Muş Baro Başkanı Av. Sabahattin Göçmen, yeni anayasa konusunda tüm siyasi partilere büyük görev düştüğünü söyledi.
Avukatlık bürosunda gazetecilere açıklamalarda bulunan Av. Sabahattin Göçmen, seçim sonuçlarını değerlendirdi. Seçimlerin ardından tüm kesimlerin yeni bir anayasa beklediklerini belirten Sabahattin Göçmen, bu konuda sadece hükümete değil, meclisteki tüm siyasi partilere görev düştüğünü kaydetti. Anayasa çalışmalarının doğru yapılması gerektiğini altını çizen Göçmen, eski yöntemlerin kullanılması halinde 82 anayasasının farklı bir versiyonunun ortaya çıkacağını vurguladı. Seçim sonuçlarının iyi okunması gerektiğini ifade eden Sabahattin Göçmen, "Toplum büyük ölçüde özgürlüklerden yana talep bildirilmiştir. Vatandaşlar 'Ben klasik, vesayetçi anlayışa onay vermiyorum' demiştir. Türkiye'ye yakışır tarzda yeni bir anayasa isteniyor" dedi.
Ülkede herkesin kardeşçe yaşamak istediğini belirten Göçmen "Yani kimse evladının ölmesini istemiyor. Toplumumuz hak ettiği özgürlüğü yaşamalıdır. Bunlar da yeni bir anayasa ile olur. Yeni anayasayı oluşturabilmek için verilen oyları seçim sonuçlarını iyi okumak gerekir. Toplum özgürlüklere, özgürlüklerin genişletilmesine yönelik bir talepte bulunmuş. Bu yönden dikkat etmemiz gerekir. Türkiye toplumunun yepyeni bir sayfayla yaşama atılma anayasasıdır. Bunun da ruhu özgürlüklerin genişletilmesidir.
Seçimlerden çıkan sonuç budur. Doğru bir yöntemle çalışılırsa sonuca varılabilir. Basit iktidar hesapları, gelecek kaygılarıyla hareket edilse, toplumun taleplerine uygun davranılmamış olacak. Bu konuda sadece AK Parti'ye değil, bütün partilere görev düşüyor. Özellikle BDP'ye büyük görev düşüyor. Kendi taleplerini net bir şekilde ortaya koymalıdır. Her şeyden önce vatandaşlık tanımının iyi yapılması gerekir. Evrensel hukuk ölçüleri içerisinde vatandaşlık tanımı yapılabilir. Yeni anayasa hazırlamakuzmanlık gerektirir. Bu konuda biz barolar da yasamada yer alan milletvekillerine düşüncelerimizi paylaşacağız" diye konuştu.
Suriye'de yaşanan olaylara da değinen Göçmen, "Hükümetin Suriye ile ilgili politikalarını biz doğru görmüyoruz. Ağır bedeller ödettiren, orada suçlu olan bir yönetim var. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin bu suçlu hükümeti ayakta tutma gibi bir görevi yoktur. Orada halkın sorunlarını çözen ve öncü devlet olma rolünü sürdürmek istiyorsa, Beşar Esad yönetiminin topluma zulüm ettiğini kabul etmeli ve ona destek vermemelidir" dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz