Sözlerine 'Çok iyiyim' diyerek başlayan Göktürk; 'Evet. Bugün son enerjimizi toplayıp şu klibi bir an önce yetiştirmek zorundayız. Bir takım rahatsızlıklar nedeniyle ertelelendi falan ama bugün ertelenmeden sonuca varacağımızı düşünüyorum.' dedi.
Yaşadıklarını şöyle anlattı:
Hastalığımın adıyla yaşamıyorum. Tamamen kendimle yaşıyorum. Hastalığın saçma saçma sürprizleri olduğunda sinirleniyorum. Çünkü ben çok hiparektif birisiyim. Bahçeyle, denizle saatlerimi geçirebiliyorum, en mutlu olduğum yerler fotoğraf çekmek balık tutmak falan. Bunlara çok enerjim kalmadı. Allah beterinden korusun. Yine de çok büyük sancılar çektiğim olmuyor değil ama ağırlıklı olarak olmuyor.
'Eski Naşide'yi istiyorum'
Çok sinsi bir hastalık bunu böyle birinci ve ikinci evrede yaşayan insanlar nerdeyse mucize ve tesadüf. Cesur olduğuma inanıyorum. Hastalığın adından ve şeklinden değilde ben o eski Naşide'yi istiyorum. Toprakla uğraşan, eken biçen... Enerjimin çabuk tükenmesinden haz etmiyorum.Başıma ne geldiyse merhametten geldi. Hastalığım, içime atmak insanları üzmemek için içime attıysam ondan olmuştur.