NASA'nın yapay Mars görevi, 1 yılın ardından tamamlandı!

Ve ilk açıklamalar Mars’ta vakit geçirebileceğimiz yönünde...

Rick T Cartman / Mynet Haber

Bilimkurgu yazarları NASA’dan önden tüyo alıyorlar, artık eminiz!

Artık çok belli, değil mi? Öyle ya, Andy Weir’in romanı Marslı yayınlanalı daha 2 yıl oldu; filme ise henüz geçtiğimiz yıl uyarlandı...

Hepimiz de bayıla bayıla izledik. Matt Damon’ı Mars yüzeyinde yalnız izlerken adeta biz de oradaydık, toprakta patates yetiştirmeyi akıl etmesine hayret ettik, Matt Damon’In oyunculuğunun yanı sıra filmin senaristine ve romanın sahibi Andy Weir’in yaratıcılığına ekstra hayran kaldık. Ammavelakin meziyetin çoğu aslen NASA’nınmış; eskilerden beri bu araştırmaları ve misyonları biz de takip etseydik, belki biz de bunları akıl edebilirmişiz!

Reklam
Reklam

Çünkü on yıllardır devam eden Mars araştırmaları, son birkaç yıldır iyice hızlandı.

İnsanlığın Ay’ın ardından bir sonraki hedefi, renginden midir yoksa astrolojideki romantizminden midir bilmiyoruz ama, her zaman Mars oldu. Görünen o ki, bu hedefe her geçen gün birkaç adım daha yaklaşıyoruz; çünkü NASA son 4 yıldır Mars ortamına yollanacak astronotların hayatta kalıp kalamayacaklarına dair deneyler yapmakta.

HI-SEAS (Havai Uzay Keşif Örneği ve Simülasyonu) adı verilen programın dördüncü misyonu geçtiğimiz günlerde tamamlandı. Baştan söyleyelim, haberler iyi!

Tam bir yıl süren deney!

Bu görev, Havai’deki Mauna Loa Dağı’nın eteklerine kurulan taklit Mars habitatında gerçekleştirildi. Ve evet, tam bir yıl sürdü!

Uzayın sonsuz boşluğunda, dünyadan tamamen izole bir ortamda uzun süre çalışmanın astronotlar üzerinde nasıl bir psikolojik etki yaratacağının öncelikli olarak gözlendiği programa bir Fransız astrobiyolojist, bir Alman fizikçi ve birer Amerikalı pilot, mimar, doktor ve toprak bilimci katıldı. 12 ay boyunca, dünyayla iletişimden uzak şekilde Mars’taymış gibi yapan mürettebatın tecrübeleri, NASA’nın 2030’da Mars’a insan gönderme konusundaki umutlarını da güçlendirdi.

Reklam
Reklam

Nasıl bir ortamdan bahsediyoruz?

Mauna Loa Dağı’nın etekleri Mars’ın coğrafik tipine oldukça benziyor. Çok çok yükseklerde bitki dahi yetişmediği için burası Mars deneyleri yapmak için oldukça ideal bir yer.

Denek astronotlar, işte tam da bu ideal noktada 1 yıl boyunca, yine ‘taklit’ bir uzay üssünde yaşadılar. 11 metre yüksekliğinde ve 6 metre çapındaki kümbet şekilli üste de her şey Mars koşullarıyla bire bir hazırlandı. Örneğin, denek astronotların dış dünyayla iletişimi bir yıl boyunca yalnızca NASA ile sınırlıydı, kendi aralarındaki telsiz konuşmalarında dahi 20 dakikalık bir gecikme yaşıyorlardı.

Kısıtlı bir kumanya ile üsse kapatılan denek astronotlar, 1 yıl boyunca kuru gibi görünen toprak yüzeyden su elde edebildiler, hattâ bitki yetiştirebildikleri bir sera bile inşa ettiler! (Merhaba Matt Damon)

Sonuç: Mars yolculuğu yakın gelecekte gerçekleşebilir...

Teknolojik engeller bir bir aşılıyor, ve bu 1 yıllık deneyle de kanıtlandı ki insanlık bu yolculuğa psikolojik olarak da hazır!

Reklam
Reklam

Bir yıl boyunca Mars’taymış gibi takılanların ilk tepkileri de kameralara böyle yansıdı :)

Kaynaklar: nbcnews.com, theguardian.com, bbc.com, wikipedia.org [1], [2]

Anahtar Kelimeler: