tanıştıklarını söyleyen ''depremin son mucizeleri'' bundan sonra çok iyi arkadaş olacaklarını sözlerine ekledi.