VakıfBank Kültür Yayınları Türkiye’de ilk kez yayımlanan tarih kitaplarını okura sunuyor. Bunlar arasında Namık Kemal ile Ziya Paşa’nın Avrupa’da çıkardıkları 100 sayılık “Hürriyet Gazetesi”, Moğol hükümdarı Cengiz Han ve İslâm âlimi Gazâlî’nin biyografisi de yer alıyor.
Beşeri bilimler ile klasikler ağırlıklı kitapları okurla buluşturan VakıfBank Kültür Yayınları’nın (VBKY) tarih kategorisinde birçok önemli çalışma bulunuyor. Türkiye’de ilk kez sunulan bu eserlerin her biri, ele aldıkları konular, araştırma yöntemleri ve referansları itibarıyla başucu kaynağı niteliğinde.
Yeni Osmanlıların bakış açısı
Fikir adamı Namık Kemal ile Ziya Paşa’nın 150 yıl önce sürgün yıllarında Avrupa’da çıkardıkları gazete “Hürriyet” iki cilt halinde yayımlanıyor. “Sürgünde Muhalefet: Namık Kemal'in Hürriyet Gazetesi 1868-1870” adındaki bu çalışmada modernleşme tarihimize eşsiz notlar düşülürken Yeni Osmanlılar hareketinin bakış açısı genişçe yer ediniyor. Ciltler boyunca Tanzimat reformlarının yeterli bulunmama sebepleri ve demokratik açılımların neden desteklenmesi gerektiği orijinal gazete sayfaları aracılığıyla aktarılıyor.
Tarihe yön veren hükümdar Cengiz Han
Akademisyen tarihçi Michal Biran’ın kaleme aldığı “Cengiz Han” Türkçe’ye kazandırıldı. Kitapta Orta Asya’da kölelikten imparatorluğa yükselen Moğol hükümdarı Temuçin’in yaşam öyküsü, çetin savaşları ve Müslüman dünyasındaki sarsıcı etkileri anlatılıyor. O, kimi milletlerce üstün yetenekli bir ata, bazı milletlerce ise kavimlere hiç acımayan bir savaşçı hükümdar. Cengiz Han’ın dünya tarihine nasıl yön verdiğinin detaylandırıldığı kitapta Biran, askeri yeteneğinin dışındaki birçok faktörün Cengiz Han’ın Moğolistan’da öne çıkmasına katkıda bulunduğunu söylüyor.
Gençler gücün temsilcisiydi
19’uncu yüzyıla gelindiğinde gençler, geçmiş dönemlere kıyasla özellikle Avrupa ülkelerinde yenilenmenin temsilcisi olarak bilinmeye başlandı. Siyaset bilimci Serap Yolcu Yavuz “Cumhuriyet Misyonerleri” kitabında, 1930 ile 1946 yıllarında genç neslin politik açıdan konumlandırılışını analiz ediliyor. Yavuz, “Bu dönemde gençlik, geçmiş değerlerle tanışmadığı için kendini bütünüyle yeni ilkelere adayabilecek bir müttefik olarak görülürken bu, değerleri taşıyabilecek yetenekte dinamik bir güç olarak da değerlendirilebilir” sözlerini kaydediyor.
Futbolun ilk kez oynandığı yer İstanbul
Araştırmacı yazar Melih Şabanoğlu “Kuruluş: Mekteb-i Sultani’den Galatasaray Spor Kulübü’ne Türkiye’de Futbolun Erken Çağı”nda, tarihi fotoğraflar, gazete kupürleri ve anekdotlar eşliğinde Galatasaray Kulübü’nün doğuşunu anlatıyor. Kitabında “1905 yılında Galatasaray Kulübü’nün kurulmasını ve sonrasında ayakta kalmasını ne sağladı?” sorusunun peşine düştüğünü söyleyen Şabanoğlu, şöyle devam ediyor: “Osmanlı’da futbol ilk olarak rugby kurallarıyla oynandı… Bilinen ilk futbolcular Britanyalılar, elimizdeki kayıtlara göre de futbolun ilk kez oynandığı yer İstanbul.
Yüzyıl figürü ve ulusal bir kahraman
Edebiyat araştırmacısı Emrah Pelvanoğlu, “Tanzimat ve Metatarih: Namık Kemal’in Tarih Anlatılarının Poetikası”nda, eserleriyle döneme damgasını vuran Namık Kemal’in yüzyıl figürü ve ulusal bir kahraman olarak tarihselleştirilmesini amaç ediniyor. Pelvanoğlu, “Bu bağlamda Namık Kemal’in bilgisini üreten biyografi ve edebiyat tarihlerinin ampirik vasıflarına eleştirel yaklaşıyor, onun bir kahraman figürü olarak kurgulanmasını mümkün kılan dilsel edimlerin, poetik bir araştırmasını ortaya koyuyorum” diyor.
Eserlerinden yaşadığı döneme kadar Gazâlî
Özellikle fıkıh ve kelâm doğrultusunda ortaya koyduğu etkin çalışmalarıyla tüm dünyaca tanınan Gazâlî, ABD’li İslam tarihçisi Eric Ormsby’nin kaleme aldığı “Gazâlî: İslamın Dirilişi”nde hayat öyküsünden eserlerine ve yaşadığı dönemin özelliklerine kadar değerlendiriliyor. VBKY’nin okurla buluşturduğu “Gazâlî: İslamın Dirilişi”, mutasavvıf ve İslâm âlimi Gazâlî’yi her açıdan inceleyen, özellikle İslâm tarihi araştırmacılarına referans olabilecek nitelikte önemli bir kaynak.
Sovyetlere karşı ABD ve İngiltere
Prof. Dr. Behçet Kemal Yeşilbursa “Bağdat Paktı: İngiltere ile Amerika’nın Ortadoğu Savunma Politikaları" adındaki kitabında, konu edindiği Pakt’ın, II. Dünya Savaşı’ndan sonra ortaya çıkan Sovyet yayılmacılığına karşı İngiltere ile ABD’nin Ortadoğu’da oluşturmaya çalıştıkları savunma projelerinin vücut bulmuş hali olduğunu söylüyor. Yeşilbursa, şöyle devam ediyor: “Konuya ilişkin az sayıdaki çalışma ya İngiltere ya da Amerika penceresinden olaylara bakmakta ve genellikle Paktın Sovyetler Birliği’nin Ortadoğu’ya yayılmasını önlemek için kurulmuş olduğunu ileri sürmektedir. Bu çalışma, benzer bir yaklaşım izlemekle beraber aynı zamanda bölge ülkelerinin politikalarını da incelemeyi amaçlamaktadır.”