Myp Genel Başkan Yardımcısı Av. İ. Faruk Evirgen:

Muhafazakar Yükseliş Partisi (MYP) Genel Başkan Yardımcısı Av. İ. Faruk Evirgen, yeni anayasanın hazırlanma sürecine vatandaşların bireysel veya örgütlü olarak katkıda bulunmadığını belirterek, “Çünkü iktidar partisi planladığı, ulaşmayı düşündüğü bir hedef tayin etmiştir” iddiasında bulundu.

Eskişehir’de bir otelde parti teşkilatı tarafından düzenlenen ‘Kadın gözünden yeni anayasa nasıl olmalı ve çözüm süreci’ konulu bir konuşma yapan Av. İ. Faruk Evirgen, partiler tarafından kurulan Anayasa Komisyonu’nun 1.5 yıldır çalışmakta olduğunu belirtti. TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in ifadesinin aksine, vatandaşlar olarak bireysel veya örgütlü olarak bu çalışmalara bir katkılarının olmadığını anlatan Evirgen, "Bırakın vatandaşların katkısını, Meclis'te olan partilerin dahi katkısı olamıyor çünkü iktidar partisi planladığı, ulaşmayı düşündüğü bir hedef tayin etmiştir. Çalışmalar bu doğrultuda devam etmektedir. Hatta Sayın Başbakan önce mart sonuna kadar bu işin bitirilmesi talimatını vermiş ancak daha sonra bu süreci esnetmek zorunda kalmıştır” dedi.

Ak Parti’nin sunduğu Anayasa taslağında cumhuriyet kavramı ve ifadesinin olmadığını, Türk milleti kelimeleri ve ifadelerinin yer almadığını iddia eden Evirgen, “Vatandaşlık bağı esas alınmaktadır. Peki sizlere şunu sormak isterim; İngiliz vatandaşı ülke dışında kendisini nasıl ifade edecektir? Sorulduğunda, 'İngiliz'im' der. Fransız vatandaşı, 'Fransız'ım', Alman vatandaşı, 'Alman'ım' der. AKP'nin yeni anayasa taslağında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ne diyecek? Türk'üm diyemeyecek” ifadelerini kullandı.

Muhafazakar Yükseliş Partisi (MYP) Genel Başkan Yardımcısı Av. İ. Faruk Evirgen, konuşmasının devamında, ‘Anayasa nedir', ‘Günlük hayatımızı Anayasa nasıl düzenler’ ve ‘Yeni bir anayasa lüzum ve ihtiyacı neden var’ konularında bilgi verdi.

Muhafazakar Yükseliş Partisi Kadın ve Aileden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Beyhan Aktürk ise ülkenin zor ve kırılgan bir dönemden geçmekte olduğunu belirterek, “Ülkemiz yıllardır Cumhuriyet'imizin bir kazanımı olarak parlamenter sistemle idare edilirken yeni anayasa süreci ile beraber Amerika modeli bir başkanlık tartışması da memleketimizin gündemine gelmiştir. Biz kadınlar her zaman devletin ve siyasilerin Meclis'te görevini yapmak suretiyle güçlü yasalarla ülkeyi idare etmesinden yanayız. Bu manada ülkemizde var olan yasal boşluklar ne yazık ki her alanda terör oluşturmaktadır. Bu terör ve şiddeti kadın erkek ilişkisinde olduğu kadar gıda gibi toplumun sağlığını ilgilendiren konularda dahi görmekteyiz” diye konuştu.