AYDIN (İHA) - Faal hakemlik hayatını noktalayan Muhittin Boşat, hakemlik yaşamını ve Türk hakem camiasını değerlendirdi. Boşat, hakkındaki iddialardan ailesine, derbi maçlardan unutulmaz olaylara kadar hakemlik hayatı ile ilgili sorulara yanıt verdi.
Aydın'ın Kuşadası İlçesi'nde devam eden hakem seminerinde faal hakemliği noktalayan milli hakem Muhittin Boşat, Türkiye'de hakemlik yapmanın bazı sıkıntılara göğüs germek anlamına geldiğini söyledi. Hakemliği gönül rahatlığı içinde bitirdiğini ifade eden Muhittin Boşat, "Çok mutluyum. Çünkü vicdanen rahat bir şekilde, hiçbir baskı olmaksızın hakemliği noktaladım. Hakemlik camiası içinde hiç kimseye kırgınlığım ya da küskünlüğüm yok. Basın da görevini yapıyor. Hata yaptığımız zaman tabi ki bizleri eleştirecekler. Ancak bu eleştiriler zaman zamar dozunu aştı. Bizim de sıkıntı duymadığımız anlar olmadı değil. Bütün bunlara rağmen hiç kimseye bir kırgınlığım ve küskünlüğüm yok vicdanen de çok rahatım" dedi.
Hakemlik camiasına hizmet etmeyi sürdürmek istediğini belirten Boşat, görev verilmesi halinde her türlü yardımı yapmaya hazır olduğunu kaydetti. Mütevazi bir aile yaşantısı olduğunu ifade eden Muhittin Boşat, hakemliğe başlamadan önce neyse hakemliği bıraktığında da aynı mütevazi yaşamını sürdüreceğini beyan etti. Kendisinin aynı zamanda bir sağlık çalışanı olduğunu hatırlatan Boşat, "Ben hakemliğe başlamadan önce neysem, şimdi de oyum. 10 yıl önce hakemliğe başladığımda mütevazi bir hayatım vardı, o devam ediyor. Çeşitli iddialar var. Ben bunlara gülüp geçiyorum" diye konuştu.
Hakkında çıkan doping iddialarını da yanıtlayan Boşat, "Öncelikle ben bir sağlık çalışanıyım. Dopingin ne demek olduğunu çok iyi biliyorum. Doping alan birisi bir gün sahada ölür. Benim ailem var, çocuklarım var. Ben doping kullanacak kadar aptal bir kişi değilim. İnsanlar gündem için abuk sabuk iddialar ortaya atıyor. Ben ise bunlara sadece gülüp geçiyorum" ifadelerini kullandı.
'Oğlunuzun hakem olmasını ister misiniz?' sorusuna Boşat, "Ben çocuğuma ol yada olma diye bir şey demem. Türkiye'de hakemlik yapmak belli sıkıntılara göğüs germek demektir. Çocuğumun bu sıkıntıları yaşamasını istemem. Ancak dediğim gibi kararı kendi hür iradesine bırakırım" yanıtını verdi.
"10 YIL ÖNCE HAKEMLİKLE BU KADAR UĞRAŞILMIYORDU"
Türkiye'de hakemliğin ilerleme kaydettiğini vurgulayan Boşat, "Her ne kadar hatalar artsa da, artıyor gibi görünse de, hakemlik camiası büyük bir ilerleme içinde olduğunu yadsıyamayız. Son yıllarda hakemlik çok fazla irdelenmeye başladığı için bazı problemler çıkıyor. Bütün sorun burada yatıyor. Ben 10 yıldır yapıyorum. 10 yıl önce hakemlikle bu kadar uğraşılmıyordu. Örneğin; bir derbi maç için haftalar öncesinden hakem tahminleri yapılıyor. Takımlar bile bu kadar incelenmiyor. Bence bu dünyanın en saçma şeyi. Problemlerin kaynağı bu noktalar. Bence hakemlikte ilerleme var, hatalar tabi ki olacak" diye konuştu.
Türkiye Süper Ligi'nde bu güne kadar 5 tanesi Galatasaray-Fenerbahçe olmak üzere 12 derbi müsabakası yönettiğini hatırlatan Boşat, "Ben bu tür ortamlara alışığım. İnsanların tepkileri çok fazla beni etkilemiyor. İşyerinde problem olmuyor. Ancak, bazı maçlardan sonra medya hedef gösterdi. Ben kendim için değil ama ailem ve çocuklarım için tedirgin oldum" dedi.
Türkiye'de hep kötü yönlerin ele alındığını da sözlerine ekleyen tecrübeli hakem Boşat, şunları söyledi:
"Ben 117 Süper Lig maçı yönettim. Problemli maçların sayısı 8, geriye kalan yüzde 90 gibi güzel bir kısım var. Biz bunları göremiyoruz. Hep olumsuzlukları öne sürüyoruz. Mesela; tanınıyorsunuz, popülersiniz, toplumda saygı duyulan bir isimsiniz. Bütün bunlar güzel yanları."
Unutamadığı birçok olay yaşadığını ifade eden Muhittin Boşat, ilk yarı oynanan Galatasaray - Fenerbahçe derbisinin bir hakemin başına gelebilecek en kötü olay ile noktalandığını söyledi. Muhittin Boşat, "Galatasaray - Fenerbahçe maçını 89 dakika çok iyi yönettiğime inanıyordum. Ancak o el hareketini talihsiz bir şekilde göremedim. Maç sonrası Van Hojdonk ile Frank De Boer koridorda sarılmış monitörden pozisyonu izliyordu. Ben de o anda gördüm ve dünya başıma yıkıldı. Her halde hayatım boyu unutamayacağım ve bir hakemin başına gelebilecek en kötü olaydır. Tabi bütün bunlar birer anı olarak kaldı" dedi.
Hakemliği bıraktığı için bazı basın kuruluşlarından yorumculuk teklifleri aldığına işaret eden Muhittin Boşat, Türkiye'de hakem yorumculuğu yapan bazı kişilerin objektif kriterler içinde doğru ve dürüst olarak yaptığına inanmadığını ve yorumculuğa karşı olduğunu sözlerine ekledi. Hakemliği gönül ve vicdan rahatlığı içinde bıraktığını da belirten Boşat, "Allah herkese hakemliği benim gibi bırakmak nasip etsin" dedi.
Boşat, genç hakemlere şu tavsiyelerde bulunarak, şu ifadeleri kullandı:
"Çalışsınlar, kendi kişiliklerinden taviz vermeden, dış etkenlere ve abuk sabuk konuşmalardan etkilenmeden doğru bildikleri yolda devam etsinler."