Müezzinoğlu: musevi ve hıristiyanların hukuku bizimki kadar değerlidir (2)

TÜRKİYE’YE YÜZEREK Mİ GELDİN? Edirne’de bulunan Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, tarihi sinagog incelemesinin ardından Trakya Üniversitesi Kosova Yerleşkesi’nde yabancı öğrencilerin düzenlediği ‘Türkiye’de Batı Trakyalı öğrencisi olmak’ konulu sempozyuma katıldı. Trakya Üniversitesi’nde öğrenim gören yabancı uyruklu öğrencilerin sorunlarını dinleyen Müezzinoğlu daha sonra ise sorularını cevapladı. Bir öğrencinin Bakan Müezzinoğlu’nun Yunanistan’dan Türkiye’ye kaçak olarak geldiğini hatırlatarak ‘Meriç nehrinden yüzerek mi geldiniz?’ diye sordu. SANIRDAN KAÇAK GEÇİŞİNİ ANLATTI Bakan Müezzinoğlu, kaçak olarak Türkiye’ye geldiği günü şöyle anlattı: “Ben kaçak olarak Türkiye’ye gelmek için yola çıktığımda Ağustos ayıydı. Ağustos ayında Meriç Nehri suyu zaten bir karış oluyor. Yürüyerek geçebileceğin şekilde. Bir de ben kaçarken bana yardım edenler, zaten oraya kadar arabayla beni geçirdiler. Nehirden geçerken ayaklarım bile ıslanmadı. Dolayısıyla yüzme falan yok. Fakat ondan sonra o, 20 dakikalık yol ağaçlık bölge. İpsala’nın daha batısında yürüdükten sonra ‘Türk askeri seni durduracak’ diye bana anlatmışlardı. ‘Türk askeri yoksa yolun sol tarafından yürü karşına bir köy çıkacak. Daha sonra o köyden Keşan’a geç’ dediler. ‘Oradan sonra nereye istersen oraya git dediler’. O, 20 dakika var ya, belki ömrümde yaşanmayınca anlatılmaz. Yazın Ağustos sıcağı, yerde kuruyan yapraklar her bastığınızda arkanızdan bir ses geliyor. O ses sanki başkasının adım sesi gibi geliyordu bana. Çünkü o yaprak sesi arkanızdan geliyor, biri sanki beni arkamdan takip ediyor ve ensemde de bir silah var. Yola çıkmadan bana ‘sakın arkana bakma’ diye beni sıkı sıkı tembihlediler. O söz aklıma geliyor o an dönüp arkama bakmıyordum. Bir ses bana ‘dur’ deyince durdum. Bana seslenen Türk askeriydi. ‘Ellerini kaldır’ dedi, kaldırdım. Üzerime aradı, sonra geçiş yaptım. Türkiye’ye bu şekilde kaçak olarak giriş yaptım” Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, öğrencilerle sohbet ettikten sonra Edirne’den ayrıldı.