İSTANBUL (İHA) - Başbakan Abdullah Gül, çağdaş güvenlik meseleleriyle mücadele edebilmek için NATO'nun genişlemesine destek verdiklerini söyledi.
Gül ayrıca, AB zirvesinden haklı olarak bir müzakere tarihi beklediklerini belirterek, kendi hükümetinin de Kopenhag Zirvesi'ne giden yolda bu mesajı vermeye devam edeceğini vurguladı.
Başbakan Abdullah Gül, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen NATO Parlamenterler Asamblesi 48. Genel Kurul Toplantısı'nın kapanış konuşmasını yaptı.
Güvenlik ve savunmanın önemine değinen Başbakan Gül, asimetrik tehlikelerin ortaya çıktığını, 11 Eylül saldırıları sonrasında terörizmin herkesin ortak mücadele alanı olduğunu kaydetti.
NATO'NUN GENİŞLEMESİ Çağdaş güvenlik meseleleriyle mücadele edebilmek için NATO'nun genişlemesine destek verdiklerini açıklayan Başbakan Gül, NATO'nun kendi yapısını değiştirmesinde ortakları ile işbirliği içinde olmasını, transatlantiğin yeniden tanımlanmasını ve ABD ile işbirliği içinde bulunulmasını desteklediklerini belirtti.
AB'nin de kendi güvenlik ve kriz yapısını oluşturmak için mücadele ettiğini ifade eden Gül, "Bütün bunlar göz önünde bulundurulması gereken konulardır. İşbirliği yolu geliştirilebilirse hiçbir şekilde endişelere gerek kalmayacaktır. NATO ve AB, stratejik işbirliğinin yaratılmasında çok büyük önem taşımaktadır. AGSP sadece zayıflayan bir NATO anlamına gelmemektedir. Tam aksine Avrupa'daki gücü artıracaktır. AB, istikrarı ve güvenliği sağlamak için mücadele etmelidir. NATO ve AB, diğer kurullarla ortak bir strateji belirlemeli" dedi.
Ortaya çıkan güvenlik ortamının Türkiye'yi de yakından ilgilendirdiğini vurgulayan Başbakan Gül, 19 potansiyel bölgesinden 18'inin bir şekilde Türkiye'yi de yakından ilgilendirdiğini belirtti.
YENİ GÜVENLİK ORTAMINDA TÜRKİYE'NİN OYNAYACAĞI ROL Bu nedenle yeni güvenlik ortamında NATO'nun oynayacağı stratejik rolün önemine dikkat çeken Gül, "NATO'nun tek Müslüman ülkesi ve laik bir ülke olarak Türkiye'nin oynayacağı rol, hem askeri hem de NATO'ya sağlayacağı katkılar açısından, yani demokrasi, hukukun üstünlüğü açısından önemlidir.
NATO'nun dikkatini Güneydoğu Avrupa ülkelerine yöneltmesi bir şekilde AB'nin yapısını da değiştirecektir" diye konuştu.
AGSP'nin hükümetler arası bir süreç olduğunu kaydeden Gül, birliğin kurumsal baskılarının dışında bir yol izlemesi gerektiğini söyledi.
Başbakan Gül, AGSP'nin uluslararası önemini vurgulayarak, "Bu tehditler gelecekte bizim ortak değerlerimizi de tehdit edecektir. NATO ve AB arasındaki işbirliğini artırmamız gerek ve transatlantiğin önemini vurgulamak istiyorum. Önümüzdeki Prag Zirvesi'nde de bu siyasi istekliliğin gösterilmesi gerek" ifadelerini kullandı.
KOPENHAG ZİRVESİ'NDEN BEKLENTİLER
Görev sürecisinde Türkiye'nin stratejik ortaklığının önem kazanacağını belirten Abdullah Gül, NATO'nun güvenlik ve savunma politikasındaki öneminin ekonomik süreçle de desteklenmesi gerektiğini kaydetti.
Türkiye'nin AB'ye üyelik konusunda çok somut bir şekilde kararlılığını gösterdiğinin altını çizen Başbakan Gül, "AB zirvesinden haklı olarak bir müzakere tarihi bekliyoruz. Benim hükümetim de Kopenhag Zirvesi'ne giden yolda bu mesajı vermeye devam edecektir" dedi.
Gül, NATO Parlamenterler Asamblesi'nin kendisine önemli deneyimler kazandırdığını dile getirerek, işbirliği için asamble üyelerine teşekkür etti.